Anne olmak,

• dunyaya bir can vermek,
• onun giyiminden uykusuna,
• mutluluğundan aclığına onu duşunmek
• Onun icin en iyi olanını istemek.

Baba olmak,

• cocuğuna guven vermek,
• sevgi ve huzur kaynağı olmak.
• Annenin en onemli yardımcısı olmak.
Nicin cocuk yaparız?

• -bilmeden?? (cevre baskısı, herkes yaptığı icin, plansız gebelik vs.)
• -meraktan (acaba benim cocuğum nasıl bir insan olacak?)
• -yalnız kalmamak icin
• -oldukten sonra da var olmak icin (neslin devamı)

Daha doğmadan…

• Her cocuk anne, baba ve yakın cevredekilerin zihinlerinde daha doğmadan yaşamaya başlar.
• Zihinlerde beklentiler, kaygılar, onyargılar aslında coktan şekillenmiştir.
• Beklentiler, idealler…
• Zihinlerdeki bu tasarımları belirleyen en onemli etkenler belki de:
• Kişinin kendi beklentileri, idealleri, yapmak isteyip yapamadıklarıdır.
• “Ben kızıma mutlaka piyano dersi aldıracağım”
• “Benim oğlum doktor olacak”
• “Torunum kız olsa keşke”…

Ancak her cocuk bir surprizdir.

Cunku biriciktir.

İlk başlarda her şey yolundadır.

Cunku henuz konuşmuyor, yurumuyordur, ama
“dunyanın en tatlı yaratığıdır”
“mukemmeldir”

Ancak daha sonra

• Cocuğunda bir ozur ya da kronik hastalık olduğunu oğrendiklerinde yeni bir seruven başlar.
• Genellikle bu yolculuk guclu duygular ve zor secimleri de beraberinde getirir.
• Cok sayıda uzmanla ilişki kurmak, bilgi edinmek ve yardım almak gerekebilecektir.
• İlk başlarda ebeveyn oldukca yalnız ve caresiz hisseder.
• Durumun ne olduğunu,
• Nereden bilgi alacağını,
• Kimden destek alması gerektiğini bilemez olur.

Bir Ornek:

1.5 yaşına kadar E'de bir sorun yoktu. Ancak, bu yaştan sonra oğlumda bazı farklılıklar gormeye başladım:

"1.5 yaşına geldiğinde E'nin konuşmaması beni rahatsız etti. Seslendiğimde bana bakmıyordu, ama bir reklam muziği duyduğunda koşa koşa televizyonun başına gidiyordu. Geceleri kÂbus gibiydi. Saat 03.00'te uyanıyor, 06.00'ya kadar birlikte oturuyorduk. Gecemiz gunduz, gunduzumuz gece olmuştu. Ama anlayamıyorduk, her şey normal geliyordu. Cocuk doktoruna gittik. Hemen cocuk psikiyatristine gitmemizi soyledi."

“Cocuğumun zihinsel bir ozre sahip olduğu soylendiğinde kendimi cok kotu hissettim. Oyle karmakarışık duygular hissettim ki, tanıdan sonraki ilk gunler icin, kalbimdeki bir acı hissinden başka bir şey hatırlamıyorum.”

Başka bir anne:

“Tanı soylendiğinde sanki başıma bir torba gecirilmiş gibi hissettim. Duyamıyor, goremiyor, hissedemiyordum.”

Diğer bir ebeveyn:

“cocuğumun zihinsel ozru olduğunu duyduğum anda sanki kalbime bir bıcak saplandı”

İlk tepki: İNKAR

İnsanların kotu bir haber aldıklarında, (orneğin sevilen kişinin olumu) ilk tepkileri inkardır. Bu tepki bilerek/isteyerek değil, doğal olarak oluşur.

• “Yok olmuş olamaz,
• yanlış bilgidir,
• sanki olmemiş gibi geliyor”

Yani “eğer ben bunu duymazsam, bu durum yok olabilir." anlamını taşımaktadır.

Cocuklarına tanı konulduğunda ailenin ilk tepkisi duymazdan gelmektir.

İkinci basamak: PAZARLIK

Tanı kabul edilir, ancak anne babalar:

“Evet bizim cocuğumuzda bir ozur var, eğer cok cabalarsam cocuğum tamamen “duzelecek”…” diye duşunurler.

