COCUĞUNUZUN SECTİĞİ OYUNCAK BİLİNCALTININ YANSIMASI

Cocuklar, yetişkinler gibi sorunlarını sozle rahat ifade edemiyor. Ancak oyunla, mimikle ipucu veriyorlar. Oyun terapisi, ABD ve Avrupa�da cocukların sorunlarını cozmek, onlara ulaşmak icin sık sık kullanılan bir yontem.

Oyun terapistinin odasında kelepceden silaha, bebekten evde kullanılan her turlu eşyaya kadar bircok oyuncak bulunuyor. Cocuğun bilincaltına inmek icin onu oyuna davet ediyor. Orneğin cocuk terapiste kelepce takarsa, bu onun yaşamında sınırlama olduğunu, odaya kapatıldığını, yasaklarla yaşadığını ortaya koyabiliyor. Kendisine kelepce takılan uzman, �canım acıdı� diyerek bileklerinin acısını dile getirdiğinde, cocuk kendi acısını anlayan biri olduğunu gorebiliyor. Bu oyunu surdurup, kendini oyunla ifade ettiğinde guclenmiş olarak terapiden cıkıyor.
Uc yaştan itibaren uygulanan ve 9-10 yaşa kadar kullanılabilen oyun terapisi hakkında ABD�li profesorler Byron ve Carol Norton, 25 yıldır calışıyor. Deneyimsel Oyun Terapisi modelinin kurucusu ve uygulayıcıları onlar. İkili aynı zamanda, dunyada bircok ailenin merakla okuduğu Cocuklara Oyun Terapisi ile Ulaşma adlı kitabın yazarları. İki uzman, ailelere oyun terapisi ile ilgili ipucları veriyor:

SAHNEYİ COCUK KURGULUYOR

Oyun terapisi, kucuk cocuklarla terapi yapmanın başka bir adı. Cunku kucuk cocukların sozel ve kavrama yetenekleri henuz olanları algılayıp, farkındalık yaratacakları bir gelişime sahip değil. Cocuğun yaşamına, tecrubesine ve bu tecrubeye anlam yuklediği dunyaya girmek gerekiyor. Bu dunya da cocuğun oyun dunyası.

Cocuğa yaşadığı duyguları, oyun icersinde bize iletebileceği bir ortam yaratıyoruz. Ona ceşitli oyuncaklar sunuyoruz. Cunku, oyuncaklar gunluk hayatında duygularını acıtan ya da caresiz hissettiği kimi durumları ortaya koyduğu araclar.

Cocuk, mucadele ettiği sorunu en guzel tasvir edecek sahneyi kurgulayacak oyuncakları secer. Sahneyi kurduğu andan itibaren de oyun başlar. Rahatsız olduğu duyguları yaratan olay ya da olayları nasıl algıladığını oyunda gosterir. Bu duygu korku, şuphe, guvensizlik, karmaşa gibi bir suru şey olabilir. Cocuk, terapisti oyuna davet ettiğinde genellikle kendisine guclu bir karakter secip, terapisti kendi yerine koyar. Boylece terapist, cocuğun duygularını tecrube etme fırsatı yakalar.

Orneğin ailesi boşanan cocuk, coğu zaman kafası karışmış, değişimler karşısında ofkeli olabiliyor. Oyun terapisi, kızgınlığını dışa vurabileceği bir yer olabildiği gibi bu değişimleri kabullenmeyi oğrendiği bir surec de oluyor aynı zamanda. Yeni bir eve taşınma, sevdiği birini kaybetme, yeni kardeş, okulda arkadaşlarla catışma durumlarında da oyun terapisi işe yarıyor. Ayrıca deprem, birinin olumune şahit olmak, fiziksel seksuel travmalar da oyun icersinde cocuğun bu travmaları yeniden ziyaret edip hafızasındaki duygusal tepkileri aşacak yeni bir guc duygusu kazanması ile aşabileceği daha ağır vakalara ornekler.

Oyun oynarken karışmayın

Oyun sadece cocuğa duygusal sorunlarını cozmede yardımcı olmaz. Oyun sırasında sosyal becerileri oğrenir, motor gelişimi ilerler ve gelecekteki karakter ozelliklerini oluşturmaya başlar. Eğer aile cocuğu ile oynarsa beraberliği guclendirmenin yanı sıra saygıyı da oluşturan bir ilişki oluşur. Ancak coğu zaman aile, oyun suresini cocuğa bir şeyler oğretme, bir şeyi nasıl kullanacağını gosterme gibi fırsat zamanları olarak değerlendiriyor. Oysa cocuk kendiliğinden yardım istemediği surece bu tip girişimler sabote etmekten başka bir işe yaramaz.

Her cocuk kendi karakter yapısına saygı gostererek buyutulmeli. Kızlar kendi cinsiyetlerini yansıtan oyuncaklarla sorunlarını yansıtırken, erkekler de kamyon, silah asker gibi daha kendileriyle ozdeştirdikleri oyuncakları tercih edebilirler. Cocuklar oyuncakları ailelerinde kendi hemcinsleri ile gozlemlediklerini tekrarlamak uzere kullanırlar. Ailede cocuklar kendi cinsiyet gelişimlerini destekleyen kimlik rollerine burunurler. Bu yuzden cocuğun cinsiyet gelişimine yardımcı olan sağlıklı davranışları modelleme onemli.

alıntıdır