İslÂm Dîni, kadına en buyuk değeri vermiş ve onun namuslu, temiz, vakarlı, haysiyetli ve şerefli bir tarzda yaşamasını sağlamıştır. İslÂm nazarında kadın, şefkat, merhamet, hurmet duyulması ve nezÂket gosterilmesi gereken asîl ve nezîh bir varlıktır. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, kadınların nÂrin, nÂzik ve kibÂr olduklarına işÃ‚retle, onların hic kırılmaması ve incitilmemesi gerektiğini tavsiye etmişlerdir. Bir hadîs-i şerîflerinde:
"... Kadınlar hakkında hayırlı olup nezÂketle muÂmele etmenize dÂir vasiyyetime itÂat ediniz! Cunku onlar eğe kemiğinden yaratılmıştır. Eğe kemiğinin en eğri tarafı ust kısmı (ortası) dır. Eğer sen onu doğrultmaya uğraşırsan, kırarsın; kendi hÂline bırakırsan, daima eğri kalır. O halde kadınlar hakkında hayır oğudume dikkat ediniz!" (1) buyurur.
Hz. Peygamber (s.a.v.)’e ilk def inanan ve O’na en buyuk desteği veren Hz. Hatîce (r.anha) vÂlidemizdir. Nitekim RasûlullÂh (s.a.v.) Efendimiz, Hz. Hatîce (r.anha) vÂlidemiz hakkında şoyle buyurur:
"AllÂh bana Hatîce’den hayırlı bir kadın vermemiştir. Butun insanlar beni yalanlarken, O beni tasdîk etmiş; insanlar benden kacarken, O beni malı ile desteklemiştir. Ve AllÂh bana başka hanımlardan değil, O’ndan cocuk ihsÂn etmiştir." (2)
Kadın, aynı zamanda ilk İslÂm şehîdidir. Hz. AmmÂr (r.a.)’ın annesi Hz. Sumeyye (r.anha), Mekke’de muslumanlığı ilk kabul edenlerden ve bu yuzden dayanılmaz işkencelere uğrayanlardandı. Kendisine İslÂm’dan ayrılması icin yapılan her turlu eziyet ve zulme rağmen, hak yoldan donmedi. Sonunda Sumeyye (r.anha), Ebû Cehl’in sungusu altında can vermiş ve AllÂh yolunda ilk İslÂm şehîdi olmak şeref ve mertebesine erişmiştir. (3)
Kur’Ân-ı Kerîm’de "en-NisÂ"(Kadınlar) isimli, yuz yetmiş altı Âyetlik uzun bir sûre olduğu gibi, ayrıca "Meryem" diye Hz. Îs (a.s.)’ın annesine atfedilen doksan sekiz Âyetlik mustakil bir sûre daha vardır. Bunlardan başka; "en-Nûr, el-AhzÂb, el-Mumtehine, et-Tahrîm ve et-TalÂk" sûreleri de kadınlarla ilgili ceşitli konuları icine almaktadır.
İslÂm Dîni’nde kadın, Âile ocağında temel eğitimi veren ilk oğretmen ve mukemmel bir eğitimcidir. Cocuğun terbiyesi, yetişmesi, her yonden gelişmesi, daha kucuk yaşta iken guzel alışkanlıklar kazanması ve faydalı bilgilerle donatılması husûsunda annenin rolu cok buyuktur. Baba, evin nafakasının temini icin omrunun ekserîsini Âilesinden dışarıda gecirmekte, cocuğu ile yeteri kadar meşgul olamamaktadır. Bu durumda, cocuğu asıl yetiştiren ve terbiye eden anne olmaktadır. Nitekim peygamberler, murşid-i kÂmiller, velîler, sultanlar ve daha nice buyuk insanlar, hep mumtaz annelerin kucaklarında yetişmişlerdir.
AhlÂk kitaplarımızda; carşıdan alınan değişik yeni bir şeyi, cocuklara boluştururken once kızlardan başlanarak ikrÂm edilmesi tavsiye edilmiş, kız cocukları daha hassas ve nÂziktirler, diye duşunulmuştur.
Kız cocuklarının bakımı ve terbiyesi icin her turlu fedÂkÂrlıkta bulunan anne ve babaların, buyuk fazîlet ve ecir sÂhibi olacaklarını Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, şu hadîs-i şerîfleriyle beyÂn buyurmuşlardır:
"Kim, (iki veya uc) kız cocuğunu erginlik cağına erişinceye kadar besleyip buyuturse, kıyÂmet gununde -iki parmağını birleştirerek- onunla şoylece beraber oluruz." (4)
Bu da, yuce dînimizin kadına verdiği ustun değeri gosterir.
kaynak:kelebekforum.com
İslam'da Kadının Degeri
Dini Bilgiler0 Mesaj
●40 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- İslam'da Kadının Degeri