Diş Hekimi Pertev Kokdemir, aslında diş hekimi fobisi diye bir durumun olmadığını iddia ediyor. Yapılacak tedavi ile ilgili bilgi sahibi olmamak, yanlış inanışlar, kulaktan dolma bilgilerin buna sebep olduğunu ozellikle belirtiyor..



Diş hekimi Pertev Kokdemir, "Diş hekimi fobisi diye bir şey yok. Herkes hastaneye giderken endişe, tereddut ve korku icerisinde gider. Ozellikle de ağrı cekiyorsa, nasıl bir tedavi yapılacağını tam olarak bilmiyorsa hekimden ve tedaviden korkar. Bu sadece diş hekimlerine ozgu bir durum değil. Bizim adımız cıkmış bir kere" diyor.

SİZ KORKARSANIZ COCUĞUNUZ DA KORKAR!

Pertev Kokdemir aileleri de uyarıyor: "Eğer siz diş hekiminden korkuyorsanız ve bunu hissettirirseniz; cocuğunuz da korkar. Erken yaşta diş hekimine gule oynaya gelen, diş hekiminden korkulmaması gerektiği oğretilen cocuklar, yetişkinliklerinde de sıkıntı yaşamazlar."

STRESİNİ KONTROL EDEMEYENLERE SEDASYON ONERİLİYOR

Diş Hekimi Pertev Kokdemir, diş tedavisinde kullanılan cihazların cıkardığı seslerin, ağıza iğne yapılmasının ve ağzın surekli acık olmasının getirdiği rahatsızlığın hastaları strese soktuğunu belirtiyor. Ancak bu stres seviyesini kontrol edemeyen hastalara da sedasyon yontemi uyguladıklarını sozlerine ekliyor:

SEDASYON NEDİR?

"Sedasyon genel anesteziye bir alternatif olarak klinik veya hastane koşullarında uygulanır. Sedasyonda olan hastanın bilincinde hafif bir azalma olur ve "Ağzını ac-kapat" gibi basit komutları yerine getirir ve boylece tedavisi cok daha kolay bir şekilde yapılabilir. Acılan damar yolundan ilac verilir. Hasta yarı uyur vaziyettedir, bilinci acıktır ancak tedavi ile ilgili detayların farkında değildir ve uyandığında hicbir şey hatırlamaz.


KİMLERE UYGULANIR?

Sedasyon yontemi ozellikle lokal anestezinin yeterli olmadığı hastalarda (diş implantı operasyonları, işlemin uzun sureceği seanslarda, cene kırığı tedavisi, cenede kist, gomulu yirmi yaş dişi, bulantı refleksi fazla olan bireyler gibi), stresini kontrol altına alamayan fazla endişeli kişilerde, zihinsel engelli hastalarda, hipertansiyon veya diyabet gibi eşlik eden hastalıklar nedeniyle yaşlılarda tercih edilir. Yuksek stres ve gerginliğe bağlı olarak kalp atım hızının artması ya da azalması ile terleme, kusma, duşuk tansiyon gibi belirtiler ortaya cıkabilir. Bu da tedaviyi aksatır ya da hastanın tedaviye devamında sorun cıkarır. Ayrıca cocukların diş hekimine gelirken duydukları stres ve uygunsuz şartlarda yapılan mudahaleler yaşamları boyunca onları etkiler. Bu şekilde yapılan diş tedavileri onların omur boyu doktor ve tedaviden kacmalarına neden olur. Bu durumda cocukları zorla koltuğa oturtmak yerine guvenli koşullarda sedasyon desteği alarak bu sorun cozulebilir.

Kalp-karaciğer-bobrek rahatsızlıklarında, depresyon, epilepsi veya astım gibi kronik bazı hastalıkları olanlarda doz ayarlaması onemlidir. Hastanın kendi doktorunun onayı alındıktan ve hastanın kendi ilac dozlarının ayarlanmasından sonra sedasyon uygulaması yapılması gereklidir."

Kaynak: posta