Beslenme ile Alzheimer Hastalığı oluşma riski arasındaki ilişkiyi inceleyen yeterli sayıda ve guclu calışmalar bulunmamakla beraber bazı calışmalarda olumlu sonuclara ulaşılmıştır.
Alzheimer hastalığında beslenmenin etkisini araştıran bilimsel calışmalar ışığında Akdeniz Tarzı Beslenmenin daha koruyucu ve semptomları geciktirici etkisinin olduğu duşunulmektedir.
Akdeniz tarzı beslenmenin one cıkan ozelliği;
- Doymuş yağ alımının duşuk,
- Sebze ve meyve tuketiminin yuksek; yani C vitamini ve posa yonunden zengin,
- Basit karbonhidrat alımının duşuk olmasıdır.
Yapılan bazı calışmalarda C ve E vitaminlerinden zengin bir beslenmenin Alzheimer Hastalığı gelişme riskini azaltabileceği gosterilmiştir. Ancak, calışmalarda vitamin desteklerinin ozellikle doğal yollarla karşılanması onerilmektedir.
ALZHEİMER HASTALARINDA GORULEBİLECEK BESLENME PROBLEMLERİ VE COZUM ONERİLERİ
Alzheimer hastalığı ve yeme bozukluğu / zorluğu coğu zaman bir arada gorulur. Alzheimer’ın ilerlemesi ile birlikte daha sık gorulen beslenme sorunları fiziksel zayıflık, enfeksiyon, kas kayıpları ve ceşitli sağlık problemlerine neden olabilir. Hastanın yeme bozukluğunun nedenlerini anlamaya ve oğrenmeye calışmak sorunu cozebilmek icin en onemli adımdır.
Alzheimer’ın erken doneminde aşırı yeme olasılığı vardır. Fazla miktarda yiyecek tuketen hasta yemek sonrasında rahatsızlanabilir, zaman icerisinde fazlasıyla şişmanlayabilir.
Ozellikle yeme eğilimi fazla olan hastalar genellikle karbonhidrat değeri yuksek besinleri ve tatlı yiyecekleri tercih ederler. Bazen de yemek yediğini unutup hemen sonra tekrar yemek isteyebilirler. Boyle durumlarda hastaya salatalık, havuc, marul, kraker gibi kucuk ve sağlıklı atıştırmalıklar verilebilir.
Surekli gorduğu yiyecekleri isteyen hastanın dikkati farklı yone cekilerek yiyeceklerden uzaklaştırmak ve gorunur yerlerde yiyecek bulundurmamak gerekir. Diyabet, hipertansiyon gibi ozel diyet gerektiren bir hastalığı varsa yenilmemesi gereken yiyecekler kolay ulaşılabilir yerlerde olamamalıdır.
Hastalığın ilerleyen donemlerinde ciğneme ve yutma refleksinin zayıflamasıyla birlikte besin alımı azalır.
Her zaman hastanın ağız ve diş sağlığı korunmalı, gerekli muayene ve bakımlar yapılmalıdır. Takma dişi olanların yemek oncesi ağız kontrolu yapılarak damağa tam oturmuş olduğundan emin olunmalıdır.
Yemek saatleri duzenli olmalıdır.
Yemek yenecek ortam gurultuden uzak ve sakin olmalı, guven uyandırmalıdır.
Mumkunse yemeğini kendisinin yemesi teşvik edilmeli, bu surecte hasta gozlenmelidir.
Yemek yerken sabırlı olunmalı, acele edilmemeli, masaya yakın oturması sağlanmalıdır.
Masanın uzerinde tuz, biber, sos vb. olmamalıdır. Kontrolsuz bir kullanım soz konusu olabilir.
Tabaktan yemekte zorlananlarda kase veya kulplu bardak tercih edilmelidir.
Tutma kolaylığı sağlamak icin kalın saplı catal ve kaşık kullanılmalıdır.
Cok sıcak veya cok soğuk yiyecekler servis edilmemeli, cunku hastanın ısı algısı azalmıştır.
Sevmediği yiyeceklerde ısrarcı olunmamalı, başka zaman dilimlerinde farklı tarzlarda pişirilerek tekrar sunulmalıdır.
Ne yiyeceklerine karar veremeyebilirler, fazla secenek kafa karışıklığı yaratabilir. Oğunlerde farklı renkte iki yemek seceneği sunularak secim yapması sağlanabilir.
Yiyecekler kucuk parcalı olmalı, kolayca ciğnenebilecek kadar yumuşak pişirilmiş olmalıdır.
Tek seferde fazla ceşit ve miktarda yiyecek tuketmesi beklenmemelidir. Gun icerisinde kucuk porsiyonlarla ortalama 2–3 saat aralıklarla beslenmesi sağlanmalıdır.
Eğer belirgin bir iştah ve kilo kaybı varsa, yemek istemiyorsa bunun pek cok farklı nedeni olabilir. Koşullar ve ortam tekrar gozden gecirilmeli ve iyileştirilmelidir. Sorun devam ederse mutlaka doktora danışılmalıdır.
Cok az hareket eden hastalar gun icerisinde aclık hissetmeyebilir. Boyle durumlarda kişi daha aktif olmaya teşvik edilmelidir.
İlerleyen donemlerde yutma ve ciğneme gucluğu oluşabilir. Bu durumda yiyecekler pure, jole, puding kıvamında verilmeli, hasta yemek yerken dikkatle izlenmelidir.
Bazı hastalar onlerindeki yemeğin yenmesi gerektiğini anlamayabilir, nazikce hatırlatmak ve kaşığı ağzına goturup yemesine yardımcı olmak gerekebilir.
Masanın uzerindeki tabak kolayca fark edilir olmalı, bunun icin zemin koyu renk, tabak beyaz olabilir. Cok renkli masa ortulerinden ve desenli tabaklardan kacınılmalıdır.
Tabağın kaymasını engellemek icin servis altlığı veya ıslak bez kullanılmalıdır.
Yemek yenen odanın aydınlatması iyi olmalıdır.
Hasta rahatsız olmuyorsa yemek yerken uzun onlukler veya ortuler kullanılmalı
Hastanın gunluk su ihtiyacının karşılandığından emin olunmalıdır.
Yetersiz sıvı alımı pek cok fizyolojik rahatsızlığa neden olduğu gibi bilinc bulanıklığını da artırır.
Ozellikle ileri evrelerde kabızlık sık gorulur. Bu nedenle hastanın su ve lifli gıda tuketimi sıkı takip edilmelidir.
Gunluk ortalama 8 – 10 bardak su icmesi sağlanmalıdır. Su icmeye teşvik etmek icin aromalı sular hazırlanabilir. Yeterli su tuketmemek bilinc bulanıklığını artırır, konsantrasyonu azaltır.

[h=2]Mersin Diyetisyen uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]