• -doktor doktor dolaşma
• -okul, eğitici, bakıcı değişiklikleri
• -alternatif tedavi arayışları

Daha sonra: OFKE

Ofke ceşitli bicimlerde ve farklı hedeflere yonelik olabilir.

Ebeveynler:

• -birbirlerine
• -diğer cocuklarına
• -tedavi ekibine
• -tanrıya, kadere
• -cocuktaki soruna neden olduğunu varsaydığı bir olaya zaman zaman ofke hissederler

Sonra: Cokuntu-DEPRESYON

• Zaman icinde değişimin arzu edilenden az olması,
• Durumun belirli ozelliklerinin değişmezliği,
• Hayallerin yitirilmesine bağlı kayıp ve yas
• Verilen uygunsuz tepkiler ve sucluluk hissi

Anne-babada kuskunluğe, yılgınlığa, isteksizliğe, umitsizliğe yol acabilir.
Tedaviyi zaman zaman yarım bırakmalar başlar.
Onceki basamaklara donuşler olabilir (inkar, pazarlık vs)
Ebeveynler psikiyatrik desteğe ihtiyac duyabilir.

Son olarak: ALIŞMA-UYUM

• Depresyon doneminin sonunda, yavaş yavaş gercekci bir kabullenme başlar.
• Olanaklar olcusunde tedaviye ve eğitime devam edilir.
• Ebeveyn kendi bireysel yaşamını surdurmeye, kendi gereksinimlerini de fark etmeye ve karşılamaya başlar.
• Gercekci, sınırları belli bir umut ortamı icinde, cocuğun rutin ihtiyacları belirli bir duzen icinde, ebeveynler ve diğer kişiler (ailenin diğer bireyleri, uzmanlar, oğretmenler, akrabalar, arkadaşlar, komşular vs) arasında işbirliği icinde karşılanır.

Surecte yaşanan duygular

• İnkar
• Ofke
• Kayıp duygusu ve yas
• Umut
• Kabullenme
• korku

Belirsizlik ve bilinmeyen en buyuk korku kaynağı

Korkuya/kaygıya ornekler:

• “cocuğum 10 yaşına gelince, 20 yaşına gelince ne olacak?”
• “bana bir şey olursa, ona kim bakacak?”
• “okula gidebilecek mi?”
• “evlenebilecek mi?”
• “toplum bizi dışlar mı?”

Korkular bazen insanı tamamen hareketsiz bırakabilir.

sucluluk

Kendini suclama:

• “Acaba bu duruma sebep olacak bir şey mi yaptım?”
• “Acaba ben bir şey yuzunden cezalandırılıyor muyum?”
• “Gebelikte kendime yeterince dikkat etmedim mi?”
• “Cocuğuma hastalık genleri benden gecmiş olabilir”

Başkasını suclama:

• “Doğum doktorunun hatası butun bunlar”
• “Kocamın ailesinde de benzer sorun var, onun genleri yuzunden”
• “Her kotu şey benim başıma gelir zaten”

kafa karışıklığı

• Olan biteni anlayamama
• Bir turlu karar verememe
• Uyku uyuyamama
• Soylenen tıbbi terimleri yanlış anlama
• Onerileri doğru bir şekilde akılda tutamama
• Karmaşık duygular icinde olma
• Duygularını adlandıramama

gucsuzluk- hayal kırıklığı

• Bazı şeyleri değiştirememe
• Beklentilerin, hayallerin gercekleşmemesi
• Aciz hissetme
• Değer yargıların sorgulanması, değişmesi
(“normal” olan, “guzel” olan, “iyi” olan, “başarılı” olan, vs.)

cocuğu reddetme

• Başa cıkılamayan hayal kırıklığı duyguları bazen “cocuğun kendi cocuğu değilmiş” gibi algılanmasına yol acabilir.
• Bazen “keşke olmuş olsaydı” diye duşunulebilir.
• Arkasından gelen “sucluluk” hissi nedeniyle bu duygu/duşunce genellikle bastırılır.
• Ancak, cok da normal olan bu duyguyu yeterince ifade etme fırsatı bulamama farkında olmaksızın cocuğun ihtiyaclarını ihmal etmeye, ya da sucluluğu bastırmak icin aşırı bir “sevgi” ve “bağlılık” gostermeye neden olabilir.

Dr. Koray Karabekiroğlu