COCUKLUK CAĞINDA BESLENMENİN ONEMİ NEDİR?
Cocukluk doneminde buyumeyi etkileyen en onemli faktorler beslenme, genetik alt yapı ve hormonlardır. Ama ozellikle ilk 2 yılda buyumeyi en cok etkileyen beslenmedir. İlk yıllarda kazanılan beslenme alışkanlığı erişkin hayattaki beslenme bicimini ve ortaya cıkabilecek, kalp damar hastalıkları, şeker hastalığı, hipertansiyon gibi kronik hastalıkların gorulme riskini de azaltmaktadır. Biz hekimler icin buyume, bebeğin sağlığının yerinde olduğunun temel gostergelerinden birisidir. Bu nedenle iştahsızlık şikayeti ile başvuran bebeklerde buyumede duraklama veya gerileme olup olmadığına bakılması ve eğer varsa muhakkak araştırılması gerekir. Fakat en sık yapılan yanlışlardan birisi buyumesi normal olan bebeğin anne- babasına “bebeğiniz normal, kilo alımı gayet iyi, iştahsızlığı icin endişe edilecek birşey yok” denmesidir. Cocuğun buyume duraklaması olmasa da mikronutrient eksiklikleri veya uygun olmayan besleme yontemleri kullanılıyor olabileceği akılda tutulmalı ve annenin bu konudaki endişesi dikkate alınarak, anneden ayrıntılı oyku alınmalıdır.
COCUKLUK CAĞINDA BESLENME SORUNLARI NE SIKLIKTA GORULMEKTEDİR?
Cocukluk cağında bu sorun %25-35 sıklıkta gorulmekte, %1-2 ‘sinde de cok ciddi duzeyde olmaktadır. Yani her 3-4 anneden birisi cocuğunun iştahsız olduğundan veya yeme problemi olduğundan şikayet etmektedir.
BU SORUN NE ZAMAN ORTAYA CIKIYOR? DOĞUŞTAN İTİBAREN Mİ VAR YOKSA SONRADAN MI OLUŞUYOR?
Yeme davranışının ortaya cıkmasında genetik faktorler, hormonlar, anne-bebek ilişkisi ve annenin besleme tutumunun rolu var. Bazı cocuklar doğuştan itibaren seciciler, bazıları da başta iştahlı yerken sonradan annenin veya bakım veren kişinin yanlış besleme modeli nedeniyle sorunlu hale geliyorlar.
Ebeveynlerin besleme modelleri 4 gruba ayrılıyor:
Kontrol Edici: Genellikle cocuğa daha fazla yemesi veya bir besini tuketmesi icin ısrar eder, eğer iyi yemek yerse veya istenilen besini tuketirse karşılığında tatlı, şeker, ipad vs verme sozu verir. Bir lokma veya bir kaşık daha yemesi icin ısrar eder.
Musamahakar: Cocuğun sevdiği yiyecekleri hazırlar ve sunar, cocuk yemekte olanları beğenmez ise onun istediğini hazırlar, ne zaman yemek isterse o zaman, ne şekilde yemek isterse oyle yedirir.
İhmalkar: “Cocuğum istediği zaman yiyebilir, istediği şeyleri yemesine izin veririm, her zaman ne yediğini takip etmem, bazen yemek vermeyi unuttuğum olur” der.
Hassas-sorumlu: Cocukla birlikte oturur ve yemek yer, cocuğu aile sofrasına dahil eder. Cocuğun oğun aralarında abur- cubur tuketmesine veya beslenmesine izin vermez. Cocuğa sağlıklı yiyecekler sunar ve cocuğun bunlardan istediğini yemesine izin verir. Yeme sırasında cocuğa baskıcı, zorlayıcı tutum sergilemez.
Bu 4 besleme modeli arasında hassas model uygun olan ve tercih edilmesi gerekendir. Yanlış besleme modeli uygulanması da cocukta yeme sorunlarına yol acabilir.
