[h=2]COCUKLARDA OKUL FOBİSİ[/h] İster ilkokula yeni başlasın,ister ara sınıf oğrencisi olsun, bazı cocuklar okula gitmekten kacınma yonunde yoğun bir caba sarf ederler.Bu yinelenen caba zaman zaman kaygı verici boyutlara varır. “Okul sendromu” adını verdiğimiz bu kacınma tepkisinin 6 uyarı işareti vardır.

*Heves ve enerji kaybı.
*Alıngan ve sinirli olma.
*İştahsızlık.
*Uykuda huzursuzluk.
*Ortada bir neden yokken gozyaşlarına boğulmak.
*Baş ve karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma gibi psiko-somatik belirtilerde artış.
Cocuğun okula gitmemem tepkisinin ardındaki etkenlerle, kaygının yerleşmesine neden olabilecek olasılıkları ayrıntılı olarak irdeleyelim:
[h=3]PROBLEM OLASILIĞI 1- AYRILIK ENDİŞESİ[/h] Sorunun ilk nedeni sizden ayrı kalmanın getirdiği mutsuzluktur.Bu durum, daha cok oyun grubundan ve anaokulu deneyiminden yoksun, tek cocuklarda gorulur.Birdenbire, gunun buyuk bir bolumunde evden ayrı kalmanın oluşturduğu gerilim onemli bir sıkıntıya yol acabilir.
[h=3]NASIL YARDIM EDEBİLİRSİNİZ?[/h] Asla sinirlenmeyin.Bazen anne-babalar sert davranışlar, tepkilerini isteksiz cocuğa,azarlama, tehdit etme,ruşvet verme,hatta bedensel ceza yollarıyla gosterilir.Ofke olabilecek en kotu tepkidir ve cocuğun daha sıkıntılı ve şaşkın bir duruma duşmesine yol acar.Cocukla sakin ve sabırlı bir bicimde konuşun.Paniklerine yol acabilecek nedenleri araştırın.
Cocuğun okulda başkaları tarafından zarar verici davranışlara maruz kalıp kalmadığını ya da yeni oğretmenden kaynaklanan bir sıkıntı olup olmadığını araştırın.Arkadaş tarafından yenilgiye uğratılmış olmak, en sevdiği oğretmenin sınıftan ayrılmış olması,bir onceki gun başına herhangi bir kaza gelmiş bulunması ya da altını ıslatmış olması gibi farklı nedenler sorunun tetikleyicisi olabiliir.
Sabırlı olun.Sakin olun ve ofkenizle başa cıkmaya calışın.
Ona okulun amacını acıklayın.Oncelikle; cocuğun niye okula gitmesi gerektiğini bildiğinden emin olun.Ozellikle,anaokulu deneyimi yaşamamış olan ilk yada tek cocukların,yaşamakta olan değişimden dolayı kafaları karışabilir.
Deslerin ve oğrenmenin ne ile ilgili olduğunu tam olarak anlamayan cocuklar, okula gonderilmelerini, daha fazla yaramazlık yapmamaları icin verilmiş bir ceza olarak gorebilmektedir.Sonucta da; kendilerini suclu,kırgın ve reddedilmiş hissedebilirler.
Gozyaşlarıyla alay etmeyin.Ağlayan bir cocukla hicbir zaman alay etmeyin ya da onu azarlamayın;kardeşlerinin de bu şekilde davranmalarına izin vermeyin.Bazı ana-babalar ,alay etmenin cocuğun, mutsuzluğundan dolayı uatnc hissetmesini sağlayacağı, boylelikle bu duygudan uzaklaşabilecekleri şeklinde yanlış bir duşunceyle bu şekilde davranmaktadır.
Vedalaşmaları cabuk ve kısa sureli tutun.Vedalaşma ne kadar uzun surerse duygusallığa eğilimizde o denli artar.Sizi sıkıntılı gormek cocuğunuzu sadec daha fazla uzer.Hızlı bir opucuk verip cocuğunuzu kucakladıktan ve onun okul kapısından guvenli bir şekilde iceri girdiğinden emin olduktan sonra arkanız bakmadan oradan uzaklaşın.
