Marketten cıkmış, ana caddeye ulaşmak icin yolda ilerliyorum. Şansıma ya okul cıkış saatine denk gelmiş.
Yaya gecidi olmasına rağmen kimse yaya gecidini kullanmıyor, gelişi guzel yola atlıyor. Coğu ise efendim yolun iki tarafında kaldırım olmasına rağmen yolun ortasında yuruyor. Cunku araba durmak zorunda onlara gore. Hadi bunlar daha cocuk diyorsun.
Az daha ilerliyor, hafif virajı donuyorsun karşına oğrenci ordusu ve biri bebek arabalı uc velinin keyfe keder yolun ortasında yuruduğunu, karşıdan gelen aracın durmuş yayaların kendisine yol vermesini beklediğini goruyorsunuz. Aracın gecebileceği kadar kenara cekiliyorlar neyseki zahmet edip.
Sizde bir kazaya sebep olmamak icin zaten yavaş gidiyorken, insanların vurdum duymazlığına karşı iyice yavaşlıyor ve yayaların peşinden tın tın ilerliyorsunuz. Lakin ana caddeye daha cok var, sabır ise mumkun değil. Tam korna ile uyaracakken daha once yaşanan korna deneyimleri geliyor aklınıza vazgeciyorsunuz. Yine yetişkin insanları ve cocukları duşunuyor, korkmasınlar diyorsunuz. Yine herhangi bir kazaya sebebiyet vermemek icin aracı durduruyor ve camınızı acıp, sesli uyarıda bulunuyorsunuz. Cocuklar oralı olacak gibi oluyor ama bakıyorlar ki herkes aynen devam tekrar onlerine donup yuruyorlar. Onlara onculuk eden uc hanımefendi de bilmem hangi koyu muhabbetin ortasına dalmış şen şakrak yuruyorlar. Bu defa kornaya basıyorsunuz bir defa ve hep birlikte yerlerinden sıcrıyorlar. Donup suratlarını ekşitip bir şeyler soyleniyorlar, yoldan cekilmek akıllarına gelmiyor.
Sabır diyor, arabayı durduruyor el frenini cekiyor ve arabadan iniyor, hanımlar yol verseniz artık, kaldırım varken araba yolunda yurumenin manası nedir, diye gayet sakin soyleniyorsunuz sizde. Fakat haklı cıkmanıza imkÂn yok. Aralarından bir hanımefendi, "Benim de ehliyetim var, trafikte oncelik yayalarındır," diyor. İcinizden, o ehliyeti nasıl almayı başardığına dair duşunceler geciyor. Tabii hemen yanlış bilgi ile hareket ettiğini soyluyor ve doğrusunu acıklıyorsunuz. Mumkun değil, haklı olan onlar olmalı. Her neyse gecebilir miyim artık diye bir de izin istiyorsunuz. Soylene soylene kenara cekiliyorlar ama sizin iciniz rahat etmiyor ve insan olarak en azından etrafınızdaki okul cağı cocuklarına duyurmak icin uyarma gereğinde bulunuyorsunuz.
"Hanımefendiler, araba yolları araclar icin kaldırımlar ise yayalar guvenli yuruyebilsinler diye yapılmıştır. Araba yolunda sırf yanyana yuruyup keyfekeder sohbet etmek icin yurumek suctur. Cocuklara da kotu ornek olmayın lutfen," diyor ve olay buyumesin diye arabanıza biniyor, calıştırıp hemen oradan uzaklaşıyorsunuz. Lakin dikiz aynasına baktığınız zaman eski konumlarına geri donuyor olduklarını goruyor ve bu ulkeden artık umudu kesiyorsunuz.
Bu insanlara şaşıp kalmamak elde değil. Olayı bir saat olmayacak aynen bu şekilde yaşadım. Sadece bugun değil, defalarca boyle şeylerle karşılaştım. Sadece bir hafta icinde 2 defa kaldırım olmasına ve kaldırımda yurumeye engel bir şey olmamasına rağmen, farklı gunlerde araba yolunda yuruyen iki bebek arabalı insan ile karşılaştım. Nedir bu yozlaşmışlık! Bilgisizlik, yanlış bilgi kirliliği? Bu ulkede teorik derslere girmeden yazılı ve direksiyon sınavından gectiği icin ehliyet alan insan sayısı azımsanamayacak kadar cok. Bazen sakin kalmakta inanın ki cok ama cok zor.
Araba yolunda yaya onceliği(!)
Kadınca0 Mesaj
●1 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Kadınca
- Araba yolunda yaya onceliği(!)