Ozguven, tum insanlar icin temel ve cok onemli bir duygusal gerekliliktir. Kendimize bictiğimiz “ozdeğerimiz” oranında “ozguvenimiz” vardır. Yani ozguvenimiz, bir anlamda kendimizi ne kadar değerli bulduğumuzun, ne kadar değer verdiğimizin bir gostergesidir. Kendimizi belli bir olcude değerli bulmadığımız durumlarda temel gereksinimimiz karşılanmadığı icin sıkıntı yaşarız.
Bizi diğer canlılardan ayıran en onemli ozelliklerden biri, kendimizin farkında olma yani “farkındalık” ozelliğimizdir. Yaşantımızın ilk yıllarından itibaren, ceşitli faktorlerin de etkisiyle kendimize bir kimlik oluşturur, sonra bu kimliğe bir değer kazandırırız. Yani kim olduğumuzu tanımlar sonra bu kimliğin sevip, sevmediğimiz ozelliklerine karar veririz. İşte ozguven sorunu burada, bizim yargı gucumuzun sonucunda ortaya cıkar. Bir nesneyi, rengi, sesi ya da şekli sevmemek, ondan hoşlanmamak sadece zevklerle ifade edilebilir ve bizi hic rahatsız etmezken kendimize ait bir ozellikten hoşlanmamak veya bazı ayrılmaz parcalarımızı reddetmek ruhsal dengemizin sarsılmasına neden olur.
Ozguven; değişmeyen, durağan bir durum ya da duygu hali değildir. Farklı zaman, durum ve ortamlarda farklı guven ya da guvensizlik duygularına sahip olabiliriz. Her insanın bazen kendine guvendiği, bazen de guvenmediği durumlar olabilir. Kimi insanlar, yaşantılarının bazı alanlarında (akademik başarı, teknik beceri vb.) kendine fazla guvenirken, diğer bazı alanlarda (fiziki ozellikler, gorunum, sosyal ilişkiler, vb.) fazla guven duymayabilirler. Ama coğumuz kendimize daha cok guvenmek, her durum ve ortamda daha rahat, kendini daha iyi hisseden olmayı isteriz. Yeni bir işe girdiğimizde butun yeteneklerimizi sergilemeye, sınırlarımızı zorlayarak performansımızı artırmaya, aşağılık duygusunun bizi etkilemesine fırsat vermemeye, diğerleriyle iyi ilişkiler kurmaya ve bizi değerli gormelerini sağlamaya cabalarız. Ancak bazı kişiler, bunları cok istemelerine rağmen gercekleştirmekte zorlanır. Kedine guvensizlik ve ozguven eksikliğinin, doğuştan gelen bir kişilik ozelliği olduğuna inanır, bu durumu kabullenirler.
Cevremizde her gun bir suru kendinden emin ve guvenli insanı gordukce “bunu nasıl başardıklarını, buna nasıl sahip olduklarını” anlamaya calışırız. Ozguven doğuştan sahip olunacak ya da kolayca erişilebilecek bir duygu hali değildir. Toplumdaki bir cok insanın guveni, aslında “kendine guvenli gibi” gorunme halidir. Cunku yapılan iş, yaşanan veya calışılan yer ne olursa olsun, icinde bulunduğumuz toplum bizden ozguvenli davranış bekler. Bu beklenti herkes tarafından bilindiği icin bireyler guvensizliklerini gostermekten kacınır, kendinden emin ve guvenliymiş gibi davranır.
Ya da “miş gibi” davranışını gostermekte zorluk cekeceği durum ve ortamlardan kacınmaya, oralarda mumkun olduğunca bulunmamaya calışır. Cunku bireyin kendini yetersiz, eksik hissettiği ya da yargılayıp, reddettiği ozelliklerinin ortaya cıkacağı, pekişeceği ortamlar acı veren durumlardır. Nasıl ki bedendeki bir yaranın buyuyup, deşilmesini ve kanamasını onlemek icin bandaj, pansuman yaparak kapatmaya calışırsak; kendini reddetmenin vereceği acıyı arttıracak her turlu etken ve ortamdan da kacınırız.
