KBYS SINAVI İLE İLGİLİ DUŞUNCELERİM

Milli Eğitim Bakanlığı bu işi iyi duşundu ama uygulamada cok başarılı olamadı. Sınavın yapılış şeklinden tutunda kimlerin uzman olabileceği konusuna kadar net bir tavır sergileyemedi. Sınavı yaptıktan nerdeyse 1 yıl sonra değerlendirme kılavuzu yayınlandı. Kılavuzu incelerseniz bu kılavuzda da yine polemiklere yol acacak maddeler konduğunu gorebilirsiniz. Bu konuyla ilgili daha başarılı ve istikrarlı bir calışma yapılmasını istiyorum

KBYS sınavını Oğretmenlere kendi mesleklerinde yukselme imkanı tanınmasını duşunmesi acısından olumlu bir tavır olarak goruyorum. Her ne kadar başlangıcta cokta onemsiz bile gorulse mesleki unvanının yanına sıfatlar ekleme imkanının olmasını doğru buluyorum. Hayata gecirilmesini desteklediğim bu tavrın uygulanması sırasında kendimce yanlış olduğuna inandığım ve duzenlenmesinin daha olumlu sonuclar cıkaracağını duşunduğum hususlar var.
BUNLAR
1. Sınavın yapıldığı tarih bence cok uygun değil. Nisan ayında yapılması yerine okulların acıldığı Eylul ayında yapılması daha doğru. Okullar acıkken oğretmenlerin mesleki calışmaları sebebiyle zaten belirli bir programı bulunmakta. Sınava hazırlanan oğretmenler zaman zaman bu programın dışına cıkarak oğrencileri ile gecirmeleri gereken zamanı sınava calışarak gecirme yonunde tercih kullanabilmekteler. Her ne kadar bu butun oğretmenleri kapsamasa bile bunun onune gecmek icin yaz tatilinde calışıp okulların acıldığı ilk hafta sınava girilecek bir takvim oluşturulmalıdır.
2. Uzman olabilmenin kriterleri değiştirilmelidir. Uzman yada Başoğretmen unvanları Ya sınavsız şartsız şurtsuz belirli meslek yılını dolduran oğretmenlere otomatik olarak verilmelidir( Mesela askeriyede bir asker 3 yılda bir terfi eder) Ya da uzmanlık işi bir sınava bağlı olmasın bu sınavı gecen oğretmenler konuları hakkında 2 yıllık bir calışma surecinde tezlerini hazırlayıp daha bilimsel urunler uretsin. Değerlendirme bu şekilde olsun. 2 saatlik bir sınavın bunun icin yeterli olmadığını duşunuyorum
3. Eğer sınav sistemi devam edecekse sınavda sorulan soruların iceriğinin tum branş oğretmenlerine gore ayrı ayrı duzenlenmesi gerektiğine inanıyorum. Beden eğitimi oğretmeni sınıf oğretmeninin aldığı eğitim ve gunluk ders uygulayış şekillerin farklılığı yada sınıf oğretmeni ile lise oğretmenin ders sırasında karşılaştıkları oğrenci problemleri ve bu sorunları cozmede kullandıkları yontem ve tekniklerin farklılıklarının goz onune alınması sınavın buna gore yapılmasını daha doğru buluyorum. Bunun yanında sınavda sorulan tum soruların sadece eğitim bilimleri icerikli olması gerektiğini duşunuyorum. Bir matematik oğretmenin genel kultur bilgisi muhakkak ki cok onemlidir ama onu değerli kılan kendi dersindeki verimidir. Konuya ve sınıfa hakimiyetidir. Bundan dolayı sadece eğitim bilimlerinden soru sorulmalıdır. Tus sınavında sadece tıp sorularının sorulması gibi. Doktorları uzman yaparken onların genel kulturu yada edebiyat bilgisine bakmayan sistem oğretmenlerinde bu ozeliklerine bakmamalıdır.
4. Milli eğitim bakanlığı sınava giriş tarihini sınav sonuclarının acıklanacağı tarihi kac kontenjan ayrıldığını kac puan alanın uzman olabileceği gibi sorulara sınav tarihinden once cok net olarak bildirmelidir. Sınavdan once bildirilmeli ve surecte şeffaf olarak oğretmenler tarafından izlene bilinmelidir. Daha sonradan yapılanan eklemeler ve değişimlerin bu işin ciddiyetiyle bağdaşmadığı bilinmelidir. Mesela mudur yardımcılığı sınavları yapıldı sonrada eskiden mudur olanlarda bu hak verildi yada kurucu mudurluk yapanlarda olabilir dendi. Tabiki bunlara karşı değilim ama bunların hepsinin sınavdan once belirlenmesi ve acıklanması cok daha doğru olacaktır.
5. Hepimizin bildiği gibi sınavı kazananları 2. tur bekliyor. İstenen bazı belge ve bilgiler var. Bu belgelerle performansa değerlendirilmesi yapılacak yani sadece sınav değil birde performans değerlendirmesi var. Performans değerlendirme forumlarını gordum ve gercekten cok şaşırdım. Bu forumları hazırlayan kişilerin dalgınlığına yada acemiliğine geldiğini duşunuyorum. Ve bu değerlendirme forumlarındaki yanlışlıkların ivedilikle duzeltilmesi ve değerlendirmenin buna gore yapılmasını istiyorum. Mesela bilimsel etkinlik değerlendirme forumunda yer alan bir maddeyi sizinle paylaşayım. Bu maddeye gore kendi alanında patentini aldığı bir calışmaya imza atan oğretmene 10 puan verilecek. Etkinlik değerlendirmede alına puanın 100 de 10 u gecerli olduğundan patentli bir buluşa imza atan oğretmene sadece 1 ( BİR) puan verilecek. Dunyada kendi adına patenti olan bir buluşa imza atana Bilim adamı unvanı verilirken bizde sadece 1 puan verilmesi gibi tirajı komik bir olaya imza atılmış yada kitap yazan bir oğretmenimize 7 puan verilecek ki buda 0.7 ye tekabul etmekte yani 1 ( bir ) puan bile değil. Bunlarında bir an once duzenlenmesi daha doğru olacak
Evet arkadaşlar benim konu hakkındaki goruşurlerim bunlar. Sizlerde kendi goruşlerinizi paylaşırsanız sevinirim. İlginiz ve katılımınız icin teşekkur ederim.
__________________