Maalesef gunumuzde bircok kaybolan değerlerin yanısıra eski Ramazanlarıda arar olduk arkadaşlar

Ozellikle fakir insanların cok daha iyi gecirecekleri bir ay olmalıyken Ramazan ayı ne yazzıkki bunu fırsat bilen esnafların coğu bu ayda daha cok gıdalara zam yapıyor..

Aslında bu ayda daha cok geriye cekilse fiyatlar daha cok yuzu gulse insanların ve evlerine daha fazla gıdayı goturebilseler fenamı olur...

Her Ramazan'da yiyecek fiyatları yukselir, ancak işin ilginci fiyatları kimin yukselttiği belli olmaz. Bunun en onemli sebebi de ulkemizde denetimin duzgun yapılamayışıdır.

Osmanlı doneminde ise devlet halkın sıkıntıya girmemesi icin denetimi cok sıkı ve acımasız yapar, pahalı veya bozuk yiyecek satan esnafı sopayla cezalandırırdı.

Osmanlı yonetimi Ramazan gelmeden halkın 11 ayın sultanında sıkıntı cekmeden huzur icinde Ramazan'ını gecirmesi icin bircok tedbir alırdı. Ramazan'da halkın sıkıntıya uğramaması icin devletin uzerinde durduğu en onemli mesele yiyecek sıkıntısı cekilmemesi ve gıda fiyatlarının artmamasıydı. Ramazan ayı dolayısıyla gıdaların satılacağı fiyatlar devlet tarafından belirlenir ve bu fiyatların uzerinde satış yapılmaması icin gorevliler teftişlerde bulunurlardı. Devlet tarafından tespit edilmiş gıda fiyatları bir liste hÂlinde bastırılarak dağıtılırdı.

Tarih boyunca ne kadar kanun cıkarılırsa cıkarılsın esnafın bir kısmının halkı kandırmasına engel olunamamıştır. Osmanlı doneminde de en onemli sorunlardan biri esnafların bir kısmının vatandaşı kazıklamasıydı. Bu yuzden Osmanlı yonetimi kanunlara ağır para cezalarının yanı sıra dayağı da koymuşlardı. Muşteriye kalitesiz veya eksik mal veren, devletin belirlediği fiyattan daha pahalı satan esnaf herkese ibret olması icin carşının ortasında falakaya yatırılırdı. Sucu ağır olanlarsa kulaklarından dukkÂnlarının kapısına civilenirdi.

Osmanlı idaresi halkın mağdur olmaması icin esnaf teşkilatını, hammadde temininden başlayarak imalat, pazarlama, malları fiyatlandırma ve satış aşamalarının tamamını denetim altında tutardı. Hicbir esnaf malını devletin belirlediği narhın, yani fiyatın uzerinde satamazdı.

Piyasada satılan malların devletin belirlediği fiyatın uzerinde satılıp satılmadığının denetlenmesi padişahın vekili olan veziriazamların gorevlerinin en başta geleniydi.Veziriazamın bırakın gorevini aksatmasını, fiyat denetimini ihmal ettiği yonunde bir dedikodu cıkması bile azline sebep olurdu. Boyle bir durumla karşılaşmak istemeyen veziriazamlar Carşamba gunleri konaklarındaki divan toplantısının ardından, yanlarına İstanbul kadısı ile muhtesibi, yani zabıta mu- Osmanlı İmparatorluğu'nda esnafın denetimi muhtesib, ihtisab ağası veya ihtisab emini adı verilen bir gorevlinin emri altındaki teşkilatla yapılırdı. Bunlar Osmanlı doneminin zabıtalarıdır Her kadılıkta, bir muhtesib bulunur ve kadının emri ile hareket ederdi.

Boyle bir durumla karşılaşmak istemeyen veziriazamlar Carşamba gunleri konaklarındaki divan toplantısının ardından, yanlarına İstanbul kadısı ile muhtesibi, yani zabıta mu- Osmanlı İmparatorluğu'nda esnafın denetimi muhtesib, ihtisab ağası veya ihtisab emini adı verilen bir gorevlinin emri altındaki teşkilatla yapılırdı. Bunlar Osmanlı doneminin zabıtalarıdır Her kadılıkta, bir muhtesib bulunur ve kadının emri ile hareket ederdi.

Osmanlı İmparatorluğu'nda esnafın denetimi muhtesib, ihtisab ağası veya ihtisab emini adı verilen bir gorevlinin emri altındaki teşkilatla yapılırdı. Bunlar Osmanlı doneminin zabıtalarıdır Her kadılıkta, bir muhtesib bulunur ve kadının emri ile hareket ederdi.

Esnaf kanunnamesinde, "Allah'ın yarattığı her şeyin hukukunun gorulup, gozetilmesinden muhtesibin sorumlu olduğu" kaydı bulunur. Muhtesib, yalnız esnafı denetlemez, yeni iş yerlerinin acılması ve yol izni verilmesi gibi konulara da bakardı. Muhtesib, emrindeki zabıtalarla esnafı teftişi sırasında sucu dayağı gerektiren bir kişiyi bulursa carşı ortasında falakaya yatırtır, eğer sucu hapis veya surgunu gerektiren biri olursa idari makamlara bildirirdi.