Pansuman yapılan yaranın kanaması bir sure sonra durur, kabuk bağlar ve zamanla coğu kez izi bile kalmaz ama kimliğe değer katan ozelliklerdeki herhangi bir eksiklik ya da yetersizlik hissi “ortmeye”, “bastırmaya”, “yok farz etmeye” calışmakla “yok edilemez”. Aksine bu duygunun uzerine gitmek yani bireyin kendiyle ilgili farkındalığını artırmasıyla değişebilir. Kişinin farkındalığının gelişmesi demek, kendi hakkında olumlu ve gercekci değerlendirme yapabilmesi demektir.
Bu durum, kişinin kendisiyle ilgili beklentilerinin gercekci olmasını sağlar. Ozguvenin yuksek olması demek, abartılmış bicimde “her şeyi yapabilirim, her şeye gucum yeter” duygusu icinde olmak demek değildir.
Guvenli kişi, kendisiyle ilgili gerceklerin, neyi başarıp-neyi başaramayacağının farkında olan; değiştirebilecek ya da geliştirebilecekleri icin caba gosteren, değiştiremeyeceklerini kabul etmeyi ve bu haliyle kendini sevmeyi bilen kişidir. Ozguveni yuksek birey, kendisiyle ilgili bazı beklentileri gercekleşmese bile kendini kabul etmeyi ve kendisiyle ilgili olumlu duşunmeyi surdurebilendir. İcgorusu yuksek, yeteneklerinin ve sınırlarının farkındadır. Yeteneklerine olan guveni nedeniyle başkalarının onayına ihtiyac duymaz, kendini kabullendiğinden diğerlerine kabul ettirmeye calışmaz.
Bunun tam tersi durumdaki guvensiz kişilerin, kendileriyle ilgili duyguları, diğerlerinden alacakları onay ve geri bildirime bağlıdır. Yetenek ve sınırlarının farkında değildir. Bu korluk, surekli olarak başarısız olma kaygısı yaratır. Kendine verdiği değer duşuktur, oyle ki bazen olumlu geri bildirim, iltifat ve takdirleri gormezden gelebildiği gibi bazen de diğerlerinin kendisiyle alay ettiklerini duşunup, alınabilir.
Bu kişiler, kendini daha fazla yargılamamak, reddetmemek ve yaralanmamak icin cevresine koruyucu duvarlar orer, savunmalar geliştirirler. Kendilerine karşı ofke veya suclama duyabildiği gibi surekli her iş ve durumda mukemmel olma cabası da gosterebilir. Başaramadığı durumlarda diğerlerini suclama, surekli şikayet etme, gerekceler one surmeler olabildiği gibi duyduğu sıkıntı ve acı veren bu durumu unutmak icin alkol veya uyuşturucuya sığınabilirler.
Ozguvene sahip olmak bir cocuk icin neden onemli?
Bireyin kendini iyi hissetmesi; başarılı, dengeli ve haz aldığı bir yaşama sahip olup, olmaması ile ozguvenin yuksekliği ya da guvensizlik duyguları paralel sureclerdir. Yaşamdan haz alabilmek icin ozguvene ihtiyacımız vardır. Bu temel ihtiyacın karşılanmaması hayatı cekilmez kılabilir. Ozguven yaşamın ilk yıllarından itibaren yavaş yavaş gelişen bir duygudur. Cocukluk doneminde bu duygunun gelişmesine olanak tanınmaz, eksik bırakılırsa yetişkin donemde telafi edilmesi mumkun olmayabilir. Ozguvenli cocuklar, geleceğin ozguvenli yetişkinleri olacaktır.
Cocuklarda Ozguven Gelişimini Neler Etkiler?
Ozguvenin gelişiminde ozellikle cocukluk doneminin ilk yıllarında (3-4 yaş) ana-baba tutumları, yetiştirme bicimi bireyin kendisi hakkındaki duygularının oluşumunda ve ozguvenin derecesinde son derece onemlidir. Daha sonra arkadaş ve sosyal cevreden aldığı tepkiler de cok onemli bir rol oynar. Cocuk cevresinden aldığı tepkiler doğrultusunda kendine ilişkin olumlu ya da olumsuz bir benlik algısı edinir. Cocuklar, arkadaş veya sosyal cevre icinde bazen haksızlık ve istismara maruz kalabilirler. Bundan ne yonde ve ne derece etkilenecekleri aileden aldıkları temel guven duygusunun yeterliliğiyle doğru orantılıdır. Aile icinde sevildiğini, değerli bulunduğunu hisseden bir cocuk, cevreden gelecek olumsuz tepkilerden pek fazla etkilenmeyecek, etkilense bile cok kısa surede bunu atlatacaktır.
