Toplum bireylerden oluşur ve sağlıklı bir toplum oluşturmak icin sağlıklı bireyler yetiştirmek gerekir. Bireylerin oluşturduğu ve toplumun en kucuk birimi ise ailedir. Cocuk, yetişkinlik hayatında sahip olacağı kişiliği aile icinde oluşturmaya başlar. Kısaca aile, cocuk bir prova yaptığı bir sahnedir. Şuphesiz ki her anne-baba sağlıklı bir kişiliğe sahip , ozsaygısı, ozguveni yuksek, icsel catışmaları olmayan cocuklar yetiştirmek ister.Cocuk yetiştirmek, sadece onun ihtiyaclarını karşılamak ve kendi anne-babalık doyumunuzu sağlamak icin onu sevmenizden ibaret değildir. Arzu edilen şey, cocuğun oz denetimini yapabilen, kişisel ve disiplin sınırlarını oluşturmuş birey olmasını sağlamaktır.
Cocuk dunyaya geldiğinde, cevreyi tanımayan, tek başına hicbir eylemi yapamayan, konuşamayan bir canlıdır. Ona konuşmayı hatta hangi dili konuşacağını oğreten ebeveynleridir.Yurumeye yeni başladığı zamanlarda duştuğunde onun ellerinden ilk tutan da anne-babasıdır. Ona dunyayı tanıtan, objelerin isimlerini oğreten, koşulsuz seven yine anne-babadır. Dolayısıyla ebeveynleri; cocukların en doğru bilgiyi edindikleri, guven duydukları en onemli kişilerdir. Bu kadar kazanım sağladığı kişileri rol model almasından daha doğal ne olabilir ki?
Anne-babalar cocuklarının birer oğretmeni olduklarını unutmamalılar. Etik ve ahlaki kuralların temellerini atarken sadece sozel olarak değil davranış olarak da cocuklarına model olmalılar. Yalan soylemenin yanlış bir davranış olduğunu oğretmek isteyen bir anne baba, bu konuda cocuklarına cok rahat bilgi sunabilirken, istenmeyen bir telefon geldiğinde cocuğuna “ Annem uyuyor de.” diyerek yalan soylemeye ihtiyac duyduğumuz zamanlarda, bunun kotu bir davranış olmadığı mesajını verdiklerinin ne yazık ki farkında değiller. Ve yahut insanların duşuncelerine saygı duymayı, empatiyi oğretmeye calışırken eşler arasında cıkan bir catışmayı sağlıklı cozemeyip, ses tonlarının yukseldiği, sozcuklerin nahoş olduğu bir tartışmayı cocuklarına sergileyebiliyorlar. Herşeyin en doğrusunu oğreten, her zaman en guvedikleri kişi olan anne-babası bile birbibine saygı duymuyorsa, sesler yukselip belki hakaret ediliyorsa; cocuk başklarına nasıl saygı duymayı oğrenebilir ki? Halk arasında kullanılan “ Benim dediğimi yap, ama yaptığımı yapma.” cumlesi bunun en acık orneği sanırım.
Oğretiler sadece acık mesajlarla, sozel iletişimlerle yapılmaz. Gizil (ortuk ) mesaj dediğimiz bir iletişim bicimi vardır ki cocuk bu mesajlarla da oğrenir. Duşuncelerimizden sonra, duygularımız sonrasında ise davranışlarımız meydana gelir.
(Duşunce ⇒ Duygu ⇒ Davranış ) Cocuğun davranışını değiştirmek gerekiyorsa, neyi nasıl algılayıp yorumladığına bakıp,onu değiştirmek gerekiyor.Duşunceler de gizli mesajlardan sonra da oluşabiliyorsa, ebeveynler cocuklarına sadece sozel olarak değil davranış olarak da tutarlı bir tavır sergiyerek model olmalılar.
[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Cocukların ilk oğretmeni anne-babalardır
Sağlık0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Cocukların ilk oğretmeni anne-babalardır