BABAM OLECEK VE BEN BİRŞEY YAPAMIYORUM
Annemle babam ben 3 yaşımdayken ayrılmıştı. Annemle buyudum. Hayatımın şu kısmına kadar hep annemi bildim tanıdım. Babamla bazen aylarca bazende yıllarca goruşmezdik. İcimde ona karşı hep bir kırgınlık vardı. Kırgınlığın annemle babamın ayrı olmasına değildi. Kırgınlığım babama olan uzaklığımdı. Gel zaman git zaman hayat ilerledikce olayın durumuna alışıyor insan artık. 2017 yılıydı artık ve ben hayata atılmıştım. Tek derdim hayatın tatlı koşturmasıydı. Seneler icerisinde babama olan samimiyetim bitmişti istemsizce... Benim.bir yanım hep eksikti cunku. Yine bir gun bir bucuk senedir buluşmadığım sadece telefonda konuştuğum babam aradı beni. Belinin ağrıdığından bahsediyordu. Yine buluşmamak icin bir bahane arıyor kendine dedim heralde. Sonra bir gun yine aradı. Bir sure izmire amcamların yanına gittiğini hatta bireysel emekli olduğunu soyledi. Neden bilmiyorum ama inanılmaz sevinmiştim.
İzmire gideli bir ay oldu ve babam emekli olmadı. Dediki bu sistemde uc ay icerisinde emekli olunuyor , biraz daha bekleyelim. Ardından bana rahatsız olduğunu soyledi. Bir an once doktora gitmem lazım dedi. Bende bir an once git ihmal etme dedim.
Aradan iki ay gecti. Babam yine emekli olmadı.
Aradan iki bucuk ay gecti. Amcam durumun yalan olduğundan şuphelenmiş ki beni aradı. Babam amcama benim babama emekli olması icin kredi cektiğimi soylemiş. Oyle bir durum soz konusu olmayınca babamın yalan soylediği anlaşıldı. Sonra amcam bana, babamın cok zayıfladığını ve gercekten cok hasta olduğunu soyledi. İnsan hali, aklıma hic kotu birşey gelmiyor. Babamı doktora gitmediğini cunku calışmadığı icin sigortası olmadığını kendisininde hala amcama emekli olacağını soylediğini anlattı.
Aradan uc ay gecti... Babam beni aradı. İstanbula donmesi gerektiğini ve İstanbul da bir alacağından para alacağını soyledi. Benden bilet almamı istedi. Cok kızmıştım o an Allah yukarıda inkar edemem ne yazık ki. Calışmıyor etmiyor sonrada benden bilet almamı istiyor demiştim. Maaşımı aldığım ilk gun gittim biletini aldım. Kar yağışı sebebiyle o hafta donemedi ve bilet 1 hafta ertelendi. Babamın ne cep telefonu vardı nede hattı neden kullanmadığını hic bir zaman anlayamamıştım ve ancak o beni aradığı zaman konuşabiliyorduk.
Aradan 1 ay gecti... Bu surecte ara ara konuştuk. Maltepe de oturan buyuk amcamın yanına gitmiş. Belkide 10 senedir hic konuşmadığım amcamla o gun telefonda konuştuk. Babanı hastaneye yatırıcaz, karaciğerinde bir kitle var baktıracağız dedi. Ama benim hala aklıma kotu birşey gelmiyor. Hic başıma gelmeyen bir durum. İyi tamam amca dedim.
İki hafta once bir Salı gunuydu. İzmirde ki amcam musait misin prensesim diye mesaj attı. Mesajı gorunce bir an aramak istemedim. Sonra bir sigara yaktım ve istemsizce aradım amcamı. Benim icin telefondaki iki cumlesi yeterli oldu. "Baban hastenede ve kanser... (sessizlik..) tum vucuduna yayılmış" Kesinlikle hayatımın en kotu anıydı. O an yanımda Gamze vardı. Gamzeye babam kansermiş dedim ve yere coktum. Sonra kalktım iceri girdim. Hala olayın ciddiyetini kabullenemiyordum. Sonra senelerce babamla goruştuğumu bilmeyen annemi aradım ve kanser olduğunu soyledim. Afalladı ve uzulme dedi...