Ona gununuzun nasıl gececeğini anlatın.Ozellikle kaygılı bir cocuk ona gun icinde yapacaklarınızı anlatmanız ile biraz rahatlayabilir.Bazı cocuklar onların yokluğunda başınıza kotu bir şey gelebileceği endişesiyle okula gitmekten korkar.
Onunla,gununun nasıl gectiği hakkında konuşun.Cocuğunuzu, okulda yaptıkları ile ilgili konuşması konusunda teşvik edin.Derslerle ilgili sohbet etmek, onları daha bildik ve daha az urkutur.
Cocuğunuzun oğretmeni ile goruşun.Kaygılarınızı okul ile paylaşmaktan cekinmeyin.Cozum olasılıklarını tartışın.Ama, bir ana once okulu değiştirme fikrine karşı direnin.Temel problem ortadan kalmadıkca cocuğunuzun aynı sorunları bir sonraki okulda da yaşayacaktır.Doğru teşhis ve cozum bulunmadığı surece, sorun yeni okula da taşıyacaktır.Okul değiştirme ancak, oğretmenin yardım konusunda yetersiz yada isteksiz olması ve cocuğunuzun o okula asla kendinden emin bir şekilde gidememesi durumunda duşunulebilir.
[h=3]PROBLEM OLASILIĞI 2-YENİ DENEYİMLERLE BAŞETME[/h] Gucluğe neden olan faktorlerden bir diğeri de cocuğunuzun değişim ve yeniliklerle başetme ihtiyacıdır.Bunlar sadece derslerin getirdiği yeni zihinsel beklentiler değil,aynı zamanda okula başlamasıyla birlikte gelen bir dizi yeni deneyimi de kapsamaktadır.Oldukca farklı bir ortama girme, sınıfını bulma yabancılarla tanışma, yemek icin nereye gidilmesi gerektiğini keşfetme, ellerini yıkayacağı yeri bulma, okul kurallarını oğrenme, kişisel disiplini geliştirme, grup projelerinde yer alma gibi deneyimler soz konusudur.
Evin bikldik, rahat ve zihinsel acıdan daha az yorucu ortamında anneyle birlikte yaşamaya alışan cocuğa bu, urkutucu bir deneyim gibi gelebilir.
[h=3]NASIL YARDIM EDEBİLİRSİNİZ ?[/h] Evde yeni alışkanlıklar geliştirin.Evde okuma,resim yapma bir estruman calma ve oyun oynama etkinlikleri icin belirli bir duzen oluşmasını sağlayın.Evde bir programı takip etmeyi oğrenmek, cocuğun okuldaki ders programına uyum sağlamasını kolaylaştıracaktır.Bu ayrıca belirli saatlerde calışma disiplini edinmeyi de destekleyecektir.Okul cağı cocuklarının coğunlukla yaşadıkları en yaygın sorun,programlı yaşayamamalarından, ders calışmayla oyun oynama saatlerini birbirinden ayrılamamalarından, zamanı doğru kullanamamalarından kaynaklanmaktadır.
Cocuğun endişeleri uzerine konuşun.Cocuğunuza, yaşadığı guclukleri siznle paylaşması konusunda cesaretlendirin ve oğretmenleriyle konuşma, derslerini birlikte calışma gibi yollara başvurarak problemlerini cozmesine yardımcı olun.Sorunlarıyla ilgili konuşurken sabırlı olmaya ve yargılayıcı davranmamaya ozen gosterin.Cocuğun zihinsel yeteneklerini eleştirmek yada hoş olmayan bir şekilde onu diğer bir cocukla kıyaslamak herşeyin cok daha kotu olmasına yol acacaktır.
