Alerji vakalarında biorezonans terapisinin başarısını arttıran faktorlerAlerji vakalarında biorezonans terapisinin başarısını artıran en onemli faktor, alerjiyi tetikleyen bilgiyi tespit edebilmesidir.
Alerji vakalarının giderek arttığını, cevrenizdeki bircok insanın (ozellikle cocukların) burun akıntısı, hapşırma, goz kaşıntısı ve solunum yetmezliğinden şikayet ettiğini gozlemlemişsinizdir.
Akut ve kronik alerjk reaksiyonlarının en sık gorulduğu cıkış organları solunum yollarıdır. Hastalık semptomlarının en belirgin işaretleri, hafif burun kaşıntısı, saman nezlesi, kronik sinus iltihapları, hayati tehlike yaratabilen astım bronşittir.
Klasik tıp, alerji testlerinde ağırlıklı olarak ev tozu akarları, kuf mantarları, hayvan kılları-tuyleri, polenler ve koku maddeleri gibi alerjenler arar. Ve semptomları (kaşıntı gibi..) ilac tedavisiyle bir muddet icin gecirebilir. Uzun suren ve yuksek risk taşıyan tedavi metodları da istenilen neticeyi cok az oranda gosterir.
Biorezonans tedavisi kronik hastalıkların tedavisinde etkilidir. Alerji vakalarında sadece semptomları tetikleyen alerjenler araştırılmakla kalmaz, aynı zamanda kronik gıda alerjileri, kronik toksik yukler ve tedavi blokajları da aranır ve saptananlar tedavi edilir.
Cocuklarda ve kısa zaman oncesinde şikayetleri başlamış hastalarda biorezonans terapisinin başarı oranı cok yuksektir. Yaşlı ve yıllardır astımdam muzdarip hastalarda ise tam olarak iyileşme her zaman mumkun olmasa da biorezonans tedavileri sayesinde şikayetlerinde azalma ve yaşam kalitelerinde artış gozlemlenmektedir.
Bir alerji vakasını aktaralım:
Beş yaşındaki Ruyam’da, enfeksiyona bağlı bronşit tespit edildi. Astım nobetleri sıklaşmış, burnunda tıkanıklık, elinde kaşıntılı egzama oluşmuştu. İlac veriliyor ancak rahatlama sağlanamıyordu. Biorezonans denenmeye karar verildi. Kinezyolojik testleri yapıldı. İnek sutu, buğday unu, ev tozu akarı alerjileri ve kuf mantarı yuku tespit edildi.
Uc biorezonans seansı ile sut alerjisi ve uc seans ile de buğday alerjisi tedavisi yapıldı. Toksik maddelerin bedenden atılması ve metabolizma aktivasyonu programları uygulandı. Bu seanslar sonrasında Ruyam sorunsuz bir şekilde nefes alıp vermeye başladı. Elindeki egzama kayboldu. Gunluk ilac tedavisine artık gerek kalmamıştı. Birer hafta arayla, ev tozu akarı alerjisi ile kuf mantarı yukunun tedavi edildikleri dort biorezonans terapisi yapıldı. İki ay icinde toplam yedi biorezonans terapisinin ardından Ruyam tamamen şikayetlerinden kurtuldu.
Alerji vakalarında biorezonans terapisinin başarısını artıran en onemli faktor, alerjiyi tetikleyen bilgiyi tespit edebilmesidir. Bunun icin hastalardan evinden ve yakın cevresinden bazı ornekler getirmesi istenir: ev ve işyerindeki elektrikli supurgeden toz, beraber yaşadığı kedisi ya da kopeğinden kıl, banyosundan kuf gibi..
Hastalar şimdiye kadar onceden hazırlanmış alerjen ornekleri ile test edilmeye, bu test neticesine gore ilac almaya alışkın oldukları icin biorezonans yontemi şaşırtıcı gelebilir... Ancak, farklı ev tozu akarlarına, farklı orijine sahip kuflere veya farklı ırklardaki hayvan kıllarına karşı alerjik reaksiyon sozkonusu olabilmektedir.

Orneğin bazı hastalar poddle ve dackel cinsi kopeklere karşı alerji geliştirirken, bokser cinsi ya da kurt cinsi kopeklere karşı herhangi bir reaksiyon vermezler. Bu kediler icin de boyledir. Kendi kedinize alerjiniz yokken sık sık gittiğiniz komşunun kedisine alerjiniz olabilir..

[h=2]İstanbul Biorezonans Uzmanı uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]