cehennemi bekleyen melek cehennemi anlatan ayetler
Sevgili meleklerim, Cehennemin var olduğunu bilmeyenimiz yok, şimdi sizlere ayetlerde cehennemin varlığını işaret eden, ve yaptığı hata ve kotuluklerden dolayı burada insanların ceza cekeceğini anlatan ayetleri veriyorum.

Umarım Cennet'e girenlerden olursunuz melişlerim benim.

... O zulmedenler, azaba uğrayacakları zaman, muhakkak butun kuvvetin tumuyle Allah'ın olduğunu ve Allah'ın vereceği azabın gercekten şiddetli olduğunu bir bilselerdi. (Bakara Suresi, 165)


Aldanmalar ve Gercekler

İnkar edenlerin icinde sonsuza kadar kalacakları yer, bedenlerine ve ruhlarına acı tattırmak icin ozel olarak yaratılmış olan "cehennem"dir.

Cunku inkar edenler sucludurlar ve Allah'ın adaleti, her suc icin bir ceza gerektirir. İşledikleri suc ise, olabilecek en buyuk suctur. İnsanın kendisini yaratan, ona can veren Allah'a isyan ve nankorluk etmesi, tum evrendeki en buyuk suctur. Boyle buyuk bir suca da buyuk bir ceza gerekir ki, cehennem bu adaleti yerine getirmek icin vardır. İnsan Allah'a kul olsun diye yaratılmıştır. Yaratılış amacını reddederse, karşılığını gorur. Allah, bir ayetinde şoyle buyurmaktadır:

... Doğrusu Bana ibadet etmekten buyuklenen (mustekbir)ler; cehenneme boyun bukmuş kimseler olarak gireceklerdir. (Mu'min Suresi, 60)

Madem cehennem vardır, o halde insanlığın en buyuk meselesi bu olmalıdır. Bizim icin en buyuk tehlike cehennemdir ve hicbir şey, kendimizi cehennemden korumaktan daha onemli değildir. Dunya uzerindeki hicbir iş, cehennemden kurtulmak icin yapılacak işlerden onemli olamaz.

Bu acık gerceğe karşın, insanların cok buyuk bir bolumu bir tur sarhoşluk icindedirler. Kendilerine başka dertler bulurlar. Onemsiz bir konu icin aylarca, yıllarca didinirler de, kendileri icin en buyuk tehlike olan cehennemi duşunmezler bile. Ateş yanıbaşlarındadır, ama bunu fark edemeyecek kadar kordurler. Kuran'da, "daimi sarhoşluk" (gaflet) halindeki bu coğunluktan şoyle soz edilir:

İnsanları sorgulama (zamanı) yaklaştı, kendileri ise gaflet icinde yuz ceviriyorlar. Rablerinden kendilerine yeni bir hatırlatma gelmeyiversin, bunu mutlaka oyun konusu yaparak dinliyorlar. Onların kalpleri tutkuyla oyalanmadadır... (Enbiya Suresi, 1-3)

İnsanları kalpleri tutkuyla oyalanmadadır. Anlamsız saplantılar uzerine tum hayatlarını harcamaktadırlar. Kimisi işinde yukselmeyi, kimisi "mutlu bir yuva" kurmayı, cok para kazanmayı ya da boş bir ideolojiyi savunmayı hayatının amacı haline getirmiştir. Onlerindeki buyuk tehlikenin ise farkında değildirler. Cehenneme karşı olan duyarsızlıkları, konu hakkında kulladıkları usluptan bile hemen anlaşılır. Bu tur insanların oluşturduğu "cahiliye toplumu" icinde hemen herkes anlamını tam olarak kavramadan cehennnem sozcuğunu sık sık telaffuz eder. Bu kelime kimi zaman esprilere dahi konu olur. Hic kimse bu kelimenin anlamı uzerinde uzun uzun durmaz. İşte en buyuk hata burada yapılır. Cehennem genel olarak hayali bir kavram olarak kabul gorur.

Oysa cehennem, inkarcıların şiddetle bağlandıkları bu dunyadan daha gercektir. Dunya yok olacaktır, ama cehennem sonsuza dek vardır. Dunyayı, evreni ve insanı eşi benzeri bulunmayan sayısız denge ve ayrıntı uzerinde kusursuz bir sanatla yaratan Allah, aynı şekilde ahireti ve cehennemi de yaratmıştır. Ve cehennem azabını butun muşrik, munafık ve kafirlere vaat etmiştir.

