Burun deriden sonra dis dunya ile en sik ve yakin iliskisi olan organimizdir. Bu nedenle cesitli fiziksel ve kimyasal etkenlerin oldugu kadar mikroorganizmalarin ve allerjenlerin etkileri soilunum yollarinin ana giris kapisi olarak burunda kendini gostermektedir.
İnsanlar tekrarlayan aksiriklar bas agrisi ve burun tikanmasi sikayetlerine farkli tepki gosterirler. Bazilari bu sikayetleri yillarca harhangi bir hekimi aramadan kendi olanaklari ile cozmeye calisirken bazilari en kisa zamanda hekime giderek sikayetlerine care bulmayi denerler.
Hekimlerimizinde bu hastaliklara karsi gosterdikleri tepkileri cok farklidir.Kulak bogaz burun uzmanlari genellikle on planda cerrahi egitimli olduklarindan buyuk bir kismi poliplesen konkalarin alinmasi deviasyonlarin duzeltilmesi, veya bademcik,geniz eti hatta sinusit ameliyatlarini devreye sokarlar.
Diger kismi ve ic hastaliklari uzmanlari ise semptomatik tedaviler yaninda antibiyotikleri,Kortikosteroid ve onlarin lokal etkili sekillerini uzun sureli ve siklikla kullanmayi yeglerler.Hasta genellikle immunolojik ve allerjik muayenelerin yapilarak kat’i teshisin konulabilecegi,ve immunstimulasyon tedavileri veya hiposensibilizasyon tedavilerinin yapilabilecegi merkezlere gelinceye kadar onemli zaman kaybina ugrarlar.
Uygulanan teshissiz tedaviler yalniz hastaligin seyrini uzatmakla kalmaz,yuz sinusleri iltihaplarinin kroniklesmesi koku kaybi,sinopulmoner sydrom ve bronsit gibi komplikasyonlara neden olabilir. En onemlisi ise solunum yollarinin savunma mekanizmasini ve genel immuniteyi olumsuz etkiliyerek allerjik astim gibi bazi sistem hastaliklarina neden olabilir.
Allerjik nezleleri tanimak ve diger allerjik olmiyan nezlelerden ayirmak tedavinin etkinligi bakimindan onemlidir.Bu bakimdan burun ve ust solunum yollarinin anatomik ve fonksiyonel yapisini tanimak gerekecektir.
Solunum yollarinin anatomik yapisi
Burun boslugu ,Farinks,larinks ve trakeabronchial sistem ile birlikte solunum yollarini olusturur.Solunum yani oksijenin akciger alveollerine ulasmasi ve karbondioksitin bedenin disina atilmasi olayina dogrudan dogruya katilmamakla birlikte havanin akcigerlere iletimi yabanci cisimlerden, mikroorganizmalardan arindirilmasi beden sartlarina uydurulmasi,ve karbondioksitin disari atilmasinda aracilik eder.
Bu nedenle solunum yollarindaki arizalar solunum olayini etkiledigi kadar akcigerlerinde zarar gormesine neden olabilir. Burnun on bolumu Vestibulum adi alir,ucte ikisi epidermis ile kaplidir. Burada bol ter ve sekret bezleri bulunur.
Bunlarin salgiladigi sekret burun girisine bosalir. Bunlar solunum havasinin nemlendirilmesinde gorev yaparlar. Burun girisinde dis havanin nem orani 35% den 80% yukselir.
Trakeada bu oran %100 u bulur.Vestibulumun baslangicindaki kucuk killar onemli filtre gorevi yaparak yabanci cisimlerin solunum yollarina girisini engeller.
Vestibulumun arka kisminda cok katli yassi epitel vardir.Burun boslugu kaidesini os platinum ve alveoller tavanin onde burun kemiklerinin yan kanatlari ve arkada etmoidin lamina kribrosesi olsusturur.
