Mağaralar bilindiği gibi insanlara ilk doğal barınaklık yapmış onemli mekanlardır. Bu nedenle uzun yıllar araştırmacıların dikkatini cekerek ayrıntılı araştırmaların yapılmasına neden olmuşlardır. Bunun yanında mağaralar icerisinde sakladığı gizli gizemin ve guzelliklerin keşif ve seyri insanlara ayrı bir huzur ve mutluluk vermektedir. Ayrıca mağaralar heyecan verici sporların yapılmasına, bağımsız bir bilim dalı olan (speleoloji) Mağara Bilimcilik dalının gelişmesine de olanak sağlamışlardır.
İlimiz Torul İlcesine bağlı Cebeli Koyu sınırları icerisinde barındırdığı Karaca Mağarası şehir merkezine 17 km. mesafede, denizden 1550 m. yukseklikte olan ve Gumuşhane turizminin lokomotifi durumunda bir mekandır.
Mağara Gumuşhane-Trabzon karayolunun yani ana guzergahının 12.km.'nde kuzeye ayrılan 4 km.'lik yolu takiben ulaşılır. Ana tur guzergahından sonraki 4 km.'lik yol cift şerit ve asfaltlanmış, tur otobuslerinin rahatca gittiği bir yoldur. Mağaranın bulunduğu yerde kır kahvesi, dinlenme tesisleri gibi ziyaretcilerin ihtiyaclarını karşılayabilecekleri oncul tesisler mevcuttur.
Mağara damlataşı şekillerinin en guzel ve en gorkemli, gorenleri buyuleyici orneklere sahiptir.
Mağara gorenlerin tekrar gormek istedikleri, UNESCO'nun Dunya Miras Listesine girecek guzellikte ve değerde bir mekandır. Bu nedenle Gumuşhane turizminin adeta dinamosu durumundadır. Sağlık turizmi yonunden ozellikle solunum rahatsızlıklarına (astım gibi) iyi gelmektedir. Karaca Mağarası 1996 yılında turizme acılmış ve bu gune kadar mağara 600.000'in uzerinde yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilmiştir. Karaca Mağarası'nı gormek gercekten insanlarımızın gezi envanterlerinde apayrı, gizem dolu, seyrine doyum olmayacak bir sayfa acmaktadır.


Gumuşhane'ye gidipte bu guzel ve mistik mağarayı gormeden donmeyin
