

Musavvir : Şekil verici, tasvir eden.
Allah'ın varlıkları, onların her birinin huviyetini şeklen ortaya koyan ve acığa cıkaran bir ozellikle yarattığını ifade eder.
Cenab-ı Hakk takdir eden ve yaratmayı murad ettiği şeyi varlık planına cıkaran olduğu gibi; aynı zamanda, yarattığı her şeyi bir suret cizerek bicimlendiren ve boylece de her bir şeye ayrı bir hususiyet verendir. Ve bu husus canlı ve cansız butun varlıklar icin gecerlidir. Bu sayede varlıkları birbirinden ayırabiliyoruz.
Yaratıkların suretlerini ve hallerini takdir edip, dilediği şekilde icad ederek tasvir eden ancak O'dur. Nitekim bu husus şu Âyetlerde ifade edilmektedir. "Rahîmlerde sizi dilediği gibi şekillendiren O'dur." (Al-i İmrÂn, 3/6), "O (Rab) ki seni yarattı, sana duzen verdi, olculu bir bicim verdi. Dilediği surette seni terkib etti." (İnfitÂr, 82/7,8)
Rağıb der ki: "Suret, varlığın kendisiyle nakışlanıp diğerlerinden farkedildiği şeydir. Bu da iki kısımdır. Birincisi, hissedilen surettir ki, onu hem sıradan hem seckin insanlar, hatta hayvanlardan bircoğu da idrak eder. Mesela gorulen bir hayvanın sureti gibi. Biri de makul olan surettir ki, bunu butun insanlar değil ancak seckinler anlar. Mesela, insana mahsus olan akıl, duşunce ve eşyanın birbirlerine nazaran hususiyetlerini ifade eden mÂnÂlar gibi ki, "Sizi yarattık, sonra size bicim verdik..." (A'rÂf, 7/11) şeklindeki Âyetlerde iki surete de işaret edilmiştir."
Cocuğu olmayan bir kadın, yedi gun oruc tutup iftar vaktinde "YÂ Musavvir, Ya Bari, Ya Halık" isimlerini su uzerine 21 kere okuyup ufurse ve o sudan iftar eylese Cenab-ı hak bu isimlerin hurmetine makbul bir cocuk ihsan eder." (1)
Kaynaklar:
1) Miftahu'l Kulûb, Kalplerin Anahtarı, (Fethiye Evradı Bolumu) Mehmed Nuri Şemseddin Nakşıbendî, Bedir Yayınevi, 2001