Latin kokenli “anksiyete” kelimesinin sozluk anlamı, endişe, kuruntu, evham, vesvese, korku, huzursuzlukdur. Bazen kısaca “Kaygı” olarak da ifade edilebiliyor
Hepimiz zaman zaman kaygı yaşar ve neden kaygı yaşadığımızı biliriz. kaygıya neden olan şeyi tanımlayabiliriz. Kaygıya sebep olan konu hallolduğunda rahatlarız. Kaygı yerini rahatlamaya bırakır.
Orneğin bir kalabalık onunde sunum yapmamız gerektiğinde, bir cok kişi heyecan yaşar. Biraz kaygılanabilir. Bu kaygı dikkat ve konsantrasyonun artması icin gerekli bir surectir. Sunum biter ve kişi eski rahatlık durumuna geri doner.
Ancak bazı kişiler sunumdan aylar once kaygılanmaya başlar. Sunumu yapmamak icin bin bir bahane bulur. Fiziksel olarak hastalanacak duzeyde gerilim yaşar. Bu Anksiyete Bozukluğudur.
Anksiyete Bozukluklarında, nedeni belirsiz kaygı hali veya endişe, fiziksel belirtilerl ile birlikte, kişinin toplumsal, kişisel ve mesleki işlevselliğini bozar.
Kişi normal bir sorun yaşadığında, sorun cozuldukten sonra rahatlar. Anksiyete Bozukluklarından birine sahip kişi, kolay kolay rahatlayamaz. Kaygısı daha yoğundur. Sorun bitse de stres yaşamaya devam eder. O yoğun uyarılmışlık duygusuna bir daha maruz kalmamak icin onlemler almaya başlar. (kacınma davranışı)
Anksiyete Bozuklukları; bircok psikolojik sıkıntıyı iceren genel bir kategorinin ismidir.
DSM- IV tanı olcutlerine gore bozukluk bir maddenin (madde kotuye kullanımı, ilac ) gibi, genel tıbbi durumun (hipertiroidi gibi) doğrudan etkisine bağlı değildir.
Anksiyete (Kaygı) Bozuklukları Catısı Altında aşağıdaki hastalıklar mevcuttur:
Panik Bozukluğu
Agorafobi
Ozgul Fobiler
Sosyal Fobi
Obsesif Kompulsif Bozukluk (Takıntı Bozukluğu)
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Yaygın Anksiyete Bozukluğu
Panik Bozukluk; sosyal ve iş yaşantısındaki işlevsellikte ciddi hasara sebep olur. Sık seyirli bir hastalıktır. Nefes alma gucluğu, carpıntı, baş donmesi gibi fiziksel belirtiler mevcuttur. Yineler ve belirsiz zamanlarda ortaya cıkabilir. Panik Atak en fazla 10 dakika surer ve bu sure icinde kişiye cok şiddetle korku yaşatır. Genellikle kadınlarda erkeklerden fazla gorulur.
Agorafobi; kişi bir daha ki panik atak ne zaman geleceğini bilemediği icin, mudahale edemeyeceği, atağın gelme olasılığı yuksek ortamlara girmekten kacınır. Bunlar genellikle acık, insanların yoğun bulunduğu, alanlardır. Bu tur alanlara girmekten kacındığı icin artık Agorafobi gelişmiştir.
Ozgul Fobiler; Nesnelerden duyulan aşırı ve mantıksız korkudur. En yaygın fobi turudur. Hayvan korkusu, yukseklik korkusu, kan korkusu, fırtına ve gurultu korkusu, ucak korkusu, yalnızlık korkusu, kapalı ve basık yerlerde duyulan korku (klastrofobi), yutma korkusu gibi… kadınlarda iki bucuk kat daha fazla gorulur.
Sosyal Fobi; bireyin sosyal ortamlarda veya kalabalık onunde performans gostermesi gereken durumlarda, diğerleri tarafından beğenilmeyeceği ya da dalga gecileceğine ilişkin korkudur.