Ebeveynlerden biri ya da her ikisi, aşırı derecede eleştirel ve yuksek beklentili, mukemmeliyetci ise ya da aşırı korumacı ve bağımsızlığı engelleyiciyse, cocuğun kendine ilişkin duygu ve yargısı; yeteneksiz, yetersiz ve değersiz olduğudur.
Ebeveynler, aşırı korumacı tavırlarıyla cocuklarını koruduklarını, onlara iyilik ettiklerini duşunurler. Cocuğunu aşırı sevgi ve ilgiye boğan, zorluk yaşamasın diye her şeyi kendisi yapan ve fazlaca kontrol eden ebeveyn tutumu; sorumluluk alamayan, anne babaya bağımlı, problem cozme becerisi, ozetle ozguveni gelişmemiş cocuklar oluşturur. Oysa ebeveynler, cocuğun girişimlerini destekler, gelişimini alkışlar, hata yaptığında doğrusunu bulmasına/yapmasına yardımcı olur, onu bu haliyle sevmeye ve kabullenmeye devam ederlerse cocuk da kendini kabul etmeyi, sevmeyi ve kendine guvenmeyi oğrenir.
Yapılan bir başka yanlış tutum ise cocuğu bir başka cocukla kıyaslamadır. Kardeşi, kuzeni ya da komşu cocuğuyla kıyaslanan cocuk; kendini yetersiz hissettiği gibi başarmayı kendisi icin değil diğer cocuğu gecmek icin ister hale gelip bir yarış atına donuşur.
Ozetle; buyukleri tarafından sevgi goren, gereksinim duyduğu ilgi ve yakınlığı bulan, fikirlerine değer verilip ve onemsenen, guven duyulan ve sorumluluk verilen, iyi yaptığı şeyler icin ovulen, gurur duyulan, yaptığı hatalarda doğruya uygun bicimde yonlendirilen ve sahip olduğu ozellikleriyle kabul edilen cocuğun ozguveni gelişir.
Ama sevildiğini, onemsendiğini hissetmeyen, beklediği yakınlık ve ilgiyi goremeyen, surekli eleştirilen ve olduğu gibi kabul edilmeyen, surekli başkalarıyla kıyaslanan cocuk kendini değersiz hisseder ve ozguveni gelişmez. Bu cocuklar; yaşadığı aile, cevre, okul ve toplum icinde ceşitli sorunlara neden olur.
Cocuklarda Zayıf Ozguvenin Gostergeleri
Ozguveni zayıf cocuklar; duygusal, sosyal ve akademik konularda zorluklar yaşarlar. Bu durum okulda ve yaşamın diğer alanlarında kendini ceşitli şekillerde belli eder. Cocuk ya aşırı kontrol kullanarak, duygusal anlamda aşırı kırılgan ve hassas, yeni deneyimlere kapalı, cekingen bir kişilik geliştirir ya da aşırı kontrolsuzluk ile zorba davranan, asi, otoriteyle catışan, surekli problem yaratan tutum ve davranışlar sergilerler.
a. Aşırı Kontrollu Davranışın Gostergeleri
Anne ve babaya bağımlı
Utangac ve icine kapanık
Yeni aktivitelere girmekte isteksiz
Başka cocuklarla kaynaşmakta sıkıntı ceken
Yeni durumlarla karşılaştığında urkek davranan, uyum sağlayamayan
Davranışlarının olumlu bicimde duzeltilmesinden bile hemen incinen, rahatsız olan
Kendini aşağı gorme alışkanlığı edinmiş
Yanlış yapmaktan ve başarısızlıktan cok korkan
Surekli diğerlerini memnun etme cabası icinde olan
b. Aşırı Kontrolsuz Davranışın Gostergeleri
Saldırgan ve zorba
Ofkeli, kızgın
Sık sık okuldan kacan
İşbirliğine yanaşmayan
Yardım almak isteyen
Surekli sevilip sevilmediğini soran
Hoş gorulmeyeceğini bile bile derslerini ihmal eden
Kendi hataları icin surekli başkalarını suclayan
Gorevlerini yerine getirirken ozensiz davranan
Sorumluluklarının bilincinde olmayan
Herkesten ustunmuş gibi davranan
Yalan soyleyen
Kendisine ve başkasına ait eşyaları hor kullanan
Aşırı kontrolsuz davranışlar gosteren cocuklar, kendilerine, başkalarına zarar verdiği ve cevreyi rahatsız ettiği icin daha fazla dikkat ceker, ailesi ya da oğretmenleri tarafından surekli olarak uyarılır, cezalandırılır. Bu cocuğun guvensizliğini daha da pekiştirir.
