Yoksa “Orijinal ve Hayalgucu Kuvvetli" mi?

Kişilik Tiplerinde ikinci boyut, kişinin dunyayı tanımak ve algılamak icin, veya bilgiye ulaşmak icin hangi yontemi/vasıtayı kullandığını gosterir. İkinci boyutun en onemli boyut olduğunu soylyebiliriz. Cunku sizin veya cocuğunuzun dunyaya nasıl baktığı ve dunyayı nasıl algıladığı, ikinci boyutla belirlenmiş olur. Cevremize bakışımız, hafızamızda yer eden ayrıntılar, hatta zihnimizin ve hafızamızın calışma şekli hep dunyayı nasıl algıladığımızla ilgilidir. Eğer dunyayı algılama tarzımız beraber olduğumuz insanlardan cok farklı ise, sıklıkla fikir – anlayış farklılıkları yaşamamız son derece normaldir. Anne-babalar, cocuklarının dunyayı algılama tarzını, dunyayı nasıl gorduklerini keşfederek sağlıklı bir kişilik gelişimi sağlayabilir, iletişimlerini guclendirebilirler.
Kişi, dunyayı beş duyusu ile, veya sezgileri ile algılayabilir. Pratik cocuklar dunyayı ve cevrelerini beş temel duyularınyla tanımaya calışırlar: işitme, gorme, tat alma, dokunma ve koklama. Teorik cocukların ise altıncı duyuları gelişmiştir ve işte bu altıncı duyularıyla dunyayı algılamaya calışırlar. Bu farkı orman ve ağac benzetmesiyle orneklendirebiliriz: Pratik bir cocuk, ormana baktığında ağacları algılar. Onun icin orman, tek tek ağaclardan ibarettir. Teorik bir cocuk ise aynı goruntuye baktığında ormanı gorur ve butun olarak bir orman algısı zihninde oluşur. Bunlardan hicbiri yanlış veya kotu değildir. Aslında her ikisi de doğrudur diyebiliriz. Sadece birbirinden farklı iki oğrenme yontemidir o kadar. Birinin diğerine ustunluğu yoktur.
.