[h=3]PROBLEM OLASILIĞI 3-GERCEKCİ OLMAYAN YUKSEK BEKLENTİLER[/h] Yetişkinlerin beklentileriyle mucadele etmek bazı cocuklarda strese yol acan başlıca etkendir.Bu daha cok, cocukların başarılarında mukemmeliyetci bir tutum benimsemek şeklinde kendini gosterir.Bazıları, sınıfta bir testten ikinci olmayı, sonuncu olmamaya eşdeğer gorurler.Her sferinde yuksek standartlar koyduğunuz ve buyuk olasılıkla tam bir başarı dışındaki durumlarda eleştirici olduğunuz takdirde,cocuğunuzda stres oluşma riski artacaktır.
[h=3]NASIL YARDIM EDEBİLİRSİNİZ ?[/h] Beklenti duzeyinizi gercekci kılın-Cıtayı doğru yuksekliğe koyun.
Daha az talepkar olun. Cocuğa, daha az mukemmeliyetci davranarak yardımcı olabilirsiniz.Başarılarını izlemeyi surdurun ancak cocuğun herhangi bir başarısızlığı karşısında,hoşnutsuzluk gostermeyin.Hatalar yaparak oğrenmenin, başarılı calışmanın temel şartı olduğunu unutmayın.
İstemeyerek bile olsa cocuğunuza beklentilerini karşılayamadığı takdirde onu daha az sevip sayacağınız izlenimini hicbir zaman vermeyin.Bunun tersi bir yaklaşım ise, performansı baltalamanın aksine,kaygılı bir cocuğu daha fzla calışması ve oğrenmeye daha rahat bir bicimde yaklaşması konusunda destekleyecektir.
[h=3]PROBLEM OLASILIĞI 4-KENDİNİ YALNIZ HİSSETME[/h] Arkadaş edinme konusunda yetersiz yada isteksiz gibi gorunen utangac ve cekingen cocuklar, yalnızlığa ve reddedilmeye mahkumdurlar.Belirli kişilik ozellikleri ve davranışlar,rağbet gorme riskini artırır.Bencil ya da saldırgan, sulugoz ya da dağınık olarak gorulme, reddedilmenin en sık rastlanan nedenleri arasındadır.Diğer durumlarda, yalnızlığa cocuğun kontrolu dışındaki olaylar neden olmaktadır.
Cocukların, alışkanlıkların oldukca bağlı olmalarından dolayı yeni gelenin, cocuğun dışındaki herhangi bir ozelliğe sahip olması da, reddedilmesi icin bir sebep olabilir.Arkadaşlarından daha parlak ya da durgun olan bir cocuk, arkadaşlarınca alay konusu olabilir yada soyutlayabili.Aksan,giyim veya gorunumdeki farklılık, hatta alışılmadık bir isme sahip olma bile cocuğun sosyal acıdan reddedilme riskini artırmaktadır.Diğerleriyle birlikte futbol oynayamama, pop muzikten hoşalnmama yada populer bir tv dizisinde neler olduğundan haberdar olmama gibi ortak ilgilerin varolmadığı durumlar icin de aynı şey soz konusudur.
Yalnızlığın diğer bir nedeni de, okul ile ev arasındaki fiziksel uzaklıktır.Aynı cevredeki cocuklar,zamanlarının buyuk kısmını ,coğunlukla okul dışında birlikte oynayarak gecirirler.Eğe rcocuğun yaşadığı yer okuldan cok uzak ise onlara katılması mumkun olmayacak ve belki de potansiyel arkadaş cevresinden dışlanmış olacaktır.