Dis duvarlarini etmoid kemigine ait orta ve ust konkalar olusturur. Alt konka ise basli basina bir kemiktir. Konkalarin uzerleri silindirik titrek tuylu epitelli mukoza ile ortulmustur. Bu cikintilar arasinda meatus adi verilen girintiler bulunur bunlarin paranasal sinuslerin drenaj yollari olmasi ve bu bolgede saptanan cerahatli sekret teshiste onem tasir.
Silindirik titrek tuylu epitelle ortulu olan burun mukozasi bezler bakinindan zengindir. basal membranin altinda duz kas ve elastik liflerle ortulmus kan bosluklari bulunur.
Bunlar mukozanin sekret bezleri ile birlikte sempatik sinir sistemi kontrolu altindadir.Kan bosluklarinin dolup bosalmasi ve bezlerin aktiviteleri ile solunum havasinin isisi ve nemi beden sartlarina uydurulur.
Solunuma istirak eden bolgenin mukozasi cok sirali titrek tuylu silindirik epitel, kadeh hucreleri ve seromukoz sekret bezlerinden ibarettir. Bu yapi burundan giren havanin arindirilmasi icin mekanik bir savunma baraji olusturur. Burun sekreti gunluk yaklasik bir litre silyar hareketlerle Koana yolu ile nasofarinkse suruklenir.
Bu titrek tuylu epitel burun sinusleri icersindede bulunur. Drenaj delikleri ile yabanci parcalar buradan burun bosluguna suruklenir. Dis havanin beden isisina uyumu ise konkalarin bol damarli kavernoz yapilari sayesinde olur.
Sıcak nemli dis havada sisen konkalar sonerek burun girisini genisletir mukoza soluk renktedir.Kuru soguk havada konkalar siser sekresyon artarmukoza kızarır.
Coana bolgesinde lenffollikuller bulunur.Nasofarikste cok katli titrek tuylu epitel yassi epitele gecisler gosterir. Mukoza icersinde bol lenfatik doku bulunur.(Adenoid)Bunlar geniz bademcigi ile waldeyer halkasinin bir kismini olusturur.
Burun mukozasindaki savunma mekanizmalari:
Titrek tuylu epitelin silleri mekanik arindirmanin merkezini olusturur.Siller hareketiyle nasofarinkse yonelen sekret akimi bakterilerin ve yabanci unsurlarin solunum yollarina girerek zarar vermesini onler.
Diger onemli bir savunma baraji sekret icertsinde bulunan IgAdir. IgA lokal immuniteyi olusturur.Soplunum sisteminde devamli enfeksiyon bulunan hastanin kan serumunda Ig A yuksek bulunmasina ragmen Sekret IgA cok eksik veya yoktur. Atopiklerin cocuklarinin %50 de ilk aylardan itibaren IgA eksikligi bulunabilir.
Sut cocuklari sekret Ig A yi anne sutunden alirlar.Anne sutu almamis cocuklarda solunum yollari enfeksiyonlari siklikla gorulmektedir.
Uzun sure kortikosteroid almis olanlarda ozellikle lokal kortikosteroid tedavilerinde sekret Ig A azalmaktadir.Boyle sahislarda kanda Total IgE nin yukseldigi gorulmektedir.
Burun mukozasinin Immunreaksiyonlari:
Allerjik rinopatilerde anafilaktik(Tip I) immun reaksiyonlar on plandadir.Neden olan antikor IgE dir.Bu antikor mast hucrelerine baglanir. onlari duyarli hale getirir.Duyarli olan mast hucreleri ayni antijen ile karsilastiginda hucre bosluklarinda bulunan mediator adi verilen damar aktif maddeler serbest kalir.Bunlar damar gecirgenligini artirarak serumun mukoza icersine sizarak odem olusmasina neden olur.Sekret bezlerinin artan foksiyonu ile basal membran sizan sekret ile dolar.Silindirik hucreler kadeh hucreleri haline donusur eosinofilik hucreler artar odem sivisi artan sekret ve eosinofilik hucrelerle birlikte burun bosluguna akar..
