Brehm (1974) tarafından ortaya atılan bu kavram (psyhological reactance), bireylerin cevrelerini kontrol etme eğilimiyle ilgilidir. Brehm'e gore bireyler, kendilerine ozgu davranış ozgurlukleri olduğunu duşunurler ve bu ozgurlukler tehdit edildiğinde veya yitirildiğinde, onları yeniden tesis etmek isterler. Bu ozgurlukleri yeniden tesis etme motivasyonuna psikolojik tepkime denmektedir.

Bir diğer deyişle tepkime, kabaca sosyal etkiye karşı, psikolojik faktorlere bağlı bireysel direnmeyi; bağımsızlıkları veya ozgurlukleri tehdit altına giren bireylerin davranışını ifade etmektedir.

Ozetle tepkime, bağımsızlığını kaybetme duygusundan kaynaklanan ve etkiye karşı direnme şeklinde kendini gosteren negatif bir motivasyon oluşumu olarak tanımlanabilir. Soz konusu motivasyonun belli başlı iki sonucu vardır; birincisi, tehdit altındaki davranışı yapma yonunde bir eğilim, ikincisi ise tehdit altındaki ozgurluğun ilişkin olduğu obje veya etkinliğin daha cekici hale gelmesi.

Orneğin, emekli memur K. Bey cumartesi gunleri oğleden sonra bazen kahveye gitmekte, bazen TV. seyretmekte, bazen evin onundeki bahceyle uğraşmaktadır. Bir cumartesi sabah karısı ona, oğleden sonra "gun"u olduğunu, kahveye gitmesini soylediğinde, psikolojik tepkime durumu oluşacaktır.

Muhtemelen karısına "oğleden sonra TV'de kacırmak istemediği onemli bir mac olduğunu" veya "bahcesini mutlaka sulaması gerektiğini" soyleyerek itiraz edecektir. Tepkimenin şiddeti ya da derecesi, tehdit edilen ya da yitirilen ozgurluklerin onemine gore değişecektir. Ceşitli araştırmalar, ozellikle sansurun ve ayırdedilme eğiliminin tepkimeye yol actığı yonunde bulgular ortaya koymaktadır.