Glokom ya da halk dili ile goz tansiyonu genellikle 60 yaş uzeri hastalarda gorulen bir rahatsızlıktır. Hastalığın nedeni yapısal olsa da, bazı vakalarda kortizon kullanımı, diyabet veya travma nedeniyle de ortaya cıkabilir.
Glokom (Goz tansiyonu) nedir?
Glokom hastalığı halk arasında kabaca goz tansiyonu olarak bilinir. Aslında hastalık; goz ici basıncının, goze gelen kan akımını azaltacak seviyeye gelmesi ile baslar. Bu genelde 21 - 22 mmHg’nin uzerindeki seviyelerde ortaya cıkar. Eğer hastanın damar sertliği, diyabet vb. diğer damar bozuklukları da varsa bu hasar daha duşuk basınc seviyelerinde de olabilir.
Glokomun nedenleri nelerdir ve en cok hangi yaş grubunda gorulur?
Hastalığın ortaya cıkış sebebi genellikle yapısaldır. Az sayıda vakada kortizon kullanımı, diyabet, travma vb. sebeplerle de glokom ortaya cıkabilir. Genelde 60 yaş uzeri hastalığıdır ama her yaşta ortaya cıkabilir. Yeni doğan bebekte ortaya cıktığında goz basıncı artmaz cunku gozun elastikiyeti yuksektir bu yuzden goz genişler ve buyuyup incelir. 40 yaş uzerinde gorulme sıklığı ortalama %2, 60 yaş uzeri %10’dur. Ailede glokom olması hastalığın ortaya cıkma riskini 8 kat artırır.
Glokom nasıl ortaya cıkar?
Glokom hastalığı yavaş ilerleyen bir hastalıktır. Goze az kan gelmesine bağlı olarak beslenme bozukluğu başlar ve sinir lifleri dış kısımdan merkeze doğru yavaş yavaş zayıflayarak olurler. Her bir goz sinirinde yaklaşık 1.000.000 (bir milyon) sinir lifi olduğundan ve merkezdeki lifler en son etkilendiğinden gorme keskinliği en son asamaya kadar korunur. Ancak gorme alanı yavaş yavaş daralır. Hastanın gozunde ağrı olmadığından ve her 2 goz gorme alanı acısından birbirini desteklediğinden, hastanın kendi kendine bu rahatsızlığı anlaması en son doneme kadar pek mumkun olmamaktadır. Bu yuzden 30 yaş sonrası; en gec 2 yılda 1 kez, 50 yaş sonrası her yıl, rutin goz muayenesi cok onemlidir.
Glokom nasıl tedavi edilir?
Hastalığın tanısı konduktan sonra tedavisi cok basittir. Ama tedavi ancak var olan durumu korur, o gune kadar oluşmuş hasar kalıcıdır ve hicbir tedavi ile duzeltilemez. Cunku goz sinirlerinin rejenerasyon (kendini yenileme) ozelliği yoktur. Coğunlukla basit bir damla ile hastalık tedavi edilir. Komplike ve ağır tablolarda lazer tedavisi ve cerrahi yontemlerde kullanılır.
Tedavi mevcut hasarları duzeltemeyip ancak var olan durumu koruduğundan hastaların rutin goz kontrollerini yaptırmaları, ozellikle risk grubundaki hastaların (ailevi yatkınlık, ateroskleroz, kortizon kullanımı yuksek, hipermetropi vb.) bu konuda hassas olmaları cok onemlidir.



[h=2]İstanbul Goz Doktoru uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]