Bebeğin gebelik boyunca icinde geliştiği sıvıya amniotik sıvı denir .Kendine ozgu dinamik bir yapısı olan bu sıvı bebeğin sağlıklı şekilde gelişmesinde buyuk onem taşır.Onu cevre etkilerden korur,rahat hareket edebilmesini sağlar ki bu kasların ve kemiklerin normal gelişmesi icin mutlak bir gerekliliktir sağlar.Sindirim ve solunum sisteminin sağlıklı gelişmesi icin de yeterli miktarda amniotik sıvının bulunması şarttır.Ayrıca amniotik sıvı bebeğin bulunduğu ortam ısısının sabit kalmasına ve bebeğin enfeksiyonlardan korunmasına katkıda bulunur.
Amniotik sıvı gebeliğin erken donemlerinde annenin dolaşım sisteminen kaynak almaktayken 14. gebelik haftasından sonra fetal idrar en onemli kaynağı oluştururancak bu idrar zararlı atık maddeler icermez sadece bobreklerin suzme fonksiyonuna işaret eder. Doğuma yaklaştıkca amniotik sıvıda fetal idrarın oranı giderek artar.Amniotik sıvı miktarının objektif olarak olculebilmesi icin AFI (Amniotik sıvı indeksi) adı verilen bir kavram geliştirilmiştir.Gebelik haftalarına gore AFI icin belirlenmiş normal sınırlar vardır ancak genel olarak son 3 ay icin 2 l nin ustu suyun fazlalığı yani Polihidramnios , 0,5 l nin altında olması da amniotik sıvının azlığı yani Oligohidramnios olarak adlandırılır. Her iki durum da hem nedenleri hem de sonucları acısından onem taşır.
Polihidramnios : Amnion sıvısının normalden fazla olması anlamına gelir.Vakaların buyuk bolumunde herhangibir neden saptanamaz. Yaklaşık ucte birinde gebeliğe şeker hastalığı eşlik eder.Yaklaşık %1 inde de doğumsal anomaliler soz konusudur.bunlar arasında en onemlisi ‘Osofagus Atrezisi’ yani yemek borusunun tıkalı olmasıdır. Sindirim sisteminin daha alt bolumlerine ait tıkanıklıklar da polihidramnios nedeni olabilir.Bunlar arasında en sık goruleni de oniki parmak barsağı tıkanıklığı (duodenal atrezi) dır.Bebek amniotik sıvıyı yeterince yutamadığı icin gebelik haftası ilerledikce sıvı miktarı giderek artar .sindirim sistemine ait tıkanıklıklar dışında da polihidramnios nedeni olan anomaliler vardır.Coğul gebelikler de polihidramniosun oluşma riskini arttırır.Sindirim sistemini ilgilendiren bu problemler dışında diğer anomalilerde de polihidramnios gorulme sıklığı artar.
Polihidramnios durumunda rahimin fazla gerilmesinden dolayı doğum sancılarının erken başlaması na neden olabilir.Yine aynı nedenle su kesesinin normalden once acılması ve kordon sarkması bu gebeliklerde daha sık gorulur.Doğum gercekleştikten sonra da rahim kaslarının kasılması yetersiz kalabilir ve bu nedenle doğum sonu kanama normalden fazla olabilir. ‘Atoni kanaması’ adı verilen bu durum son derece ciddi olabilir .
Anne adayları karınlarının normalden hızlı buyumesinden rahatsız olurlar.Uterusun normale gore daha fazla buyumesi mide,ve diaframa basının daha fazla olmasına neden olur.mide yanması cok belirgin hal alır,daha ileri durumlarda solunum zorluğu ortaya cıkabilir. Polihidramnios durumunda istirahat son derece onemlidir.Sol yan tarafa ya da cok yuksek yastıkta,yarı oturur pozisyonda yatmak uygundur.Polihidramniosun durumuna gore doktorunuz bebeğin idrar miktarını azaltmaya yonelik bir ilac tedavisi onerebilir ya da solunum sıkıntısı yaratacak kadar ağır vakalarda amniosentezle sıvının bir kısmının alınması duşunulebilir.
Oligohidramnios: Amnion sıvısının normalden az olması durumudur.Hem nedenleri hem de sonucları acısından son derece ciddi bir bulgudur.
Gebeliğin erken donemlerinde oligohidramnios bebeğe ait ciddi doğumsal bozukluklarda gorulur.Bunlar arasında en onemlisi her iki bobreğin de gelişmemesidir. (renal agenezi) .Yaşamla bağdaşmayan bu sakatlıkta gebeliğin sonlandırılması gerekir. Erken donemde su kesesinin acılması sonucu oligohidramnios oluşması iki farklı risk taşır.Bunlardan birincisi hem anne hem de bebek icin hayati tehlike oluşturan rahim ici enfeksiyon,diğeri de azalmış amnion sıvısı nedeniyle bebekte oluşabilen iskelet deformiteleri ,akciğer gelişim bozukluklarıdır. Bu durumda her vaka kendi icinde değerlendirilerek karar verilmelidir.
Su kesesinin acılması yoluyla amniotik sıvı kaybı gebeliğin her doneminde ortaya cıkabilir.Genelde anne adayları bunu kolaylıkla fark eder.Ancak nadir de olsa bazı durumlarda vajinal akıntılarla karıştırılması mumkundur.Gebelerde vajinal akıntı miktarında artma sık gorulen bir durumdur ancak eğer akıntının miktarı sizi rahatsız edece olcudeyse doktorunuza danışmanızda fayda vardır.Su kesesinin erken acılmasında en buyuk etken bakterilerdir.Vajinal yoldan rahim icine ulaşan bakterilerin amniotik kesenin direncini duşurduğu ve bunun da kesenin normal zamanından once acılmasına neden olduğu kabul edilir.
Gebeliğin son haftalarında ortaya cıkan oligohidramniosun en onemli nedeni plasental yetmezliktir. Bu donemde bebeğin idrarı amnion sıvısının onemli bolumunu oluşturur.Plasentadan yeterli oksijen ve besin sağlanamaması durumunda bebek kan dolaşımında oluşan değişiklikle hayati organlara giden kan miktarı arttırılır.bu durumda oncelik beyin ve kalptedir.Bobreklere giden kan miktarı ise azalır.Bu durumda bebeğin idrar miktarı azalır ve oligohidramnios ortaya cıkar.Yani amnion sıvısının azalması plasentada yetersizlik olduğunun bir kanıtı olabilir. Bu durum kronik hipertansiyon ve preeklampsi gibi plasentanın fonksiyonlarını olumsuz etkileyen durumlarda daha sık gorulur.
Amnion sıvısının azlığı gobek kordonunun bası altında kalma olasılığını arttıracaktır.Genelde ‘kordon dolanması’ olarak bilinen bu durumun ongorulmesi ve onlenmesi mumkun değildir. Doğum eylemi sırasında ve NST uygulamalarında bebeğin kalp atışlarına yansıyan değişiklikler oluşabilir.Bebek kalp atımlarında ’Değişken deselerasyon’ denen bir gorunum oluşturan kordon basısı ani bebek kayıplarına neden olabilir. Ağır oligohidramnios dışarıda yaşatılabilme şansı olan her bebek icin doğumun gercekleştirilmesini gerektirir.

[h=2]İstanbul Kadın Doğum uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]