Alkolizm, kişinin alkolluickilere fiziki ve psikolojik sağlığına zarar verecek şekilde olan tutkunluğudur. Alkolizm, surekli alkol kullanma donemleri, kontrolunu kaybetme ve istenmeyen sonucların varlığına rağmen ısrarla alkol kullanımını surdurme gibi ozellikler gosteren uzun sureli ve ilerleyici bir hastalıktır.
Alkole alışkanlık kazanmış kişinin kontrolu kaybetmesi ve davranışlarını ozurlerle kapatmak istemesi kritik devrede olduğunun işaretleridir. Saldırgan olur, icki depolar ve sabahları alkol alma alışkanlığını kazanır. Bu noktadan sonra işini de ihmal etmeye başlar ve kendisinde titremeler, duşunme yetersizliği baş gosterir.
Bağımlılığın on işaretleri
Her gun aynı şekilde alkol icilir.
Sınır konulur ama bu sınır aşılır.
Alkolun icilmediği faaliyetler bırakılır.
İckiden kaynaklanan sorunlar yaşanır ama bunlar fark edilmez ve/veya yapmasına izin verilir.
Aynı etkiyi yapması icin daha fazla alkole gereksinim duyulur.
Bağımlılığın ileri işaretleri
Uyku sorunları yaşanır.
Sabahları sinirli, hasta, terlemiş veya titreyerek uyanır.
Uyandıktan sonra uc saat icinde icki icilir.
Bazen aşırı cekilme belirtileri yaşanabilir: Kişiler icki icmeyi bıraktıktan saatler veya gunler sonra sara nobetleri yaşayabilir, bilinclerini yitirebilir, bazen kollarda ve bacaklarda cekilme hissedilebilir, nefes kesilebilir, kişi sayıklayabilir, nerede veya kiminle olduklarını bilmeyebilir ve sanrı gorebilir.
Alkolun etki ve zararları
Alkollu ickiler tesirlerini ihtiva ettikleri etil alkol ile sağlarlar. Bu maddenin az miktarı gorunuşte canlılık sağlar zannedilirse de daha cok alınır ve 200-300 mg/cc kan seviyesine ulaşırsa depresyon ve fiziki guclerin yonlendirilmesinde guclukler ve azalmalar olur. Kişiye ve bunyeye gore değişmekle beraber miktarın daha da arttırılması ve 500 mg/cc’yi bulmasıyla nefes alma gucleşebilir ve hatta olume sebebiyet verebilir. Bunlar alkolun birden alınmasında ortaya cıkan belirtilerdir. Devamlı alanlarda ise vucut işleyişinde kalıcı bozukluklar olur.Alkoliklerin en az 1/4’i karaciğer yetmezliği, beslenme yetersizliği ve mide rahatsızlıklarıyla karşı karşıyadır. Psikolojik durum bozuklukları ise bunlarda cok daha yaygındır.
Hastalar sık sık enfeksiyon hastalıklarına yakalanırlar. Vitamin B12 ve folik asiteksikliği sebebiyle alkoliklerde kansızlık başgosterir. Ostrojendenilen ve kadınlarda erkeklerden daha yuksek yoğunlukta bulunan bir hormonun yıkımı karaciğerde olur. Alkoliklerde karaciğer harabiyeti sebebiyle bu hormonun yıkımı azaldığından kandaki konsantrasyonu yukselir ve erkek alkoliklerde erkeklik hislerinin azalmasına sebebiyet verir.
Şeker hastalığınınortaya cıkışını kolaylaştırır. Ayrıca bobreklerdede toksik etki yapıp nefriteyol acabilmektedir. Cok muhim bir tesiri de cevre sinirlerine olan toksik tesiri ve bunun sonucu polinevritdenilen sinir iltihaplarına sebeb olmasıdır. Alkol, kalp hastalarına da negatif (olumsuz) etki eder, kalp kasları once hacim genişlemesine uğrar ve sonra kalp yetmezliği meydana gelir.
Beraber gorulduğu diğer ruhsal bozukluklar
Diğer madde kullanım bozuklukları ve antisosyal kişilik bozukluğu ile sıklıkla birlikte izlenir. Ayrıca alkole bağlı bozukluğu olanların %30-40'ının hayatlarında en az bir kere major depresif bozukluk gorulduğu bilinmektedir. Alkol anksiyeteyi azaltır, pek cok kişi bu nedenden dolayı kullanır. Alkole bağlı bozukluğu olanların %25-50'si bir anksiyete bozukluğu (ozellikle fobiler ve panik bozukluğu) tanı kriterlerini karşılamaktadır. İntihar yaygınlığı %10-15 civarındadır. Alkole bağlı bozuklukta major depresif atak, zayıf psikososyal destek, ciddi organik hastalık varlığı, işsizlik ve yalnız yaşama intihar riskini artıran faktorlerdir.
Nedenleri
Alkole bağlı bozukluklar ile ilgili psikoanalitik teoriler katı, cezalandırıcı bir superego yapısı ve psikoseksuel gelişim basamaklarından oral donem fiksasyonu uzerinde odaklaşmıştır. Bazı dinamik oryantasyonlu psikiyatristler alkole bağlı bozukluğu olanlarda ozel bir kişilik tipi tanımlamışlardır: “Cekingen, yalnız, sabırsız, ofkeli, aşırı duyarlı, kaygılı ve cinsel olarak bastırılmış”.
Bazı sosyal ortamlarda aşırı icki kullanımı gorulebilir. Yatılı okul yatakhaneleri, askeri usler cok ve sık icki kullanımının yaygın olduğu ve sosyal bir olay olarak kabul gorduğu ortamlardır.
Ozellikle ailedeki icki alışkanlığı gibi bazı faktorler icki kullanımını etkiler, ancak ailenin icki alışkanlığının alkole bağlı bozukluk uzerine direkt bir etkisi yoktur.
Davranışsalacıdan bakınca ickinin sağladığı ofori, kendini iyi hissetme, anksiyete ve korkunun azalması sonraki icki alışkanlığını pekiştirir.
Genetik ve diğer biyolojik faktorler:Alkole bağlı bozukluklarda genetik geciş ile ilgili bilgiler erkeklerde kadınlara gore daha kuvvetlidir. Aile araştırmalarında alkolik bireylerin babalarının % 50'si, erkek kardeşlerinin % 30'u, annelerinin % 6'sı, kız kardeşlerinin % 3'u alkolik bulunmuştur.
Tedavisi
Tedavide farmakoterapi (ilac) ve psikoterapi bir arada uygulanır.


[h=2]Ankara Psikiyatri uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]