Denize doğru uzanan ve karşısında Doğu Karadenizin yegÂne adasının (Giresun adası, Aretias, Ares, Areos Nesos, Puga) bulunduğu bir yarımadanın uzerinde yer alır. Yarımadadaki kale yerleşmenin cekirdeğini oluşturmuştur. Eski adı Kerasus olup bugunku adı da bu kelimeye dayanır. Kerasusun civarda bol miktarda yetişen kirazdan geldiği rivayet edilir. Bir başka kaynağa gore bu isim, yarımadanın denize doğru bir boynu gibi uzanması dolayısıyla eski Yunancada boynuz anlamına gelen kerastan turetilmiştir.
Kaynaklarda adı Kerasus, Kerasous, Cerasous, Chirizonda, Cerasonte, Kerassunde şekillerinde de gecen şehir Turk hÂkimiyeti doneminde bugunku soylenişiyle anılmıştır.
Osmanlı donemi Giresunu hakkında en ayrıntılı bilgiler, XV ve XVI. yuzyıllara ait Trabzon sancağı tahrir defterlerinde yer alır. Bu defterlerden en erken tarihli olanına gore 1486ya doğru yerleşmenin kale icinde ve hemen civarında olduğu, askerî vasfın on plana cıktığı bir şehir ozelliği gosteren Giresun 114 nefer, yirmi iki bîve (dul) hıristiyan nufusa sahipti. Bunlar kaleyi tamir etmek, Giresundan gecen gemilere kılavuzluk yapmak şartıyla her turlu vergiden muaf tutulmuşlardı. Bu durum Osmanlıların şehri barış yoluyla teslim aldığını gosterir. Kalede muhafızlar dışında dort sivil muslumanın adı deftere kaydedilmiştir. Giresunun ilk musluman sivil sakinleri olan ve her biri eski timar sahibi bulunan bu şahıslar Cepni Ali, Cankırılı Hamza, İbrÂhim, Îs oğlu Ali idi. Kalede ise dizdar Kalkandelenli Yûsufun idaresinde otuz kadar muhafız gorev yapıyordu. Bu muhafızların bazılarının isimleri altında Niğbolu, Manastır, Uskup, Sofya, Semendire, SelÂnik, Kesriye ve Kefeli olduklarına dair kayıtlar bulunmaktadır. Bu rakamlara gore şehirde 600-700 kişinin yaşadığı tahmin edilebilir. Bunların hepsinin kale icinde oturup oturmadığı belli olmamakla birlikte kale dışında sahile doğru uzanan evlerden ikamet ettikleri soylenebilir.
Giresun Tarihi
Turizm ve Tatil0 Mesaj
●34 Görüntüleme