Alzheimer Hastalığı Nedir?
Alzheimer Hastalığı(AH); demansa (bunamaya) yol acan hastalıklar arasında en sık gorulenidir. Tum demansların yaklaşık %65-70’ini AH oluşturmaktadır. Bu hastalığın genellikle 65 yaş ustu hastalık olduğu bilinse de 40’lı yaşlarda da gorulebileceği unutulmamalıdır. AH’lığı, sinsi başlangıclı, genellikle yavaş olarak ilerleyen ve coğu hastada bellek problemleriyle kendini gosteren norodejeneratif bir beyin hastalığıdır. Bu hastalık sanayileşmiş ulkelerde daha sık gorulur. İnsan omrunun uzaması ile birlikte, bu tip hastalıkların sayısı da coğalmakta ve buna paralel olarak hastalığın tanısı ve tedavisi ile ilgili ekonomik yuk de artmaktadır.
AH, 65 yaş uzerinde %5-10, 85 yaş uzerinde ise neredeyse her uc kişiden birisinde gorulmektedir. Her yıl her 100 bin kişiden 75’ine demans tanısı konmaktadır. Yani, ulkemizde her yıl mevcut demanslı hastalara 50-55 bin yeni demanslı hasta eklenmektedir. Turkiye’de yaklaşık 500-600 bin Alzheimer tanılı hasta olduğu tahmin edilmektedir.
AH’nda kalıtımsal geciş kanıtlanmıştır, ancak Alzheimer tipi demansların sadece %3’u ailesel geciş gosterir ki bunların da coğu erken yaşlarda başlarlar. Geriye kalan buyuk coğunluğun ise kalıtımsal geciş gostermezler ve bunlar daha ileri yaşlarda bu hastalığa yakalanırlar. Yakın akrabalarınızda AH varsa, bu sizin ya da cocuklarınızın ileride hasta olacağınız anlamına gelmez. Ancak ailesinde AH olanlarda bu risk olmayanlara gore 3-4 kat kadar daha fazladır.
Her Unutkanlığı olan Alzheimer Hastası mıdır?
Her unutkanlığı olan hastaya AH tanısı konulmaz. Cunku, unutkanlığın sebebi yaşa bağlı unutkanlık ya da hafif bilişsel bozukluk dediğimiz durumlara bağlı da olabilir. AH tanısını koyabilmek icin bilişsel fonksiyonlarımızdan en az iki tanesinde bozukluk tespit edilmeli ve bu bozuklukların hastanın gunluk yaşam aktivitelerini bozmuş ya da performansını duşurmuş olması gerekmektedir. Bilişsel fonksiyonlar ise; bellek, lisan (anlama, konuşma, yazma, okuma gibi), dikkat ve konsantrasyon, gorsel-mekansal algılama ve yurutucu işlevler(ongoru, planlama ve uygulama) olarak sayılabilir. İşte AH’da bellek fonksiyonlarındaki bozukluk yanında bu işlevlerden en az bir tanesinin daha bozulması ve bu bozukluğun da hastanın gunuk işlerini yapmada zorlanmaya neden olması gerekmektedir.
Neler olursa Alzheimer Hastalığından Şupheleneceğiz?
Aşağıdakilerden birisi ya da birkacı olduğunda mutlaka noroloji uzmanına muracaat edilmesi ve gerekli testler ve tetkikler yapılarak demans olup olmadığı araştırılmalıdır.
İş becerilerini etkileyen bellek bozukluğu
Her zaman yaptığı ve iyi bildiği gorevleri yapmada zorlanma
Lisan fonksiyonları ile ilgili sorunlar (kelime bulma gucluğu, yanlış kelime kullanma, cumle kurmada zorluk cekme gibi)
Yer ve zamanı karıştırma (Hangi zamanda olduğunu bilememe, kaybolma gibi)
Yargılama yeteneğinde zayıflama ve azalma
Soyut duşunme ile ilgili sorunlar yaşama
Objeleri yanlış yerleştirme ve arama
Duygudurum, davranış ve kişilik değişiklikleri
İnsiyatif kullanma yeteneğinin kaybı
Alzheimer Hastalığının Evreleri var mı? Varsa Belirtileri Nelerdir?
