Sinop'un en guzel ilcelerinden biri olan Ayancık denizi yeşili doğası mutlaka gidip gorulesi keşfedilesi biryer


Ayancık ilcesi cevresinin dağlık ve ormanlık alanlardan oluşması ve Kure Dağlarının yuksek tepelerinin ilce sınırlarında olması nedeni ile orman ici pek cok dinlenme alanı ve yaylalara sahiptir. Bu yaylaların en onemlileri Cangal , Akgol ve Karlık Yaylalarıdır.
CANGAL : Ayancık-Kastamonu yolunun 25. km sinde yoldan 3 km iceride bulunan Cangal ; orman icindeki acıklık alana kurulmuş bir yerleşim yeridir. Burada Orman İşletmesine ait idare binaları , misafirhane ve lojmanlar bulunmaktadır. Binalar tek katlı olup arazi uzerinde dağınık vaziyettedir.
Kucuk bir tatil koyu havası yaratılmıştır. Tesisler Ayancık kereste Fabrikasını kuran Belcikalı ve Almanlar tarafından 1930 lu yıllarda inşa edilmişlerdir. Etrafındaki geniş Goknar ormanları ve yakın koylerle birlikte kış turizmi , av ve dağ turizmi icin uygun olup tesis yapmaya oldukca musaitttir.
AKGOL : Ayancık ilcesinin guneyinde Ayancık-Kastamonu yolunun 31.km sinde, yoldan da 5 km iceride bulunan Akgol ; 1200 metre yuksekliktedir. Etraftaki sık goknar ormanları icinden akan iki cayın birleştirerek oluşturduğu gol ortalama 3 donum alan kaplamaktadır. Golun yanında orman işletmesine ait bir tesis bulunmaktadır. Gunubirlik piknik icin uygun olan gol civarındaki orman iclerinde piknik masaları ve ızgara yerleri bulunmaktadır. Cevre ormanlarda yaban domuzu, ayı, kurt, cakal ve tavşan gibi av hayvanları mevcuttur.
Akgol’e ulaşmak icin inilen 5km lik yol stabilize olup buradan da İnaltı bolgesine doğru yol devam etmektedir. Bu yol uzerinde bulunan İnaltı Mağarası ve Kanyonları safari turlar ve yuruyuşler icin de musaittir. Kış mevsiminin uzun gectiği bolgede kucuk kayak pistlerinin de yapılabileceği uygun orman ici boşluklar mevcuttur.
KARLIK YAYLASI VE DUDENİ : Akgol ve İnaltı Mağarası ile hemen hemen aynı bolge uzerinde bulunan Karlık yaylası 1600 metre yuksekliğe sahip geniş bir yayladır. Zengin bir orman yapısından sonra ulaşılan yaylada orman idaresine ait bir telsiz istasyonu ve gozetleme kulesi bulunmaktadır. Bolgenin en yuksek tepelerinden biri olan yayladan acık ve bulutsuz havalarda Sinop İnce burun acıkları ve şehir ışıkları rahatca gorulmektedir.
Geniş otlaklardan oluşan yaylanın en buyuk ozelliği Karlık Dudenidir. Bolgenin jeomorfolojik yapısından kaynaklanarak oluşan bu duden iki yamacın arasında cokmuş bir alan gorunumu vermektedir. Buradaki kayalık kesime ulaşıldığında Buradan aşağıya doğru uzanan bir mağara daha olduğu gorulmektedir. Bu mağaranın yapısı ve bolgenin yuksek olması nedeni ile burada biriken karlar yaz aylarında Ağustos sonuna kadar erimemekte olup , oluşan bu kar kutukleri eski yıllarda yaz aylarında cevre koyluler tarafından kullanılmakta imiş. Bolgeye de adını veren bu duden mağarası ve cevresi yayla turizmi ve meyilli otlakları nedeniyle cim kayağı icin oldukca uygun ortamlara sahiptir.