Okula başlamak, okul değiştirmek ve hatta sınıf değiştirmek, eski arkadaşlara veda etme anlamına gelebilir.Ozellikle erkek cocuklar,oyun gruplarını yeni birinin katılımı konusunda isteksizdirler.Yeni gelenin sosyal kabul gormesi coğunlukla uzun zaman alır.Cekingen,guvensiz ve sosyal yetenekleri az gelişmiş bir cocuğun kabul gorme suresi,daha da uzayabilir.Bazı utangac kişilik ozellikleri olan cocukların cesaretleri,surekli reddedilmekten dolayı oylesine kırılır ki, tum katılma hayallerinden vazgecerler.Ozellikler kardeşleri olmayan cocuklar, arkadaşlıktan uzak dururlar,cunku uygun şekilde oynamayı bilemezler.Oyun doğal bir etkinlik olarak gorulduğu icin pek cok ebeveyn bunun ilk cocukluk yıllarında yaşanıp okulla birlikte bırakılması gerektiği yanlışına duşmektedir.Oysa oyun yaşam boyu, tur değiştirerek surecek bir etkinliktir.
Okul cağı cocuğunun oyun gereksiniminin programlı bir şekilde karşılanması onun gelişimi ve eğitimi icin gereklidir.
[h=3]NASIL YARDIM EDEBİLİRSİNİZ ?[/h] Problemin gercek nedenini saptayın.
Cocuğunuzun okulda arkadaş edinme konusunda problem yaşadığından şupheleniyorsanız,işe onun yaşadığı sosyal gucluklerin nedenini saptamakla başlayın.Bunun en acık yolu, ona neyin yanlış gittiğini sormaktır.Ancak ne yazık ki pek cok cocuk; utanma, eleştirilmekten korkma ya da sadece, neyin yanlış gittiğini ifade edememe gibi nedenlerden dolayı,duygularını dışavurma konusunda oldukca isteksizdir.Coğunlukla ‘Kimse beni sevmiyor'gibi yanlış bir genellemenin ardına sığınabilir,'Onlar hepsi cok kaba kişiler' diyerek diğer cocukları suclayabilir yada sadece sessizliğe burunur ve ağlamayı secer.
Bu nedenle, bu tur konuları tartışırken guven verici olmak ve yargılayıcı davranmamak son derece onemlidir.Reddedilmemiş cocuk kendini ozellikle, istenmeyen ve duygusal olarak savunmasız biri gibi hisseder.Cocuğunuzu okul dışındaki sosyal ortamlarda gozlemleyerek, yalnızlılarına neden olabilecek etkenler hakkında ipucları elede edersiniz.
Cocuktan, oyun ortamını yada sınıfta diğer cocukları ve oğretmenini konu alan bir resim cizmesini istemek, onun sınıfı icindeki konumunu anlamak ve sınıfını onun gozuyle tanımak bakımından faydalı olabilir.Araştırmalar;sevilen bireylerin,resimlerinde daha fazla ayrıntı taşıyan ve ozenilmiş olan figurlerle belirtildiğini gostermektedir.
Arkadaş toplantısı duzenleyin.
Diğer cocukları evinize oyun oynamaya davet etmesini sağlayın.Bu davetlerin sonucunda tek bir arkadaşlığın gelişmesi bile,cocuğun kendine olan guvenin artmasını ve reddedilme duygusundan kurtulmasını sağlayabilir
Farklılıkları azaltmaya calışın.
Cocuğunuzla diğerleri arasında gorulebilen farklılıkları azaltmaya, hatta yok etmeye calışın.Bazen sac şeklindeki yada giyimdeki basit bir değişim buyuk farklılık yaratabilir.Cocuğun dış gorunumunun akranlarından farklı olmasıda dışlanma sebebi olabilir.
Sosyal beceriler kazandırın.
Cocuğunuzun kabul gormesini sağlayacak sosyal beceriler kazanmasına yardım edin.Kybetmeyi hazmetmesi,oyuncaklarını paylaşma ve diğerleriyle işbirliği yapma konusunda onu desteklediğiniz takdirde populerliği artıracaktır.
Boş zaman becerileri kazandırın .
Sevilen bir boş zaman faaliyeti yapmasını sağlamak, populerliğini artıracaktır.Orneğin;okulun yuzme takımına secilen bir cocuğun arkadaş sayısının artması olasılığı coğalacaktır.