YEME BOZUKLUKLARI KENDİ ARASINDA ALT GRUPLARA AYRILIYOR MU?
Evet, sıklıkla gorduğumuz 4 gruptan bahsetmek istiyorum:
İştahsız olarak değerlendirilen normal cocuk: Ebeveyn cocuğun iştahının az olduğuna ve yeterince yemediğine inanır ama aslında cocuğun buyume hızı ve yeme miktarı ve ceşitliliği normaldir. Anne-babanın aşırı endişesi cocuğu fazla yemeye zorlamaya, ısrara ve sonucunda bazen cocukta yeme korkusu oluşmasına sebep olur. Maalesef bizim toplumumuzda , ozellikle anneanne ve babannelerde cocuklara cok yedirme alışkanlığı olduğundan bu hasta grubu cok gorulmektedir. Bazen zorlamaya bağlı olarak bu cocuklarda yeme korkusu da oluşmaktadır.. Anneye cocuğun buyumesinin beklenen değerlerde olduğu anlatılmalı ve “hassas-sorumlu besleme modeline” gecilmelidir. Aksi durumda anne-bebek arasındaki ilişki bozulmakta ve ilerleyen yaşlarda daha buyuk sorunlar ortaya cıkmaktadır.
İştahsız ve hareketli cocuk: Hareketli, aktif bir cocuktur. Oyun oynamayla, konuşmayla ve cevreyle, yemekten daha ilgilidir. Yemeğe olan ilgisi kısa surede dağılır. Masada oturmak istemez. 9-10 aylıktan sonra kilo alımı durabilir. Bu durumda aileye cocukla ilgili bilgi verilir. Cocuğun iştahını arttırmaya yonelik yeme duzeni planlanır. Aile ile beraber, dikkatini dağıtıcı şeyler olmadan, 20-30 dakika ile sınırlandırılmış oğunler planlanır. Kesinlikle yemeye zorlama yada baskı yapılmaması gerekir. Kilo ve boy takibi yapılır, gerekirse besin desteği verilir.
Cok secici yemek yiyen cocuk: Bazı yiyeceklerin kokusuna, tadına, gorunuşune veya kıvamına karşı reaksiyon gosterir, iğrenir. Yeni yiyecekleri denemek istemez. Bu cocuğun yemek dışında başka alanlarda da duyusal guclukleri olabilir: Yuksek sesten veya ışıktan rahatsız olabilir, cıplak ayakla kuma veya cime basamaz, ellerinin kirlenmesinden hoşlanmaz, kıyafet etiketlerinden rahatsız olabilir. Bu cocukları, sevmediği yiyeceği yemeye zorlamak tam tersi etki yapar. Oğurmesine veya kusmasına neden olan yiyeceği bir daha vermemek gerekir. Sevmediği yiyecekler farklı şekillerde sunulmalı ve 10-15 defa denenmelidir. Cok secici yemek yiyen ve mikronutrient eksiklikleri olan cocuklarda besin desteği ve bazen ilac tedavisi vermek gerekir.
Yemek yemekten korkan cocuk: Biberonu, mama onluğunu veya mama sandalyesini gorunce ağlamaya, kendini geriye doğru atmaya başlar, ağzını kilitler, yememek icin kendini kusturabilir. Cocuklara besleme sondası veya solunum tupu takılması gibi tıbbi mudahalelerden sonra veya zorla besleme yapıldığı durumlarda gorulur. Bizim toplumumuzda sıklıkla, zorla besleme, ağzını zorlayarak acma veya yatırarak besleme yapılan cocuklarda gorulmektedir. Bu durum “kontrol edici besleme modeli” uygulayan ailelerde daha sıklıkla gorulmektedir. Uygun olan hassas-sorumlu besleme modeline gecmektir. Cocuğu oturtarak, zorlama yapmadan, kendi başına yemesine teşvik ederek beslenmesini sağlamak gerekir. Bu surec biraz zaman ve sabır gerektirir fakat sorunun duzeltilmesi anne-cocuk ilişkisi acısından ve gelecekteki beslenme alışkanlığı acısından buyuk onem taşımaktadır.