Ertesi gun iş yerinde duramadım. Cunku babamı aramıştım. ( Hastaneyi arayarak ulaşabildim.) Babamın sesini hayatımda ilk defa boylesine kotu duymuştum. O an canım cok yandı. Hastane Maltepedeydi. Bana cok uzaktı. Arabası olan bir arkadaşımı ayarlamaya calıştım. Herkesin işi vardı. Tabi, kim kimin yanında olmuş ki! En son bir arkadaşımı buldum beni saat 5'te iş yerimden aldı ve tum yol boyunca trafikte ofladı pufladı. Ne ben konuşuyordum nede o... Kopruden once son cıkışta durdu. Lastiklerini kontrol etti. Goturmek istemediği belliydi. Saat 7 gibi arabadan indim sen riske girme ben metrobusle giderim dedim. Hastanede oyle bir yerde ki , ormanlık bildiğin. Gecenin karanlığında yurudum yurudum.... Yolun sonunda bir bucuk senedir goremediğim babam vardı. Bu arada sozum ona beni yarı yolda bırakan arkadaşım ne gittin mi diye aradı nede baban nasıl oldu diye.
Hastaneye girmeden once bir sigara yaktım. Ne ile karşılaşacağımı tam olarak bilmiyordum. 3. Kat 309 numaraya doğru yurumeye başladım. Babam beni kapıda bekliyordu. Babamı gorduğum ilk an buz gibi oldum. Girdiğim o şoktan cıkamadım bir an. Kanım donmuştu. Nefes alamıyordum. Salak gibi tabiri varya işte o an bende tam olarak oyle salak gibi olmuştum. Gulumsemeye ve onu o an gorduğum icin mutlu olduğumu ifade etmeye calıştım. Sadece ama sadece 4-5 dakika durabildim yaninda. Kendimi odadan dışarı nasıl attım bilmiyorum. Babamın odasındaki yan tarafta yatan hastanın refakatcisi Zeliha Abla benimle birlikte geldi. Babamın durumu cok kotu dedi. O gun belki de o an yarım saat boyunca hungur hungur ağladım. Annemi ve patronumu arayıp hastanede yanında kalmam gerektiğini anlattım.
Babamın bir gozu buyuk bir gozu kucuktu. Ayakları inanılmaz derecede şiş ve vucudu bembeyazdı. O kadar zayıftı ki , kolları benim kollarımın yarısı kadardı. Surekli oksuruyor ve oksurdukce ağzından kan geliyordu. O gece ne o uyuyabildi ne de ben...
Sabah olunca doktoruyla konuştum. Babanın durumu cok kotu biz akciğer kanseri diyoruz %90 ihtimalle fakar teşhis ve tanı icin tum işlemleri yapacağız dediler. Babamı ambulans ile Kartalde bir eğitim ve araştırma hastanesine sevk ettiler. Orada pet-bt'ye girecekti. Babamın uc saat iceride kalacağını soylediler ve babamı iceri aldılar. İste en cok orada ağladım tek başına ve caresizce... 3 saat boyunca, sanki ben ağladıkca babam iyileşiyordu. Tabi bunları babama belli edememek en kotusuydu. Babam 3 saat sonra cıktı. Babama fazla yaklaşmamam gerektiğini vucudunun radyasyon yayacağını soylediler. Nafile... Umrumda bile değildi. Ambulansla kaldıği hastaneye giderken babam yol boyunca su kustu...