Alay edilmeye karşı gulmeyi oğretin.
Cocuğunuzun, reddedildiğinde incindiğini tartışabilmek onemlidir.Uzgun olduğunu belli etmesi, sadece yeniden reddedilme ve alay edilem riskini artırmaktadır.Kendisine yapılan şakalara gulabilen cocuk, ofkelen yada somurtan bir cocuğa gore,cok daha fazla arkadaşa sahip olacaktır.
[h=3]PROBLEM OLASILIĞI 5-ZARAR VERİCİ DAVRANIŞLARA MARUZ KALMA[/h] Ne yazık ki okula başlayan cocukların başkları tarafından zarar gormelerini kontrol etmenin yolu yoktur.Bu tum yaş duzeylerinde gorulebilir ve cocuklarda endişe, acı ve uzuntuye neden olur.Bazı durmlarda, surekli olarak başkalrından zarar gorme, bunalımlara bile yol acabilir.Okula yeni başlayan bir cocuk, başkalarından zarar gorme durumunda pek cok acıdan, cok daha savunmasızdır.O, kucuk bir sataşma olayını bile değerlendirebilecek olgunluktan yoksundur ve okula karşı, tum eğitim hayatını kotu etkileyecek korku geliştirebilir.Herhangi bir gucluğun,henuz başlangıcta halledilmesi ,cocuğun mutluluğu ve başarısı acısından cok onemlidir.
Başkaları tarafından zarar gorme, pek cok ebeveynin sandığından cok daha yaygındır ve her zaman kendini, gorulebilir bir iz bırakan fiziksel bir istismar şeklinde gostermez.Sesiz bir gozdağı yada alay etme, kendine guven ve benlik saygısı uzerinde cok daha yıkıcı bir etki bırakır.
Başkaları tarafından zarar gormuş cocuğun mutsuzluğu oylesine ictendir ki, ana-babanın, zarar veren kişiye ders vermek istemesi doğaldır.Ancak, bu tur davranışın cocuğa da bir yararı olmyacaktır.Zarar veren kişilerinde, en az mağdur kadar yardıma ihtiyacı olduğu akıldan cıkarılmamalıdır.
Bşkalarına zarar verme davranışının, pek cok cocuğun sahip olduğu ve zamanla sona eren bir davranış turu olduğuna inanılmaktadır.Başkalarına zarar veren cocuklar,yaşıtlarına gore daha iri,guclu ve zekaca daha sınırlı bir kapasiteye sahipken;surekli zarara maruz kalan cocuklar coğunlukla utangac,sessiz, kaygılı ve itaakkardır.Arkadaş edinmeyi yada grup oyunlarına katılmayı bir tuurlu beceremeyen cocuklar, ozellikle risk altındadır.Kekeleme, bedensel ozurlu olma yada belirgin bir doğum lekesi bulunması gibi fiziksel bir takım engellere sahip cocuklarda aynı şekilde savunmasızdır. Oyun arkadaşlarından uzak durarak,kolaylıkla hedef noktası haline gelirler.
[h=3]NASIL YARDIM EDEBİLİRSİNİZ ?[/h] Cocuğunuz başkaları tarafından zarar goruyorsa…
Duygusal acıdan dayanıklı olmasını sağlayın.
Cocuğunuza, judo, boks ya da benzer kendini savunma dovuşleri oğreterek,kavga etmesi doğrultusunda onu desteklemeyin.Bu sadece, oyunlarında başkalarına zarar vermesine yol acacaktır.Cocuğunuzun, psikolojik savunmalarını geliştirmenize yardım etmeniz cok daha mantıklı ve yararlıdır. Boylece;kendisine zarar veren kişilere, onların egolarını besleyen korku ve gozyaşı yerine; mutlu bir kayıtsızlıkla karşılık verebilecektir.Cocuğunuzun kendine guveni ve benlik saygısı geliştikce; sataşma,alay yada tehditlere karşı dayanıklılığı da o derece artacaktır.
