Şahitlik konusunda iki kadına bir erkeği mi kabul eder İslam...?! Asla!:
İslÂm hukûkunda erkeklerin vÂkıf olamayacağı ve tamamen kadınların ilgi sahası olan doğum, bekÂret, emzirme ve aybaşı gibi kadınlara mahsûs hallerde, erkeğin değil, sadece kadının hatt tek kadının şÃ‚hidliği yeterlidir. Bu gibi konulara, kadınların cokca şÃ‚hid olmaları ve erkeklerden fazla gozlem ve tecrubelere sahip bulunmaları sebebiyle, tek kadının şÃ‚hidliği bile gecerli sayılmıştır. Hatt Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in emzirme konusunda tek kadının şÃ‚hidliğini kabul ettiği bilinmektedir. . Nitekim: "Erkeklerin muttalî olmadıkları şeylerde kadınların şÃ‚hidliği makbûldur." buyurması bunun en guzel delîlidir. Doğum icin de tek bir kadının şÃ‚hidliği kabûl edilmektedir. RasûlullÂh (s.a.v.) Efendimiz: "Doğum konusunda bir kadının şÃ‚hidliği yeterlidir.." buyurmaktadırlar. Hz. Omer (r.a.), boşanma konusunda yalnız başına kadınların şÃ‚hidliğini kabul etmiştir. Hz. Ali (r.a.) da, bir cocuğun oldurulmesine şÃ‚hid olan kadınların şÃ‚hidliğini muteber saymıştır
Aslında iki kadının şÃ‚hidliğinin bir erkeğin şÃ‚hidliğine denk olduğu iddiÂsı, gerceklerle hicbir ilgisi olmayan asılsız bir iddiÂdır. Konu ile ilgili olarak Bakara sûresinin 282. Âyet-i kerîmesinde şoyle buyrulur:
"Ey îmÂn edenler! Belirli bir vÂdeye kadar birbirinize borclandığınız zaman onu yazın. Bunu, aranızda bir kÂtib doğru olarak yazsın. Erkeklerinizden iki de şÃ‚hid tutun. Eğer iki erkek bulunmazsa, şÃ‚hidlerden kendilerine guvendiğiniz bir erkek ve -biri unutunca diğerinin hatırlatması icin- iki kadın yeter."
Yukarıda gorulduğu gibi bir butun olarak ele alındığında, Âyetin genel olarak şÃ‚hidliği duzenleyen umûmî bir hukum koymadığı, Âyet-i kerîmedeki hukmun sadece vÂdeli borclanmalarla ilgili olduğu acıkca gorulur.
İki kadın şÃ‚hid onerilmesinin sebebi, birisi yanılırsa diğerinin ona hatırlatması icindir. Ancak Âyette "iki kadın şÃ‚hidden biri mutlaka yanılır veya unutur" denmemektedir. "Yanılırsa veya unutursa" denmektedir.O halde iki kadın şÃ‚hidden birisi, şÃ‚hidlik ettiği borclanma akdiyle ilgili olarak yanılmaz veya unutmazsa, şÃ‚hidliğini tam olarak yaptığı icin, erkek şÃ‚hid ile kadın şÃ‚hidin şÃ‚hidlikleri yeterli, aynı zamanda eşit değerde olacaktır. Bu ise kadının şÃ‚hidliğinin, erkeğin şÃ‚hidliğine denk olabileceğini gosterir.
Neden mi? ...Cunku o donemde kadınlar ticaretle direk ilgilenmiyordu...Hatta Hz. Hatice bile kendi işlerini erkeklere, ticaretini erkeklere yaptırıyordu...!O donemde kendi ilgi alanlarının dışındaki " vadeli borclar " konusundaki bu istisnai hukumu genelleştirmek sadece onyargı ifadesidir...Ayrıca yukarıda da ifade edildiği gibi kendi ilgi alanlarında olan işler icin - mesela doğum,emzirme... - her kişinin tek şahitliği kabul edilmektedir...
Gunumuzde ekonomi ozel ilgi alanına giren - ekonomi alanında eğitim goren kadınlar mesela - kadınlar icin bu ayet tabii kendilerini sınırlandırmaz...Cunku "unutma ve ilgi alanı olup olmama " temel sebep...Bu sebep ortadan kalkınca hukumde kalkar...veya bu şartlara uyan - ilgilenmeyen, unutan,ilgi duymayan dolayısı ile aklında tutma ihtimali daha az olan - kimsenin şahitliğinde ilgilenen gruba gore iki kişi şartı aranır.Vadeli borclarda şahitlikte esas olan bunlardır - ilgi, alaka,işin icinde olup olamam ve dolayısı ile ilgi ile paralel unutup unutmama- yoksa cinsiyet :kadın erkek olup olmama değil ...!