ramazan, oruc, hadisi şerif, oruc tutmanın fazileti hakkında detaylı bilgiler burada arkadaşlar


Ramazan ayı ve oruc tutmanın faziletleri ile ilgili Hadis-i Şerifleri bu yazımızda bulabilirsiniz melekler
Allah TeÂl (bir hadis-i kudsîde) şoyle buyurmuştur: ‘Oruc başkadır. Cunku o sırf Benim icindir, onun mukÂfatını da (dilediğim gibi) Ben vereceğim. Kulum Benim icin şehvetini, yiyeceğini terketti. Oruclu icin iki sevinc vardır: Biri, orucu actığı zamanki sevincidir, diğeri de Rabbine kavuştuğu zamanki sevincidir. Oruclunun ağzından cıkan koku, Allah indinde misk kokusundan daha hoştur. Oruc kalkandır/perdedir. Biriniz bir gun oruc tutacak olursa kotu soz sarfetmesin, bağırıp cağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa ‘ben orucluyum!’ desin (ve ona bulaşmasın).”
(BuhÂrî, Savm 2, 9, LibÂs 78; Muslim, SıyÂm 163, 164, hadis no: 1151; Ebû DÂvud, Savm 25, hadis no: 2363; Tirmizî, Savm 55, hadis no: 764; NesÂî, SıyÂm 41; İbn MÂce, SıyÂm 1, Hadis no: 1638, Edeb 58, hadis no: 3823; MuvattÂ, SıyÂm 58)
“Cennette ReyyÂn denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruclular girer. Oruclular girdilermi artık kapanır, kimse oradan giremez.”
(BuhÂrî, Savm 4, Bed’u’l-Halk 9; Muslim, SıyÂm 166, hadis no: 1152; NesÂî, SıyÂm 43; Tirmizî, Savm 55, Hadis no: 765)
“Kim Allah TeÂl yolunda (cihad ederken) bir gun oruc tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sem ile arz arasını tutan bir hendek kılar.” (Tirmizî, CihÂd 3, hadis no: 1624)
“Allah yolunda bir gun oruc tutan kimseyi Allah TeÂlÂ, bu bir gunluk oruc sebebiyle cehennem ateşinden yetmiş yıl uzak tutar.”
(BuhÂrî, CihÂd 36; Muslim, SıyÂm, 167-168; Tirmizî, FezÂilu’l-CihÂd 3; Ebû DÂvud, CenÂiz 3)
"... Oruc sabrın yarısıdır..." (Tirmizî, DeavÂt, 86, 87, hadis no: 3519)
“Oruc bir kalkandır.” (BuhÂrî, Savm 9; Tinmizî, İman 8)
"Şuphesiz oruc, kulun kendisiyle cehennemden korunduğu bir kalkandır. (Allah TeÂlÂ) 'o (oruc), Benim icindir ve onun karşılığını Ben vereceğim' (buyurdu)."
(Ahmed bin Hanbel, III/396)
“Oruclu icin, birisi iftar ettiği vakit, oteki Rabbi ile karşılaştığı vakit olmak uzere iki sevinc vardır.” (BuhÂrî, Savm 9)
“Her bir iyilik icin on mislinden yedi yuz misline kadar karşılık olabilir; fakat oruc başkadır. Cunku oruc Benim icindir ve onun ecrini Ben vereceğim.”
(Muslim, SıyÂm 164; NesÂî, SıyÂm 42)
"Orucla Kur'an kıyÂmet gununde kula şefaat edeceklerdir. Şoyle ki: Oruc: 'Ey Rabbim! Ben onu gunduzleri yemekten ve şehvetlerinden men ettim, onun icin beni, onun hakkında şefaatci kıl' diyecek; Kur'an da: 'Ben onu geceleri uykusuz bıraktım, beni de onun hakkında şefaatci kıl' diyecek. Boylece ikisi de (o kula) şefaat edeceklerdir."
(Ahmed bin Hanbel, II/174)
“Kim fazîletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, gecmiş gunahları bağışlanır.”