AH, hafif, orta ve ileri evre olarak uce ayrılabilir. Ancak, bir de AH’nın daha belirtilerinin ortaya cıkmadığı presemptomatik ve preklinik donemleri de vardır. Bu donemlerde hastanın yakınması olmadığından tanı koymak pek mumkun gorunmemektedir.
Hafif evre AH’da; başlangıc donemlerinde hafif unutkanlıkları vardır, yeni şeyler oğrenmede zorluk cekerler ve sık olarak aynı şeyleri tekrar tekrar sorarlar. Bozukluk yakın bellektedir. Bu hastalar işlerine devam etmekle birlikte iş yerindeki performansında duşmeler de gozlenir ve amirlerinden sık olarak tenkit alırlar.Karar verme yetenekleri bozulur, konsantrasyon zorluğu cekerler. Bilişsel bozukluklara rağmen yine de sosyal ilişkilerini bağımsız olarak surdurebilirler. Ev aletlerini kullanmada, hesaplamada, para, alış-veriş yapmada bozukluklar olur. Kelime bulmada zorluk yaşarlar, duraklayarak konuşma, kelimenin yerine başka kelime soyleme, cumle kurmada zorluklar ilave olur. Cisimleri yanlış yerlere koyduğundan eşyaları evde aramaları artar. Bu da hastalarda ice kapanmaya, duygulanımda kuntleşmeye ve anksiyete yol acar.
Orta evre AH’da; Gunluk işlerini yaparke başkasının yardımına gerek duyar(orneğin; tek başına kendine uygun kıyafetlerini secemez, bıraksanız gunlerce aynı kıyafeti giyer). Bu hastalarda uygunsuz kızgınlık atakları ve şuphecilik olabilir. Yakın belleğin yanında uzak bellekte de bozukluklar ilave olmaya başlar. Yer, zaman kişi oriantasyonları bozulur, iyi bildiği yerlerde bile kaybolabilir.Yuksek eğitimlilerde bile sosyal karar verme yetenekleri, randevulara uyabilme, yazışma yapabilme ve hesaplamaları bozulur. Tek başına araba kullanamaz ve toplu taşıma aracları ile yolculuk yapamaz. Hastalığın ilerlemesi ile birlikte hastanın yemek yeme, temizlenme, banyo yapma, tuvaleti kullanma bozuklukları da tabloya ilave olmaya başlar.
İleri evre AH’da:Hastaların yaşamlarını surdurebilmeleri icin devamlı bakıma ve yardıma gereksinimleri vardır. Zamanının coğunu yatakta gecirirler. Bakıcılarını bile tanıyamazlar, kendilerini besleyemezler, tuvalet ihtiyacını gideremezler ve yardımsız yuruyemez hale gelirler. Konuşma ileri derecede kısıtlanır ve konuşmaları anlaşılmazdır. Bir sure sonra konuşma ve hareket edebilme yeteneğini de kaybederler.
Alzheimer Hastalığının Sebepleri Nelerdir?
Beynimizde yaklaşık 50 milyar kadar hucre bulunmaktadır. Bu hucreler birbiriyle surekli bağlantı icerisindedirler ve her bir hucrenin binden fazla bağlantısı vardır. Beyin, tum vucudumuzun orkestra şefi gibidir. Yani organlarımızın denetimini elinde tutmaktadır. Buralardaki bir bozukluk Alzheimer gibi hastalıklarının belirtilerinin ortaya cıkmasına neden olmaktadır.
Gunumuzde AH’nın kesin nedeni henuz bilinmemektedir, ancak bazı muhtemel nedenler uzerinde durulmakta ve bu konu uzerinde yoğun calışmalar halen devam etmektedir. AH’da bazı proteinler (hiperfosforile tau proteini) beyin sinir hucrelerinin icine, bazı proteinler (amiloid protein) de sinir hucrelerinin arasına cokerek hucrelerin harabiyetine ve olumune sebep olmaktadır. Boylece sinir hucreleri bazı maddeleri (asetil kolin gibi) uretemede yetersiz kalmakta ve bunlar arasında dengesizlikler olmaktadır. Bu da sinir hucrelerinin birbiriyle haberleşmesini bozulmaktadır. Ayrıca beyinde bulunan sinir hucrelerine hasar veren birtakım toksik maddeler de etkili olabilmektedir.