O gece eve donmek zorunda kaldım. Sonucları pazartesi cıkacaktı. Bir gun işe gittikten sonra haftasonu tekrardan hastaneye gectim. Tum arkadaşlarını hastaneye topladım. Tum kardeşleri de oradaydı bende oradaydım. Ona hediyeler aldım ihtiyaclarını aldım. Kitap aldım okusun diye cunku hastanede televizyon yoktu. Santranc oynadık iddaa oynadık. Herkes gitti biz babamla baş başa kaldık. O gece ne o uyudu ne de ben. O uyumadığını bana belli etmemeye calışıyor bense ona belli etmemeye calışıyorum. Gece bir ara kalktı lavaboya gitti. Oksuruğu hastane koridorlarında yankı yapıyordu. Kalktım lavobonun oraya gitttim. Cıkınca goz goze geldik. Bir iki saniye baktık birbirimize... İyi misin baba ? Dedim. İyiyim paşam rahatladım balgam atınca dedi.( Babam bana hep paşam derdi, sorduklarında neden diye benim kızım erkek gibi dedi)
Sabah olunca yine arkadaşları geldi. Eline yuzune renk gelmişti. Yemesi icmeside yerindeydi. Babama demiştim ki baba baksana maşallah toparladın kendini o da bana sen yanımdasın ya ondan paşam demişti. O gun ben eve geri dondum. Ama icimde bin bir umutla. Cunku babamın morali yerine gelince gercekten kendini cok toparlamıştı. Tamam dedim kendi kendime tamam babam iyileşecek!
Ertesi sabah oldu. İşe gittim. Neşemde yerine gelmişti. Ta ki oğlene kadar. Kuzenim aradı. Ve hayatımın en kotu haberini verdi bana. Sonuclar cıkmış. Kanser tum vucuduna yayılmış. Kemiklerine kadar. Artık yapılacak birşey olmadığını ve son zamanlarını sevdikleriyle evde gecirmesi gerektiğini soylediler. Ciddi misin sen dedim. Ve işte en son orada anladım. Butun şirket sessizdi. Sadece benim hıckırıklarım. Babam olecekti....
Butun hafta yanına gidemedim. Kendimi toparlayamadım. Kendimi hazır hissedemedim. Zor gun olduğu icin yanımda cok az insanın desteği vardı. En yakınım dediğim insanlar daha 1 ay once duğununde şunu yapacağız bunu yapacağız diye konuştuğum insanlar beni yarım ağızla bir kere aradı. YAZIKLAR OLSUN. Haftasonu oldu ve dun babamın yanındaydım. Daha cok zayıflamıştı. Emar sonucları da dun cıkmıştı ve tumor ne yazık ki beyine de sıcramıştı. Ayakları hala şiş ve bacakları su topluyordu. Pacaları hep su icerisindeydi cunku surekli kendiliğinden patlıyorlar. Hic bir şekilde yemek yiyemiyor... Nefes almakta cok ama cok zorluk cekiyor. Bazen cama cıkıyor.
Ağlayamadım. Ağlayamıyorum. Dua ediyorum surekli, Rabbim bir an once yanına alsın. Bunları yazıyorum anlatıyorum cunku size bir kac tavsiyede bulunacağım. Hala sağlığınız varken hayatı gule oynaya yaşayın. Hic bir insan icin duygusal anlamda hayatı kendinize zehir etmeyin. Ileride duştuğunuzde kimseye muhtac olmamak icin birikim yapın. Kendinize iyi bakın sağlığınızı koruyun. Ailenize sarılısın. Şuan yanınızdalar ve değerini iyi bilin. Bol bol vakit gecirin. 6 ayda bir kontrole gidin. Kanser hastalarını ziyarete gidin, emin olun onkoloji bolumunde yuzlerce morale ihtiyacı olan hastalar var. Ve dostlarınızı iyi secin. Hasta olduğunuzda babama koşanlar gibi olanlarla en zor gunumde beni yarı yolda bırakanları iyi ayırt edin. Ve dua edin.
RABBIM BABAMI DAHA FAZLA ACI CEKTIRMEDEN YANINA ALSIN.....
Babami kanserden kaybetmek uzereyken hİslerİm 19 Şubat 2017
Kadınca0 Mesaj
●0 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Kadınca
- Babami kanserden kaybetmek uzereyken hİslerİm 19 Şubat 2017