(BuhÂrî, İman 28, Savm 6; Muslim, SıyÂm 203, MusÂfirîn 175; Ebû DÂvud, Ramazan 1, Savm 57; Tirmizî, Savm 1, Cennet 4; NesÂî, SıyÂm 39; İbn MÂce, İkamet 173, SıyÂm 2, 33)
“Ramazan ayı girdiğinde cennet kapıları acılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar bağlanır/zincire vurulur.”
(BuhÂrî, Savm 5, Bed’u’l-Halk 11; Muslim, SıyÂm 1, 2, 4, 5; NesÂî, SıyÂm 5)
“Kim bir orucluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Ustelik bu sebeple oruclunun sevabından hicbir eksilme olmaz.”
(Tirmizî, Savm 82, hadis no: 807; İbn MÂce, SıyÂm 45, Hadis no: 1746)
Ebû UmÂme (r.a.) anlatıyor: “Ey Allah’ın Rasûlu, dedim, bana oyle bir amel emret ki (yaptığım takdirde) Allah beni mukÂfatlandırsın.” Rasûlullah (s.a.s.) şoyle buyurdu: “Sana, orucu tavsiye ederim, zira onun bir eşi yoktur.”
(NesÂî, SıyÂm 43 -4, 165-)
“Kim oruclu olduğu halde unutur ve yerse veya icerse orucunu tamamlasın. Cunku ona Allah yedirip icirmiştir.”
(BuhÂrî, Savm 26, EymÂn 15; Muslim, SıyÂm 171, Hadis no: 1155; Tirmizî, Savm 26, Hadis no: 721; Ebû DÂvud, Savm 39, Hadis no: 2398)
“Kim orucu fecirden once niyetle (kesin kılmazsa) onun orucu yoktur.”
(Ebû DÂvud, Savm 71, Hadis no: 2454; Tirmizî, Savm 33, Hadis no: 730; NesÂî, Savm 68)
Enes (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.s.), bazen olurdu bir ay boyu oruc tutmazdı ve o aydan hic oruc tutmayacağını zannederdik. Bazen de (oylesine ara vermeden) tutardı ki, o aydan hicbir gunu orucsuz gecirmeyecek zannederdik. Sen onu, geceleyin namaz kılarken gormek istesen mutlaka gorurdun. Geceleyin uyur gormek istesen mutlaka gorurdun.”
(BuhÂrî, Savm 53, Teheccud 11; Muslim, SıyÂm 180, Hadis no: 1158; Tirmizî, Savm 57, hadis no: 769)
RivÂyet edildiğine gore sacı başı dağınık bir adam Hz. Peygamber’e gelerek, “Ey Allah’ın Rasûlu! Allah’ın beni yukumlu tuttuğu orucun miktarını soyle” demişti. Peygamberimiz “Ramazan ayını oruclu gecir” buyurmuş, adam bu defa “Bunun dışında başka oruc tutmam gerekiyor mu?” diye sormuş, Peygamberimiz de “Hayır, yukumlu olduğun başka oruc yoktur, fakat nÂfile olarak tutabilirsin” cevabını vermiştir. Adam aynı şekilde sorularına devam ederek zekÂt, namaz ve hac konusunda bilgiler aldıktan sonra “Sana ikramda bulunan Allah’a yemin olsun ki, bu soylenenlerden fazla bir şey de yapmam, eksik de bırakmam” diyerek cekip gitmiş, Peygamberimiz de arkasından şoyle demiştir: “ŞÃ‚yet dediğini yaparsa bu adam kurtulmuştur.” (BuhÂrî, Savm 1; Muslim, İman 9)
İbn Abbas (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.s.) Ramazan dışında hicbir ayı tam olarak oruclu gecirmedi.”
(BuhÂrî, Savm 53; Muslim, Savm 178, hadis no: 1157; NesÂî, Savm 70)
İbn Omer (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.s.) Ramazanı zikrederek buyurdular ki: “HilÂli gorunceye kadar oruc tutmayın, yine (muteÂkip) hilÂli gorunceye kadar da yemeyin. Bulut araya girerse (hava kapalı olursa) ayı takdir edin (sayıyı otuza tamamlayın).”