YEME SORUNLARININ TEDAVİSİ VAR MI? SİZ NASIL BİR YOL İZLİYORSUNUZ?
Yeme bozukluğunun tedavisi mumkun. Ben oncelikle bu hastalarda cok ayrıntılı bir oyku alıyorum. Yani annenin doğum oncesi dahil beslenmesini, bebeğin emme sureci dahil tum beslenmesini, ek gıdalara gecişi, neleri sevip neleri sevmediği, ne miktarda tukettiği, verilme şekli, allerji oykusu..vs sorguluyorum.
Yeme bozukluğunun hangi alt gruba girdiğini tespit etmek icin anket uyguluyorum. Hangi besinleri yediğini tek tek kayıt altına alıp, eksik olan besin grubunu tamamlamaya yonelik beslenme planı hazırlıyorum. Ayrıntılı fizik muayene yapıp, onceki ve o anki boy-kilo değerlerini olcerek, buyumede duraklama veya gerileme olup olmadığına bakıyorum. Eğer buyumede sorun varsa veya altta yatan başka bir hastalık duşunuyorsam gerekli tetkikleri istiyorum. Tum bunların sonuclarına gore cocuğa ozel bir tedavi planı oluşturuyorum. Bu plana cocuğun beslenme eylemine katkısı olan herkesin ; anne, baba, anneanne, babaanne, bakıcı..vs katılması ve uyması gerekiyor. Belirli aralıklarla goruşup bir sonraki adımı planlıyoruz. Bazı durumlarda beslenme desteği, vitamin takviyesi veya ilac kullanmak gerekiyor. Sonuc olarak her hasta grubu icin muhakkak cozum var, yeter ki aile ile işbirliği icinde calışalım ve biraz zaman verelim.
SON OLARAK AİLELERE SOYLEMEK İSTEDİKLERİNİZ VAR MI?
“Temel Besleme İlkeleri”nden bahsetmek istiyorum:
Yemek zamanında dikkat dağıtıcı şeylerden ( TV, bilgisayar, telefon vs.) kacının
İştahını arttıracak şekilde besleyin (3-4 saat arayla, acıkmasını sağlayacak şekilde)
Yemek suresini 20-30 dakika ile sınırlandırın
Yaşına uygun gıda verin
Yaşına uygun dağınıklığı , kirliliği tolere edin
Baştan itibaren kendi kendine yemesini teşvik edin
Yemek zamanlarında doğal tutum takının, baskı yapmayın, hassas-sorumlu besleme modelini kullanın
Sistematik bir şeklide yeni gıdalar sunun
Bu ilkeler olmazsa olmazlar ! Butun annelere tavsiyem ek gıdalara başladıkları andan itibaren bu kurallara uymaları, ama bebekte bir sorun farkettikleri anda da gecikmeden doktora başvurmalarıdır. Annelerin, bebeklerinin iştahıyla ve beslenmesiyle ilgili endişelerinin her zaman onemsenerek uygun yonlendirme ve tedavinin yapılması gerekir. Bu sorunlar bekledikce kuculmuyor aksine buyuyor ve tedavisi zorlaşıyor. Benim “ uyku bozuklukları” ve “ yeme bozuklukları” icin bir tavsiyem var: “Ne kadar erken o kadar kolay”. Tabii en guzeli baştan itibaren uygun ek gıdaya geciş ve besleme yontemlerini kullanarak bu sorunlarla hic karşılaşmamak. (Bir dergiyle yapılmış roportajımdan alınmıştır.)
Dr. Gulben EFES
[h=2]Ankara Cocuk Doktorları uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Cocuklarda yeme bozuklukları
Sağlık0 Mesaj
●71 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Cocuklarda yeme bozuklukları