Obsesif Kompulsif Bozukluk (Takıntı Bozukluğu); kişinin kaygısını azaltmak icin yaptığı tekrar eden duşunce ve davranışlardır. Obsesyon ve kompulsiyonlar oldukca zorlayıcıdır. Yapmadığı takdirde buyuk sıkıntı yaşar. Birey yaptıklarının sacma olduğunu bilir ancak yapamadan edemez. Cunku anksiyete cok yoğundur. Orneğin işleri ters gitmesin diye tahtaya uc kere vurma, ona kadar sayıp sekizin uğursuzluk getirdiğine inanıp, onu atlama…
Travma sonrası stres bozukluğu; travmatik bir olayın ardından (deprem, savaş sırasında catışmada kalma, cinsel taciz gibi olaylar) ozgun bir takım belirtilerin gelişmesiyle seyreden bir hastalıktır. Gosterilen belirtiler caresizlik, dehşete duşme, aşırı korkudur. Korku veren uyaran ortaya cıktığında zihin-beden kilitlenir. Yaşanan duygu yoğun kaygıdır.
Yaygın Anksiyete Bozukluğu; anksiyete yaygın halde her durumda duşunsel, fiziksel, zihinsel belirtilerle birlikte ortaya cıkıyorsa bu ismi alır.
TEDAVİ
Her ne kadar tum kaygı bozuklukları tek catı altında buluşuyor olsa da tedavileri farklılaşır. Bu yuzden doğru tanıyı koymak onemlidir. Bazen altta yatan başka bir ruhsal hastalık da olabilir. Orneğin ileri duzeyde Panik Bozukluk yaşayan hastada aynı zamanda ileri duzeyde Depresyon da mevcut olabilir. Bu durumda birinci tanı Depresyon olabilir.
Ayrıntılı goruşme ve uygulanacak testler ile konan tanı doğru tedaviyi getirir.
Bazen de onemli bir konu; ne tur bir kaygı bozukluğu olduğunun doğru anlaşılmasıdır. Orneğin Panik Bozukluğunun tedavisi, Yaygın Anksiyete Bozukluğundan farklıdır.
Hastalık kişisel, toplumsal, mesleki, işlevselliği onemli duzeyde bozuyorsa psikiyatri uzmanı tarafından başlanacak ilac tedavisi, tedavinin başarısını arttıracaktır.
Ancak tedavide psikoterapi mutlaka destekleyici olmalıdır. Kişinin kacınma davranışları tespit edilmeli, buna yonelik yontemlerle kacınmalar ortadan kaldırılmalıdır. Bu sayede ilac tedavisi kesildiğinde hastalığın tekrar etmesi engellenmiş olur.
Terapi sırasında kullanılan terapiler Bilişsel- Davranışcı Terapiler, EMDR(Goz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden Yapılandırma), Gevşeme Egzersizleri, Nefes Kontrolu Teknikleri olabilir gibi yontemlerdir. Bu danışanın durumuna gore terapist tarafından karar verilir.
Tanı konulduktan sonra kişiye ve aileye hastalık ile ilgili psikoeğitim mutlaka verilmelidir.
Kaygı bozuklukları kişinin kendi kendine iyileştireceği turden hastalıklar değildir. Ertelendiğinde, kaygı uyandıran ortamlara girilmediğinde, hastalık buyur, hatta ek olarak başka ruhsal sıkıntılar da eklenebilir.
Bu ve buna benzer ruhsal zorluklar yaşadığınızda, en kısa surede, cevrenizdeki klinik psikolog veya psikiyatri uzmanı gibi ruh sağlığı uzmanlarına başvurunuz.
Aile Nasıl Davranmalı?
Aile, kişinin yaşadığı sıkıntıları dikkate alarak, onun yanında olmalıdır. “Senin bir şeyin yok, sen bununla baş edebilirsin” demek, danışanın anlaşılmasını sağlamıyor. Sıkıntılara yeni bir sıkıntı daha eklenir. Ailem bana inanmıyor. Daha kızgınlaşır ve caresizleşir. Bu durum ice kapanmasına ve hastalığa ek başka hastalıklar geliştirmesine de sebep olabilir.
Aile bu hastalıkların erken tanı konduğunda tedavisi daha kolay olacağını bilmeli ve hastanın yanında yer almalıdır.
Hastalıkla ilgili psikoeğitimi aynı zamanda almalıdır.

[h=2]Bursa Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]