Yaratılmış en kotu mekan olan cehennem, hayal gucunun alabileceğinden cok ote bir azap kaynağıdır. Bu azap Allah'ın şanına yakışır bir sanatla yaratılmıştır ve dunyada mumkun olan en buyuk acılardan kat kat şiddetli acılar icerir.

Bir başka buyuk gercek ise bu azabın cehenneme giren herkes icin "sonsuza dek" surecek olmasıdır. Cahiliye toplumu icindeki bircok insan, cehennem azabının belirli bir zaman sureceği, sonra da bağışlanacakları gibi bir hurafeye inanır. Bu inanc ozellikle kendilerini Musluman sayıp, ibadetlerini tam olarak yapmayanlar arasında oldukca yaygındır. Bu kişiler dunya hayatından istedikleri kadar yararlanıp, bunun karşılığında cehennemde bir sure kalacaklarını, daha sonra affedileceklerini zannederler. Ama kendilerini bekleyen son, tahmin ettiklerinden cok daha acıdır. Cunku cehennem sonsuza dek surecek bir azap mekanıdır. Kuran'ın hicbir ayetinde, cehennemde "biraz" azap gorup, sonra da cennete alınacak insanlardan soz edilmez. Aksine, ilgili tum ayetler, surekli olarak cehennemin kafirler icin yaratıldığını ve azabının sonsuza dek surduğunu, geriye hicbir donuş olmadığını vurgulamaktadır. İnkar edenler, "butun zamanlar boyunca icinde kalacaklardır." (Nebe Suresi, 23)

"Biraz yanıp sonra da cennete girme" şeklindeki hurafe ise, bazı insanların kendilerini avutup aldatmak icin uydurdukları bir safsatadır. Nitekim Kuran'da buna da dikkat cekilir. Aynı şeyi Yahudiler de one surmuşlerdir:

Dediler ki: "Sayılı gunlerin dışında, ateş asla bize değmeyecektir." De ki: "Allah katından bir ahid mi aldınız? -ki Allah asla ahdinden donmez- Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi soyluyorsunuz?" Hayır; kim bir kotuluk işler de gunahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada suresiz kalacaklardır. (Bakara Suresi, 80-81)

Kendisini yaratan, kendisine "işitme, gorme ve kalp" veren Allah'a karşı, hayatını nankorluk ve isyan icinde geciren kimse, sonsuz azabı hak etmiştir. (Nahl Suresi, 78) Kendisini avutmak icin one surduğu bahanelerin hicbir yararı olmayacaktır. Dunyada iken yaptığı taşkınlıklar, Allah'ın dinine karşı gosterdiği kayıtsızlık ve hatta hınc, hakkındaki hukmu kesinleştirmiştir. Bir ayette, bu durum şoyle anlatılır:

Onlara karşı apacık olan ayetlerimiz okunduğu zaman, sen o inkar edenlerin yuzlerindeki 'red ve inkarı' tanıyabilirsin. Neredeyse, kendilerine karşı ayetlerimizi okuyanın uzerine cullanıverecekler. De ki: "Size, bundan daha kotu olanını haber vereyim mi? Ateş... Allah, onu inkar edenlere va'detmiş bulunmaktadır. Ne kotu bir duraktır." (Hac Suresi, 72)

Dunyada iken Allah'a karşı buyukluk taslamış, muminlere karşı da duşmanlık beslemiş olanlara, mahşer gunu şoyle denecektir:

Oyleyse icinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından girin. Buyukluk taslayanların konaklama yeri ne kotudur. (Nahl Suresi, 29)

Cehennemin en korkunc ozelliği azabın hicbir zaman bitmeyecek olmasıdır. İcine bir kez girdikten sonra artık geri donuş yoktur. Tek gercek sonsuza kadar surecek ateş azabıdır. Allah'ın kahredici ("Kahhar") sıfatının en cok tecelli ettiği nokta budur. Bununla yuzyuze gelen insan ruhen sonsuz yıkıma uğrar. Cunku artık hicbir umut kalmamıştır. Kuran'da, cehennemliklerin caresizliği şoyle anlatılır:

Fasık olanlar icinse, artık onların da barınma yeri ateştir. Oradan her cıkmak istediklerinde, geri cevrilirler ve onlara: "Kendisini yalanladığınız ateş azabını tadın" denir. (Secde Suresi, 20)

... Ateş sizin icinde suresiz kalacağınız konaklama yerinizdir. Şuphesiz Rabbin, hukum ve hikmet sahibi olandır, bilendir. (Enam Suresi, 128)
Ateşten cıkmak isterler, ama ondan cıkacak değiller. Onlar icin surekli bir azab vardır.
(Maide Suresi, 37)