Kadınlar selulit kabusunuz tarih oluyor. İşte sizi selulitlerden kurtaracak formul.
26 Haziran 2007 Salı 11:16
Buyrun bakalım.. Yıllardır kafa patlatılan soruna care yine “kadın dostu” yazarınızdan geldi.. Selulitten kurtulmak isteyen bendeki akılları uygulasın..

Biz “botoks” uzerine Dr. Lakhdar Belhaouari uzerinden fetva verirken bomba başka yerde patladı..

Memleketin “Selulitle Mucadele Derneği Başkanı” olduğunu ilan eden Sibel Can’ın kadınlara yonelik direktifleri gazetelerin birinci sayfasına taşındı..

Onemsiyorum, cunku kadın anatomisi uzerine bir araştırma yapılsa Sibel Can hanımın ortalamayı temsil ettiği gorulur..

Link Silinmiştir.

* * *


Bizim kadınlarımız kısır, mantı, kuskus gibi akla ziyan yiyecekleri tuketmede birincidir.. Ote yandan da ince ve zarif gorunme iddiasındadırlar..

Gidin Turkbuku’ne.. Oğlenin kırk kusur derece sıcaklığında denize giren kadınlar, genc kızlar, midelerinde en kucuk bir kazıntı hissettiklerinde en yakın mantıcıya koşarlar..

Guneşin altında, klimasız bir ortamda sıra bekleyerek mantılarını yerler..

SEBEBİ OLMALI..
Bizdeki bu “gırtlak tercihi” yuzunden kadınlarımızın belden aşağısı hayli geniş durur..

Bu nahiye kiminde baklava tepsisi ile aynı capta, kiminde de 2.90 boyundaki bir Zodiac botun eniyle aynı kıvamdadır..

Nitekim ortalama diye takdim ettiğimiz Sibel Can Hanım’ın belden aşağısı da zaman zaman bu olculere yaklaşmaktadır..

İşte tehlike burada..

“Selulit” denilen portakal kabuğundaki gozenekleri andıran delikli yuzeye ne sebep oluyorsa bir kadının belden aşağısını geniş gorduler mi gider oraya yapışırlar..

Orayı selulit ureten bir ciftlik haline getirirler..

Gidin deniz kıyılarında cimen kadınları seyredin.. Mabat kısmına iki zamanlı 4 HP gucunde kısa şaftlı bir deniz motoru takıldığında saatlerce yuzebilecek olan ne kadar kadın varsa bakın.. Belden aşağıları selulit tarlası durumundadır..

İki tabak yoğurtlu mantı yedikten sonra eritmek icin topu topu beş yuz metre yurumek bu tarlalara etki etmez..

Sibel Can bunu bildiği icindir ki “selulitten kurtulmayı” değil onları saklamayı onermektedir..

Saklama teknikleri hakkında akıllar vermektedir.. Kendisi defalarca şişmanlayıp zayıflamış biri olarak “selulit” konusunda zengin birikime sahiptir..


* * *


Gerci şu sıralarda zayıflamış gorunuyor.. Cıkardığı son albumden lutfedip bana da gondermiş..

Adı da “Akşam Sefası..”

İcinde seveceğiniz hissi, yazlık şarkılar var.. Sadece albumun kapağını biraz yadırgadım.. Sibel Can guzel kadındır.. Ne giyse yakışır.. Lakin albumun kapağı icin oyle bir kıyafet bulmuş ki tarifte zorlanıyorum..

ONEMLİ MESAJ..
Bembeyaz bir kumaştan yapılmış elbise.. Gece kıyafeti desem değil.. Yakası bol tutulmuş bornoz desem değil..

Sanki “Krepon kÂğıdından” bir cicek buketi yapmışlar, icine de Sibel Can’ı koymuşlar..

Kumaşı bol tuttuklarından belden aşağısı kat kat inmiş.. Yaka dersen, Napolyon’u Rusya steplerinde peşinden dolaştıra dolaştıra perişan eden General Kutuzov’un kışlık paltosunun yakası gibi.. Sibel Can o kıyafetle tenhada dolaşsa.. Allah muhafaza peşine de dort sapık duşse..

Tenhada kıstırdıklarında tovbe diyeyim o kıyafeti uzerinden cıkarıp emellerine nail olamazlar..

Kıyafeti cozeyim derken oyle bir duğumlerler ki..

O elbisenin icinden Sibel Can’ı cıkarıp bir ekstraya gondermek menajerinin iki yılını alır..

Album kapağındaki fotoğraflara bakarken uzun uzun boyle bir elbiseyi tercih etmenin sebeplerini duşundum.. Ya bir modacı cetesi kendi promosyonunu yapmak icin Sibel Can’ı kacırıp bu kıyafetin icine zorla tıktı..

Ya da Sibel Can, kadınlarımıza “selulit” konusunda bir mesaj vermek istedi.. Eğer ikinci şık doğruysa ben vermek istediği mesajı şoyle anlıyorum..

“Selulitle başa cıkamazsınız.. Kendinizi sarıp sarmalayın, ek yerinizi kimse gormesin..”


* * *


Ancak mesaj doğru bile olsa takdim bicimi bence hatalı..

Sebep? Sibel Can’ın son albumunun kapağına bakan bir kadının aklına doğrudan “Bir lahana sarma yapsam da akşama coluk cocuk yesek” fikri duşer..

Burada kabahat tabii ki Sibel Can’da değil.. O kıyafetin tasarımını yapan, kendine modacı susu veren şahısta..

LAHANANIN SIRRI

Bu assolit familyasını kimler giydirirse artık.. Bu lahana modelini kendileri icin hareket noktası haline getirmişler..Eski assolistlerin kıyafetlerine bakıldığında ya omuz başında veya bel nahiyesinde mutlaka bir gul olurdu..

O gul de tasarımcının zihninde oyle bir hormonlanırdı ki ortaya lahana ebatlarında bir şey cıkardı..

Bir askeriye paşasının omuzundaki dort yıldızlı apolet neyse, assolistin omuz başında duran lahana iriliğindeki gul de oydu..

Şarkıcının sahnelerdeki en yuksek rutbeyi hak ettiğini gosterirdi.. Aradan gecen zaman lahana iriliğindeki gulun assolistlere yetmediğini, şarkıcının bizzat lahananın icine sokulması icap etiğini gosteriyor..


* * *


Sibel Can, turuncu renkte ince bir kıyafetin icine girip bu fotoğarfları cektirseydi cok daha iyiydi..

O zaman kadın hayranlarının aklına “havuc” duşecekti..

Havucun kalorisi de “etli lahana sarmadan” daha duşuk olduğundan kadınlara hayrı dokunacaktı..

Yaza yaza uzmanı olduğum “botoks” tekniğiyle Sibel Can’ın “selulitinizi gizleyin” nasihatini birleştirdiğimizde care ortaya cıkıyor..

Mabat nahiyesine botoks tatbik etmek.. Allah’tan umit kesilmez..

Vatan
Selahattin DUMAN