İNALTI KANYONLARI : Ayancık - Kastamonu yolunun 17. km sinden ayrılan stabilize yol ile ulaşılan kanyonlar ve mağara ilcenin en guzel rekreasyon alanlarındandır. Yol guzergahında inaltı yerleşmesi ve Alabalık Tesisleri de bulunmaktadır. Tesislerden sonra ulaşılan kanyon yolunun bir tarafı sarp kayalık obur tarafı cay yatağından oluşmaktadır. Birkac yerde cayın icinden gecen yol cay suları yuksek olmadıkca taksiler tarafından da kolaylıkla aşılabilmektedir. Ancak kar sularının eridiği ilkbahar ayları ile sonbahar aylarında yalnızca arazi taşıtları ile gecilebilmektedir. Zaman zaman da ağac koprulerden gecilerek ilerleyen yol safari turları icin oldukca musait doğal bir parkurdur.
Kanyonun en can alıcı bolumu ; sarp kayalıklardan akan suların oluşturduğu kucuk şelaleler ve camur ve yosunların oluşturduğu sarkıt ve traventenlerin bulunduğu 1 km lik mesafedir. Bu alanı gruplar ve ziyaretciler ozellikle yuruyerek gecmeyi tercih etmektedirler. Kanyonun bitiminde orman icinde devam eden yol Alabalık Uretme tesislerini de (kapalı) geride bıraktıktan sonra İnaltı Koyune ulaşmaktadır. Ormanlardan tomruk nakletmek icin kullanılan Eski buharlı trenin dekovil hattının da gectiği kanyonu iki vadisinde bulunan orman idaresine ait terkedilmiş barakalar kanyon ve bolge turizmi canlandığında tesis olarak kullanılmaya oldukca musaittir.
İNALTI MAĞARASI : İnaltı Koyu koyun hemen arka yamacında bulunan mağara ile unlenmiştir. Deniz seviyesinden 1070 m. yuksekte olan mağaranın oldukca buyuk olan ağzı koyden gorulebilmektedir. Koyde biraz soluklandıktan sonra yaklaşık 500 metrelik bir tırmanıştan sonra mağaraya ulaşılmaktayken, 2002-03 yıllarında yapılan yol ile mağaranın 50 m. altına kadar aracla gidilebilmektedir. Buradan 50 metrelik merdivenle mağaranın ağzına ulaşılabilir. Mağara ağzında geniş bir sahanlık bulunmaktadır.
İnaltı mağarası gerek mağara ici damlataşları ve arkeolojik ozelliği, gerekse de doğal cevrenin guzelliği nedeniyle, turizm amaclı kullanıma son derece uygun şartlara sahiptir.
Ortalama uzunluğu 7500 metre olan mağaranın son noktası girişten 24 metre aşağıdadır. Doğu-batı yonunde buyuk bir (S) cizerek uzanan mağaranın giriş ağzı ve gerisindeki salonun tavan yuksekliği 20 metreden fazla, genişliği ise 18 metredir. Giriş salonu boyu 125 m, tavan yuksekliği 6-22 m, genişliği 7-13 metreler arasında değişen duzgun bir galeriye acılır. Bu galeri mağaranın en geniş ve en kuru bolumudur. Buradan sonra daralarak ilerleyen mağarada sarkıt, dikit, sutun, ortu ve duvar damlataşları, damlataş havuzları gorulmeye başlar. Yatay gelişmiş kaynak konumlu fosil bir mağara inaltı mağarasında damlataşların coğu genişlemiş olan orta bolumde yer almaktadır. Buna karşılık mağara tabanına yakın alt kesimlerde ve su duzeyinin hemen uzerinde Karnabahar ve Patlamış Mısır şekilli damlataşlar da bulunmaktadır. Mağaranın icinde yer yer su birikintilerine rastlanmakta olup bazıları ilerlemeyi zorlaştıracak şekilde derindir. Mağara girişinde gorulen duvar kalıntıları, tarihi donemlerde iskan alanı olarak kullanıldığı sanılan mağaraya arkeolojik değer de katmaktadır.
İnaltı mağarasının elektrifikasyonu, trafo, kapı, merdiveni, ceşme ve tuvaleti yapılmış; mağara icindeki gezi guzergahı ve kır kahvesi yapım calışmaları devam etmektedir.
Mağara Civarında Kanyon, Akgol ve Karlık Yaylası ve Dudeni gibi doğal guzelliklerin de bulunması mağaranın onemini daha da arttırmaktadır. Hazırlanan projelerle gunubirlik ziyaretcilerin ihtiyaclarına yonelik tesislerin yapılması yanında coğunluğu boş olan koy evlerinin de pansiyon olarak kullanılma acılması planlanmaktadır.
