Akne izlerinin tedavisi
İz tedavisinin başarısı izlerin derinliği ve yoğunluğuyla orantılı olarak değişkenlik gosterir. Akne izlerinin tedavisinde kullanılan temel tedavi yontemleri şunlardır:
Kimyasal peeling:
Ceşitli meyve asitleri kullanılarak yapılan tedavi şeklidir. Meyve asitleri deri proteinleriyle etkileşir ve bu sayede en ustteki olu deri tabakasında ayrışma yaparak, deri uzerindeki duzensiz goruntunun ortadan kalkmasına neden olur.
Yuzeyel ozellikteki peelingler ile hafif akne izlerinin yanında aktif olan akne lezyonları ile siyah ve beyaz noktalar da tedavi edilir. Aynı zamanda gozeneklerde de sıkılaşma sağlanır.
Orta derinlikte yapılan kimyasal soyma işlemi ise daha derin izlerde etkilidir.
Kimyasal peeling yaz aylarında yapılmaz. Bu tedavi yapılan kişilerin cok dikkatli olarak guneş koruyucu ajanları kullanmaları onerilir. Yan etki olarak kızarma, tahriş, guneş koruyucu kullanılmadığı takdirde lekelenme sayılabilir.
Dermaroller tedavisi:
Uzerinde en az 192 adet mikroiğnecik olan tekerlek ya da dikdortgen şeklindeki mini tedavi cihazlarıdır. Bu kucuk iğnelerin boyları 0.5 mm ile 2.0 mm arasında değişiklik gosterir. İğnelerin uzunluğu arttıkca etki ettikleri derinlik de artar. Bu iğneler ile deride acılan mikrokanallar sayesinde kan dolaşımı artar, beraberinde kullanılan tedavi edici urunlerin emilimi 200 kat artar ve deride yapmış olduğu hasar ile yara iyileşme surecini başlatarak yeni bağ doku sentezinin oluşmasını sağlar. Oldukca basit ancak cok etkili olan bir yontemdir.
Yan etki olarak hafif kızarıklık ve morarmanın dışında onemli bir yan etki beklenmez.
Mikrodermabrazyon:
Derinin yuksek basıncla hareket eden kristallerle soyulmasıdır. Bu kristaller deride hasar oluşturarak yeni kollajen sentezinin de uyarılmasını sağlar. Ayda bir en 2 ila 4 seans olmak uzere uygulandığında yuzeyel akne izlerinde başarılı sonuclar elde edilir. Ancak sıklıkla kombinasyon tedavisi olarak kullanılır.
Yan etki olarak birkac gun devam eden kızarıklık ile guneşten korunulmazsa lekelenme sayılabilir.
PRP tedavisi:
Trombositten zengin plazma anlamına gelen PRP tedavisi ozellikle lekelenme şeklinde olan makuler izlerde etkilidir. Daha derin izlerde dermaroller ya da lazer tedavisi ile kombine kullanılması tercih edilir. Bu tedaviyle kişinin kendisinden alınan kanın plazma kısmı ayrıştırılır. Bu plazma ozel tuplere alınır. Tuplerdeki aktifleyiciler sayesinde plazmadaki trombositler uyarılır. Uyarılan trombositlerden salınan doku faktorleri deriye iğneleme ya da maske yontemiyle uygulandığında; kok hucreleri uyararak yeni hucre sentezi yapar ve bu sayede cok daha duzgun bir deri oluşmaya başlar.
Yan etki olarak, iğne ile uygulandığından kanama ve morarma dışında bir yan etki beklenmez. Kişinin kendisinden alınan kan kullanıldığından allerji riski yoktur.
Lazer tedavisi:
Lazer tedavisi iki yolla akne izi tedavisinde etkili olur: Deri yuzeyini hasarlayarak yeniden yapılanmayı uyarır ve kollajen sentezini arttırarak daha sağlam bir bağ doku oluşumuna yardımcı olur.
Deride yara oluşturmadan akne izlerinde etkili olan lazerler:
Q-Switch Nd-YAG lazer: Ozellikle lekelenme şeklinde olan ve cok derin olmayan izlerde etkilidir. Ayrıca aktif olan akne lezyonlarında da tedavi edici ozelliği bulunmaktadır. İki haftada bir olmak uzere ortalama 4-8 seans sonunda akne izlerinde belirgin iyileşme olur. Tedavi sonrasında kızarıklık dışında herhangi bir reaksiyon beklenmez.
Fraksiyonel lazer: Lekelenme şeklinde olan akne izlerinin yanında derinliği fazla olan akne izlerinde de etkili olan guclu bir lazerdir. Deride akne izlerine neden olan duzensiz hucre gruplarında ısı yoluyla hasarlanmaya neden olarak yeni ve duzenli hucre sentezini uyarmanın yanında; kollajen sentezini arttırarak deride sıkılaşma yapar. Bu sıkılaşma sayesinde izler daha az gorunur hale gelir.
2 haftada bir en az 4 seans onerilmektedir. Tedavi sonrasında kızarıklık ve şişlik olmakla beraber bu etkiler en fazla iki gun icerisinde geriler. Deride soyulma yapmadığından kişi gunluk aktivitelerine devam edebilir.
Radyofrekans tedavisi:
Cok derin izleri olan kişilerde lazer tedavisi oncesinde radyofrekans tedavisi ile derinin sıkılığının arttırılması; tedavi başarısını arttırır. Radyofrekans dalgaları, deri altı bağ dokusunda ısı artışı yapar. Bu ısı artışı yoluyla bağ dokumuzu oluşturan kollajen sentezi artarak cok daha sıkı bir deri oluşur. Kollajen sentezi ortalama 6 ay suren uzun bir surectir. Bu surede yapılacak lazer ya da diğer akne tedavileri ile; cok daha başarılı sonuclar elde edilebilir.
Radyofrekans tedavisi 1 seans olarak yapılmakla beraber yan etki olarak hafif bir kızarıklık dışında bir reaksiyon beklenmez. Kişi gundelik aktivitelerine devam edebilir.
Dolgu enjeksiyonu:
Ozellikle orta ve derin izlerin altını doldurma yontemi ile izlerde azalma sağlanabilir. Bu tedavi tek başına yapılmasından ziyade kombinasyon şeklinde yapıldığında daha etkilidir. Dolgu maddesi olarak hyaluronik asit kullanılmakla beraber otolog yağ ile yapılan dolgulama en etkililerinden biridir.

[h=2]İstanbul Dermatolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]