Allerjik reaksiyonlar:
Burun ve yuz sinuslerinin mukozalarinin ekzojen allerjenlere karsi gosterdigi reaksiyonlar klinik olarak kendini allejik nezleler rinopatiler olarak gosterir. Allerjenlerin etkilerinin zamaninin ve klinik sikayetlerin devamina gore devamli ve mevsime bagli rinopatiler olarak ayrilirlar.Mevsime bagli olanlar belirli bitki polenlerinin ucus zamanlari,mantar sporlarinin havada bulunma sureleri ve dermatofagoidlerin etkili oldugu mevsimlerde siklikla kendini gosterir.
Buna karsilik perenniale(devamli) allerjik rinopatilerde teshis guctur. Allerjik olmiyan rinopatilerle virus nezleleri,kronik enfekte rinopatiler,vasomotor ,hiperreaktiv rinopatiler,kronik sinuzitler ve psikosomatik rinopatiler gibi klinik tablonun birbirine cok benzedigi olaylarda ayirici teshis yapmak gerekir.
Genellikle allerjik nezleler ile psiko noro allerjilere bagli nezleler gerek hastalar ve gerekse hekimler tarafindan allerjik nezleler olarak ifade edilirSemptomatik ilaclar antibiyotikler genel ve lokal etkili kortikosteroidler ve antihistaminik ilaclarla tedavi edilmeye calisilir.Bu tedavilerin sonuclari genellikle gecici iyilesmeler seklinde olmakta fakat zayiflayan immun sistem daha genis olumsuzluklara temel hazirlamaktadir.
Biz yapmis oldugumuz cesitli arastirmalarda mevsime bagli nezle sikayetlerinin basinda dermtofagoidlerin(D.Pterynossinus ve D.Farinae) yer aldigini saptadik. Cesitli yayinlarda belirtilenin aksine polen ve sporlu mantarlarin yurdumuzda allerjik nezlelere neden olusu sanildigi kadar sik olmadigini, mevsim disinda olan sikayetlerin genellikle dermatofagoidlere ait oldugunu gorduk.
Ancak solunum yollari hiperreaktivitesine bagli nezleler hem allerjik hastalarda hemde psikosomatik hastaliklarda asiri duyarlasmis ust solunum yollarinda irritasyon yapan fiziksel ve kimyasal maddelerin etkileri ile olustugundan ayirici teshiste zorluk cekilmektedir.
Benzin mazot, likid gaz gibi yakitlarin kara ve hava ulasim araclarinda kullanilmasi sonucu veya isinma icin kullanilan yakitlarin dogaya biraktigi gazlarin ihtiva ettigi Kukurt dioksit, azotoksit karbondioksit gibi gazlar havanin nemi ile birleserek asitlar olusturmakta ve solunum yollarinda asiri irritasyonlara (uyarilara) neden olmaktadir.
Psikonoro allerjiler bolumunde bu konunun olusum mekanizmasi daha acik bir sekilde anlatilmistir.Cesitli psikolojik veya bedensel stresler gerek stres hormonlarini artirarak ve gerekse vegetatif sinir sisteminin dengesini bozarak solunum yollarindaki duyarliligi artirmakta ve allerjik reaksiyonlarda goruldugu sekilde damar aktif mediatorlerin asalgilanmasina neden olmaktadir.
Ayrica yaslilik ve menapoz sonucu hormonlarda olusan dengesizlikler,seker ,tiroid ve bobrekustu bezi hastaliklari,sik sik antibiyotiklerin ve kortikosteroidlerin kullanilmasi immun sistemin zayifliyarak devamli nezlelerin nedeni olmaktadir.
Cocuklarda devamli nezlelerin nedenlerinin basinda Sekret immunglobulin A eksikligi yer almaktadir. Bu durum genellikle spastik bronsitlerle sonuclanmakta bazan agir tablolara neden olmaktadir.Daha cok anne sutu almamis cocuklarda siklikla gorulmekte bazan atopik ailelerin cocuklarinda rastlanmaktadir.
[h=2]Antalya Goğus Hastalıkları uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Allerjık nezleler
Sağlık0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Allerjık nezleler