(BuhÂrî,Savm 11, 5, 13, TalÂk 25; Muslim, SıyÂm 9, hadis no: 1080; Ebû DÂvud, Savm 4, hadis no: 2320; NesÂî, Savm 10, 11; MuvattÂ, SıyÂm 1)
“Ramazan ayını, hilÂli gormedikce veya sayıyı ikmal etmedikce one alıp başlatmayın. (HilÂli gordukten veya sayıyı tamamladıktan) sonra muteÂkip hilÂli gorunceye veya sayıyı tamamlayıncaya kadar orucu tutun.”
(Ebû DÂvud, Savm 6, Hadis no: 2362; NesÂî, Savm 13)
“Biz ummî bir ummetiz; ne yazı ne de hesap biliriz. Ay, şoyle şoyledir.” Yani, bir defasında yirmi dokuz, bir defasında otuz gosterdi.
(BuhÂrî, Savm 13, 5, 11, TalÂk 29; Muslim, Savm 13-15, Hadis no: 1080; Ebû DÂvud, Savm 4, Hadis no: 23129-2321; NesÂi, Savm 17)
“Kim yalan sozu (yalanı, gıybet, dedikodu gibi gunah sozleri) ve onunla ameli terketmezse (bilsin ki) onun yiyip icmesini bırakmasına Allah’ın ihtiyacı yoktur.”
(BuhÂrî, Savm 8, Edeb 51; Ebû DÂvud, Savm 25, h. no: 2326; Tirmizî, Savm 16, h. no: 707)
"Nice oruc tutan vardır ki, (haramdan sakınmadıkları icin) orucundan kendisine kalan, sadece aclık ve susuzluktur."
(İbn MÂce, SıyÂm 21)
“Kadın, kocası varken izin almadan (nÂfile) oruc tutmasın.”
(BuhÂrî, NikÂh 84, 86; Muslim, ZekÂt 84, h. no: 1026; Ebû DÂvud, Savm 74, h. no: 2485; Tirmizî, Savm 65, h. no: 782)
“Allah TeÂlÂ, yolcudan namazın yarısını kaldırdı, oruca da yeme hususunda ruhsat tanıdı. Ayrıca cocuk emziren ve hÂmile kadınlara, cocukları hususunda endişe ettikleri takdirde, orucu yeme ruhsatı tanıdı.”
(Ebû DÂvud, Savm 43, h. no: 2408; Tirmizî, Savm 21, h. no: 715; NesÂî, Savm 51; İbn MÂce, SıyÂm 12, h. no: 1668)
“Herhangi biriniz iftar etmek istediği zaman orucunu hurma ile acsın. Hurma bulamazsa, su ile iftar etsin. Su temizdir.” (Ebû DÂvud, Savm 21; Tirmizî, ZekÂt 26, Savm 10; İbn MÂce, SıyÂm 25)
“Sizden biriniz unutarak bir şey yer veya icerse, orucunu tamamlasın. Cunku onu Allah yedirmiş ve icirmiştir.”
(BuhÂrî, Savm 26, EymÂn 15; Muslim, SıyÂm 171; Ebû DÂvud, SıyÂm 39; Tirmizî,Savm 26; İbn MÂce, SıyÂm 15)
Âmir İbn Rebîa (r.a.) anlatıyor: “Ben Rasûlullah (s.a.s.)’ı, oruclu iken misvaklandığını sayamayacağım kadar cok gordum.”
(BuhÂrî,Savm 27; Ebû DÂvud, Savm 26, h. no: 2364; Tirmizî, Savm 29, h. no: 725)
Âişe (r.a.) şoyle dedi: “Rasûlullah (s.a.s.)’in, ailesiyle ilişkide bulunup cunup olarak sabahladığı olurdu. Sonra yıkanıp orucunu tutardı.” (BuhÂrî, Savm 22, 25; Muslim, SıyÂm 76)