Aşırı kontrollu cocuklar, kimseyi rahatsız etmedikleri icin bu tutumları onemsenmez, sorun olarak gorulmez, ancak bu da aynı bicimde etki yaparak cocuğun ozguven yetersizliğinin pekişmesine neden olur.
Anne-baba ne yapmalı? Anne-babaya tavsiyeler…
Evdeki herkesin birbirine guvendiği bir ortam oluşturun.
Guvenli bir ortamda yetişen cocuk, duygu ve duşuncesini, sevgisini, başarı ya da başarısızlığını, hayal kırıklıklarını aile fertleriyle rahatca paylaşabilir. Bu onun ozguveninin gelişmesini sağlar.
Onunla ilgili duygularınızda acık olun.
Sevginizin onun başarı ya da başarısızlığına bağlı olmadığını, varlığının sizin icin ne derece onemli olduğunu ve ne olursa olsun onu daima seveceğinizi ona hissettirin.
Cocuğunuzun gercek kapasitesinin farkında olun.
Zayıf yanlarını gormezlikten gelmeyin, durust olun, ancak onları eleştirirken tum kişiliğine yaymayın. Cocuk kendindeki eksiklik ve kusurların farkında olmalı, kabullenmelidir. Bunun yanı sıra guclu olduğu yonleriyle de gurur duyabilmelidir.
Davranışlarınızla ona model olun.
Onda gormek istemediğiniz davranışları ona ya da başkalarına karşı gostermeyin. Cocuklar size ya da diğerlerine sizin ona davrandığınız gibi davranacaktır. Ona şiddet kullandığınızda, şiddetin normal olduğu mesajını verirsiniz.
Cocuğunuzun yanlışlarını, onu suclamadan ve onun tum kişiliğini eleştirmeden tartışın.
Yaptığı yanlışları, ona saldırıp eleştirmeden konuştuğunuzda bunu anlamak ve duzeltmek icin caba sarf eder. Onun tum kişiliğine değil yaptığı hataya hitap ederek konuşun.
Ondan beklentileriniz onun yaşına ve seviyesine uygun olsun.
Her cocuğun farklı bir kapasite ve seviyesi vardır. Cocuğunuzun neyi yapıp, neyi yapamayacağının farkında olun. Başka cocukların başarabildiği şeyleri o da başarmak zorunda değildir. Bir şeyi yapamayacağını bildiğiniz halde bunu ondan bekleyip sonunda hayal kırıklığı yaratmayın.
Ulaşabileceği hedefler amaclayıp başarılı olmalarını sağlayın.
Ozguvenli olmak kibirli, kendini beğenmiş olmak değildir.
Kendine guven duymak kendini beğenmiş ya da kibirli davranmak demek değildir. Ozguvenli davranış; Kabul gormuş olmanın verdiği kendini rahat, iyi ve guvenli hissetme durumudur. En kucuk başarısında şımaran, kibirli davranışlar gosteren cocuğun aslında kendine olan guveni ya yok ya da cok duşuk demektir. Boyle bir durumda cocuğunuzun bi ozguven sorunu olduğunu fark edip hemen onlem alın.
Cocukların birbirlerinden farklı olduklarını ve her cocuğun kendine ozgu bir yeteneği olduğunu unutmayın.
Her cocuğun kendine ozgu farklı ozellikleri, yetenekleri ve başarılı olduğu alanlar vardır. Cocuğunuzun ilgi alanı ve yetenekleri doğrultusunda faaliyetlere katılmasına imkan sağlayarak onun sahip olduğu kapasitesini ortaya cıkarması, kendisiyle ilgili yeni keşifler yapması icin destekleyin.
• Cocuğunuza sorumluluklar verin.
Kendisine guvenilip sorumluluk verilen cocuk, kendini yararlı ve onemli hisseder.
• Onun her şeyine değer verdiğinizi ve takdir ettiğinizi belirtin.
Sadece cok ozel yetenek ya da başarısında değil, kucuk bile olsa yaptığı guzel ve doğru davranışları icin onu ovun ve bunun ne kadar onemli olduğunu belirtin.

[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]