Bedir savaşı sonrası bir sabah Omer, kılıcının bağında tuttuğu bir adamla Allah Resulu nun yanına geldi.Bir grup insan da onlar takip ediyordu. Omer : “Ey Allah ın Elcisi, Medine ye yeni gelmiş olan bu tehlikeli adamı tutarak senin yanına getirdim. Soyle, buna ne yapayım? Bu adamın ismi Umeyr b.Vehb dir.”

Allah Resulu, adamın yanına yaklaştırılmasını soyledi. Adam yaklaşınca, Allah Resulu ne, “Hayırlı sabahlar” dedi. Allah Resulu:”Allah biz cahiliye doneminde kullanılan bu ifadeden daha guzel bir ifadeyi, ”Selamun aleykum u oğretmiştir.” Buyurdu ve Umeyr in gozlerine dikatlice baktı. Umeyr,Allah Resulu nun bu bakışını ruhunun ta derinliklerinde hissetti.

Allah Resulu, “Neden Medine ye geldin? Diye sordu.

Umeyr:” Vehb in oğlunun kurtulması icin geldi.”

Allah Resulu:”Bu bir bahanedir. Eğer sen gelişinin nedenini soylemezsen, ben soyleyeceğim.”
Umeyr in rengi soldu ve bir suskunluğa burundu. Butun ashab olup biteni seyrediyordu.

Allah Resulu: “ Geliş nedenini hala soylemedin, ben soyleyeyim mi? Sen ve Safvan i Kabe avlusunda Kureyş olulerinden konuşuyordunuz. Hayıflanarak, bundan sonra yaşamanın bizim icin bir değeri yoktur.. diyordunuz, geri kalanını artık sen soyle..”

Umeyr.” Ben ne soyleyeyim, sen her şeyi biliyorsun, sen soyle..”

Allah Resulu: “ Sen : Benim oğlumu esir edip, goturmuşler. Borc bataklığına batmasaydım ve olduğumden sonra ailemin aclıktan oleceği korkusu olmasaydı, bugun Medine ye gider, kendimin ve sizin intikamınızı alır, Muhammedi in hayatına son verir, zehirli hancerimin ucunu onun boğrune batırırdım. Eğer senin hatırında kalmışsa, Safvan ın benim hatırımda olan cevabıda şoyledir: -Borcunu ben oderim, ailenede kendi ailem gibi bakarım. Sen hemen o gunu yola koyuldun ve hancerinin ucunu zehre bulaştırarak beni oldurmek uzere buraya geldin. Ancak sen, Allah ın, benimle senin arana bir perde cektiğinden habersizdin.”

Umeyr bu doğru ve acık ifadeler karşısında ister istemez Allah Resulu ne doğru gitti ve ayaklarına kapanarak titrek sesiyle:
“Artık yeter.. Sen her şeyi biliyorsun.. Sen Allah Resulu sun.. İlahi ilhamlar benim sırrımı ve icimdekileri sana bildirmiş ve okumuştur..” diyebildi.

Umeyr ağlamaya devam eder, “Kur an ı bana oğret.” Dedi ve başındaki sarığı cıkartarak başını Allah Resulu nun ayaklarına surdu. Bu sırada başka şeylre de soyluyordu, ancak ne soylediği anlaşılmıyordu.. Allah Resulu kendine has sevecenliği ve şefkatiyle başını ona doğru eğdi. Eliyle, kulaklarının yanlarından sarkan saclarını okşadı. Ashabtan birkac kişi ileri cıkarak Umeyr i yerden kaldırmak istediler.

Allah Resulu onlara şoyle hitap etti:

“Bu din kardeşinize Kur an oğretiniz ve oğlunu da serbest bırakınız.”