Kendilerine acı verebilecek kişileri acımasız ve korkunc değil, gucsuz ve işe yaramaz olarak gormeleri konusunda destekleyin.
Oyun becerilerini geliştirin
Cocuğunuz oyun becerelerinden yoksun, bir spor yapması ve mumkun olduğunca fazla arkadaş edinmesi konusunda onu teşvik edin.Basketbol, voleybol gibi spor dalları başta olmak uzere tenis, yuzme gibi sporlar onerilir.Etrafı arkadaşla cevrilmiş olan bir cocuğun kurban olarak secilmesi olasılığı azdır.Başkalarına zarar veren birinin en son isteyeceği şey bir grubu karşısına almaktır.
Oğretmenleriyle konuşun.
Sekiz yaş ve ustundeki bir cocuğa sahip olan ana-babanın, oğretmenlere yada zarar veren diğer cocuğun ailesine şikayette bulunması, zararın surekli ve tehlikeli olduğu durumlarda en son başvuracağı yontem olmalıdır.Ancak, zarar gorme; cocuğunuzun sekiz yaşın altında olması ve cocuğun duzenli olarak buna maruz kalması durumunda hemen bildirilmelidir.Bu yaştaki cocukların, ozellikle de yaşca buyuk cocukların saldırılarına karşı kendilerini savunmaları oldukca guctur.
Cocuğunuz başkalarına zarar veriyorsa….
Ornek olun.
Zarar vermede davranışını iyileştirmenin ilk ve onemli adımı, evde cocuğa iyi bir model oluşturmaktadır. Cocuklar, ana –babalarının durumlar karşısında tepkilerini taklit ederler.Dayak yiyen cocuk,aynı yontemleri diğer cocuklar uzerinde uygular.Davranışları sizi ne kadar kızdırırsa kızdırsın, hicbir koşulda, ozellikle de zarar verme amaclı olarak, cocuklarınıza bedensel ceza uygulamayın.
Pratik beceriler kazandırın .
Cocuğunuzun, onu diğer cocuklarla işbirliği halinde oynamaktan alıkoyan hangi sosyal becerilerden yoksun olduğunu bulmaya calışın.Başkalarına zarar veren bir cocuk coğunlukla, başkalarını etkilemek ve dikkat cekmek icin şiddetten başka bir yol kullanmayan, sosyal acıdan yetersiz cocuktur.Ona cevreye zarar vermek yerine, yoksun olduğu becerilerini kazandırmak ve orneğin; bir spor yapma, bir estruman calma, resim kursuna gitme yada izcilik, satranc klubune katılma gibi populer olma yolllarını gostermek icin elinizden geleni yapın. Şayet cocuğunuz yaşına gore iriyse, onu kendisinden yaşca biraz daha buyuk cocukların gruplarına katılmaya teşvik edin.
Cocuğun okula gitmeme tepkisiyle sonuclanan butun bu sayılan problem olasılıklarının dışında, cocuğa okulda mutsuz edebilecek etkenlerden bazıları şoyle sıralanabilir:
*En yakın arkadaşıyla bozuşma
*Sınıftaki calışmalara ayak uydurmada gucluk cekme
*Ozguven eksikliği
*Gorunuşuyle ilgili sataşmalar
*Modaya uygun giysilerin olmaması
*Sınıf oğretmeninden hoşnut olmama
*Okul tuvaletlerini kullanma korkusu
*Okul yemeklerini beğenmeme
*Beden eğitimi dersinde duşuk başarı
Bu veya başka nedenlerden herhangi biri, okula gitme konusunda cocuğu mutsuz etmeye yetebilir.Sıkıntısının gercek nedenini anlamak ve onu neyin kaygılandırdığını bulabilmek icin yeterince caba sarfedilmeli ve gerekli profesyonel yardım alınmalıdır.


[h=2]İstanbul Pedagog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]