Konaklama Tesisleri
Belediye Apart Otel : Yalı Mahallesi sahil şeridi uzerinde bulunan otel 58 yatak kapasitelidir. Onu deniz arkası orman olan otel iki katlı ozel bir mimariye sahiptir. Otel kompleksi icinde 200 kişilik restaurant, bar, lobi kafeterya ve teras restaurant bulunmaktadır. Odalar balkon ve terasa sahip olup sıcak su ve telefon mevcuttur. Ayrıca otel bunyesinde 3 adet bungalov ev ile 1 adet de koy evi mevcuttur.
Rezervasyon - Telefon : 0(368) 613 11 37 - 613 35 63
Saymoz Otel : Yalı Mahallesi İskele meydanında denize nazır bulunan otel 40 yatak kapasiteli olup otelin cafe-bar ve yazlık cay bahcesi mevcuttur.
Rezervasyon - Telefon : 0(368) 613 10 39
Karahan Otel : Yalı mahallesinde Belediye Apart otele bitişik , 5 katlı olarak inşa edilen otel 50 yatak kapasiteli olup cafe,barı mevcuttur. Kahvaltı verilebilen otelde yemek ihtiyacı bitişikteki Apart otelin lokantasından karşılanabilir.
Rezervasyon - Telefon : 0(368) 613 19 74 - 613 10 87
Yavuzlar Otel : İlcemiz Yalı mahallesi Omer Seyfettin caddesi uzerinde Falaka Cafe Bar Restaurantla birlikte yeni faaliyete gecmiş olup 40 yatak kapasitelidir.
Rezervasyon Tel - Faks : 0(368) 613 55 15
Kuğu Yalısı Apart Otel - Kamping : İlcenin batısında şehirden 3 km ilerideki Kuğu Yalısı mevkisindeki koya kurulmuş otel iki katlı 36 yatak kapasiteli bir tesistir.
Rezervasyon-Telefon : 0(368) 613 25 92
Gokay Aile Pansiyonu : Şehir icinde Yukarı Erkengunez mevkisinde bulunan 5 katlı bir binanın iki katı aile pansiyonu olarak duzenlenmiş ve hizmete sokulmuştur.
Rezervasyon - Telefon : 0 (368) 613 24 34 - 613 27 93
Tarihi ve Arkeolojik Değerler
Sinop ili tarihi ve arkeolojik değerler bakımından zengin olmakla birlikte aynı yoğunluk Ayancık ve civarında gorulmemektedir. Bununla birlikte ilcenin en onemli eserleri;
ESKİ CEZAEVİ (KİLİSE) : Yalı Mahallesi sahil kesiminde bulunan bina eski bir kilise yapısı olup yıllarca cezaevi olarak kullanılmıştır. Bizans donemine ait olan ve bugun boş olan bina duzenlendiğinde kultur merkezi olarak kullanılmaya musaittir.
İSTEFAN KAYA MEZARLARI : On tarih devirlerinden kalan ve henuz hic bir bilimsel araştırmanın yapılmadığı Pontus Krallarına ait kaya mezarları İlcenin batısındaki İstefan, (Caylıoğlu) koyu sınırları icinde bulunmaktadır.
İSTEFAN SULU KİLİSESİ : Yine aynı yerleşim yerinde istefan burnunun batı yakasında, toprak altında olup ici toprak ve su dolu haldedir. Galerilerinden biri toprak ustundedir. Halk icinin su dolu olması ve cevresinin de su kaynağı yonunden cok zengin olması nedeni ile buraya sulu kilise adını vermiştir. Henuz hicbir kazı calışması yapılmadığı alanda eski bir hoyuk bulunmaktadır.
YALI CAMİİ : 1981 yılında Omer Seyfettin’in hikayesini anlattığı Ayancık Camiidir. Bilinmeyen bir nedenle yıkılmış ve yerine 1908 yılında şimdiki Yalı Camii yapılmıştır.
AYANCIK ASKERLİK ŞUBESİ : 1900 yılında, İstefan’daki kilise harabelerinin sutunları kullanılarak, aynı uslupla inşa edilen ve Askerlik Şubesi binası olarak kullanılan bina restore edilmiştir. Kesme taştan yapılan binanın on cephesi sutunlu ve iki kat halindedir. Yapımında kilise harabesinden getirilen taşlar kullanılmıştır.