Filmlerle tedavi, muzikle tedavi, hatta suyla yapılan tedaviden sonra şimdi yepyeni bir tedavi yontemi var. Psikobale! Evet yanlış duymadınız baleyle tedavi son zamanlarda psikolojik ve fiziksel rahatsızlıkları olan cocukları rahatlatmak icin uzmanların son keşfi. 3-15 yaş arası cocukları bale ile tedavi etmeyi amaclayan piskologlar, psikobalenin yetişkinler icin de ruhsal sorunlardan arınma yontemi olduğunu belirtiyorlar. Psikobale, aslında yalnızca klasik bale figurlerine dayanmıyor. Modern danstan salsaya kadar geniş bir yelpazeye uzanıyor.

Latin danslarından dans tedavisine

Psikobalenin mucidi ve en sadık uygulayıcıları Kubalılar. Psikobalenin, latin danslarının anavatanı olan Kuba'dan cıkmış olması bir tesaduf değil elbette ki. Dans etmeyi seven bir toplumun evlatları, dansın yalnızca kıvrak bedenler icin değil aynı zamanda ruhsal problemlerin cozumunde de etkili bir yontem olduğunu farketmişler. Ve o gunden beridir cocuklarını dansla tedavi ediyorlar.

Dansla tedavi olan ilk hastalardan Elizabet, annesi, babası tarafından gozleri onunde oldurulunce ciddi bir travma gecirmiş. Fakat Elizabet bugun dans ederek travmanın etkilerinden tam olarak kurtulmuş.

Danstan tedaviye gecişin oykusu

Projenin cıkış hikayesi aslında pek de yeni değil. 1973 ylında Down Sendromlu cocukları eğitmek amacıyla gonullu olarak başlatılan psikobale projesine, 1977 yılında Sağlık Bakanlığı'ndan buyuk bir destek gelmiş. Bakanlığın sağlık atılımları arasında kendine yer bulan bu proje ile Havana Psikiyatri Hastanesi'nde bugune kadar 10 bin kadar hastanın tedavi edilmesi sağlanmış.

Dans neleri oğretiyor?

Ruhsal problemlerin yanı sıra, kasları calıştırmayı ve bedeni gevşetmeyi esas alan bale ile bir cok fiziksel problemin de ustesinden geliniyor. Cocuklar bale yaparak, kendine guvenmeyi, ayaklarını sağlam basmayı, disiplini ve ekip calışmasını oğreniyorlar. Kendine guvenmeye başladıktan sonra fiziksel ozuru nedeniyle icine kapanık ruh halinden sıyrılmayı başarabiliyor. İlk bakışta size garip gelebilir ama, bu yontemle konuşma ozurlu bircok cocuğun sıkıntılarını ifade edebilecek kadar konuşmaya başladığı soyleniyor.

İnsanlık tarihinin başlangıcından itibaren, sanatın tum dallarının insanın fiziksel ve ruhsal sağlığını besleyip geliştirdiği bilinen bir gercek. Ancak yeni binyılda insanoğlunun sanatla bir kaz daha kucaklaşmasına tanık oluyoruz. Oysa bu kez yalnızca eğlenmek değil, kaybettiği sağlığına yeniden kavuşmak icin.