Alzheimer Hastalığı kimlerde cok olur? Risk Faktorleri Nelerdir?
İleri yaş:Tum demans tiplerinde en onemli risk faktoru ileri yaştır. En sık 65-85 yaşları arasında gorulur ve yaşlala birlikte gorulme sıklığı da artar. Ayrıca AH’lığı kadınlarda biraz daha fazla iken erkeklerde beyin damar hastalıkları daha sık olduğundan vaskuler (damarsal) demans daha sık olur. Kadınlarda sık olmasının nedeni menapoz sonrası hormonal değişikliklerdir. Postmenapozal donemde ostrojen alan kadınlarda AH riskinin ostrojen kullanmayanlara gore, yarı yarıya az olduğu bazı bilimsel calışmalarda gosterilmiştir. Bu azalma doza ve kullanım suresine gore değişmektedir.
Genetik ve Aile Hikayesi: Birinci derece yakınlarında AH bulunanlarda demans gelişme riski ortalama 3-4 kat fazladır. İki ya da daha fazla birinci derece yakınında AH olanlarda bu oran daha da artmaktadır. 75 yaşından sonra AH başlayanlarda aile ilişkisi kesin değildir.
Eğitim ve İş: Eğitim seviyesinin duşuk olması ileri yaşlarda AH riskini artırmaktadır. 75 yaşından sonra gorulen demans sayısında eğitimsizlerde belirgin artış gorulur.
Kafa Travması: Sık kafa travmasına maruz kalma (boksorlerde olduğu gibi) ile bilinc kayıbına neden olan kafa travması AH icin buyuk risk oluşturmaktadır.
Apolipoprotein E €4 aleli hakimiyeti
Kalp Kriz, yuksek tansiyon, diyabetes mellitus,kolesterol ve homosistein yuksekliği, karotis damar hastalıkları ve gecmişinde uzun sureli depresyon bulunması AH riskini artırmaktadır.
Alzheimer Hastalığından koruyan faktorleri nelerdir?
Apo E €2 genotipi hakimiyetinin bulunması
Eğitim ve iş: Eğitim seviyesinin yuksek olması ve yaptığı işlerde mental fonksiyonlarını kullanıyor olması koruyucu bir faktordur.
Ostrojen, statinler
Fiziksel ve zihinsel aktivite
Akdeniz diyeti(?) sayılabilir.
Alzheimer Hastalığı tanısı nasıl konur?
Bilindiği gibi AH’lığı sinsi başlar, ilerler ve zamanla gunluk yaşam aktiviteleri bozulur. Boyle durumda AH’dan şuphelenildiğinde ilk yapılması gereken hemen bir Noroloji uzmanına gitmek olmalıdır. Noroloji uzmanına gittiğimizde; mutlaka yapılması gerekli tahliller ve gerekli gorulurse yapılması gerekenler olacaktır. Ozetleyecek olursak;
A. Mutlaka yapılması gerekli tetkikler;
1. Genel ve ailede demansı da iceren norolojik oyku alınması (hastadan ve yakınlarından)
2. Mental muayeneyi de iceren norolojik muayene ve noropsikolojik testler
3. Kan testleri: Tam kan sayımı, sedimentasyon hızı, biyokimya profili, tiroid fonksiyon testleri, vitamin B12, folik asit, ferritin ve sifiliz(frengi) testi
4. Beyin manyetik Rezonans Goruntuleme (MRG)
B. Yukarıdaki oyku, muayene ve tetkikler sonucuna gore gerekli gorulurse aşağıdaki tetkiklerin bazıları da yapılmalıdır.
1. Elektroensefalografi(Beyin elektrosu)
2. Beyin PET, SPECT
3. Beyin omurilik sıvısı incelemesi
4. AIDS testleri
5. Toksikolojik inceleme
6. Psikiyatrik değerlendirme
Bunların sonucuna gore doktorunu hastalığınızın tanısını koyacaktır. Tanı konulduktan sonra da en az 6 ayda bir mutlaka doktorunuzla goruşmeniz gerekmektedir.
Alzheimer Hastalığının kesin tedavisi var mı?
Gunumuzde AH’nın kesin nedeni bilinmediğinden bu hastalığı tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi de yoktur. Ancak erken tanı ile, mevcut tedavi olanaklarından daha fazla yararlanılma soz konusu olabilir. Yapılan tedaviyle hem hastalığın belirtileri azaltılabilir ve ilerlemesi durdurulabilir ya da yavaşlatılabilir, hem de hastaların yaşam kalitesi en yuksek seviyede tutulmaya calışılır.
Ayrıca AH’da her turlu psikiyatrik belirtiler de olabileceğinden, bu belirtilere yonelik tedavilerle de hastanın ve yakınlarının konforu artırılmış olur.
Alzheimer Hastalığı tedavisi hangi ilaclarla ya da yontemlerle yapılır?
AH’nın tedavisinde ilacların kullanılmasının yanında ilac dışı yaklaşımlar da vardır.
1. İlaclar dışında uygulanan yaklaşımlar: Burada asıl olan hastanın, yakınlarının eğitimi ve hastanın yaşadığı ortama yonelik yapılması gerekenler yer almaktadır. Boylece hastaya maksimum yarar sağlamış olur. Hastaya dostca davranılmalı, kırıcı olunmamalı, espirili olunmalı, tane tane ve yavaş olarak konuşulmalı, karmaşık kavramlardan kacınılmalı, gerekirse aynı şeyleri bıkmadan defalarca anlatmalı, hastayı onemsiyor olunmalı, hastayla guven ve duygusal yakınlık sağlayacak bir ortam oluşturulmalıdır. Mumkunse hastanın yaşadığı ortam değiştirilmemeli, eşyaların ev icindeki yerleri sık değiştirilmemelidir. Ayrıca hastanın sosyal olması, konuşması, gunluk olayları takip etmesi, bulmaca gibi mental fonksiyonlarını kullanacağı aktivitelerin sağlanması gereklidir. Mental aktivitenin yanında mutlaka fiziksel aktivite de yapılmalıdır.
Hastaya yapılacak işler icin bir kağıda not alma alışkanlığı kazandırılmalı. Aynı şey, eşyaların yerini bulmak icin de yapılmalıdır.
AH’larının araba surmesi tehlikelidir. Bu yuzden bir kişinin, hastaya eşlik etmesi (şofor olarak) gerekir.
Hastanın dengeli ve duzenli beslenmesi sağlanmalı.
Hasta hobilerini kısıtlamamalıdır. Onceden yaptıklarını, yapmaya devam etmelidir. Fakat artık calışmayı bırakması gerekir. Hastalık ilerlemeden, hastanın ilerideki bakım durumu da mutlaka goz onunde bulundurulmalıdır.
Alzheimer, sadece kişinin kendisine değil, ailesine de maddi ve manevi yuk getirdiğinden, bu hastalıkla yaşamaya alışmak ve başedebilmek icin destek almak gerekir.
2. İlaclarla tedavi: Bilişsel fonksiyonlara ve psikiyatrik belirtilere yonelik ilac tedavileri kullanılmaktadır. Gunumuzde AH’nın bilişsel fonksiyonlarına yonelik kullanılan ilacların sayısı oldukca azdır. Hafif ve orta evrede kullanılan ilaclar ile orta ve ileri evrede kullanılan ilaclar farklılık gostermektedir. Gerekirse ilaclar kombine edilmektedir. Hastanın mevcut durumuna gore ilac secimi yapılır, ancak mutlaka bir uzmanın onerisiyle olmalıdır. Zira ilacların damla, solusyon, tablet-kapsul ve transdermal flaster (deri uzerine yapıştırılan formu) gibi formları vardır. Hastada ortaya cıkacak psikiyatrik ve davranışsal sorunlara yonelik de antidepresanlar, anksiyolitikler ve antipsikotik ilaclar kullanılabilir.
AH’nın seyri nasıldır?
AH tanısı konulduktan sonra hastaların ortalama yaşam suresi 9-10 yıldır. Bazen bu 5-20 yıl da olabilir. Bu hastalar genelde aspirasyon pnomonisi, uresepsis, akciğer ambolisi, yatak yaraları ya da araya giren diğer enfeksiyonlarla kaybedilir.
Doc. Dr. Erdal EROĞLU
Noroloji ve Klinik Norofizyoloji Uzmanı


[h=2]Ankara Noroloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]