Cocuk mu yaramaz, anne-baba mı?






Vefat eden her cocuk cennetliktir. Yani cocuk doğduğunda bir melektir. Kalsa da olse de cennetliktir. Cocuk, yazısız bir sayfa gibidir. O yazısı olmayan sayfaya, deftere anne-baba yazı yazacaktır.




Cocuğun aile hayatı ve cevresi, cocuk uzerinde onemli izler bırakır. Gecimsiz anne-baba ile gecimli olanların cocukları arasında fark vardır. Fakirlik ve zenginlik cocuğa tesir ettiği gibi, dindar olup olmamak da aynı şekilde tesirlidir. Cunku cocuk kedi yavrusu değil ki, karnını doyurup, sırtını okşayınca gonlu hoş olsun; cocuk akıl bakımından kalp bakımından tatmin olmak ister. Bunları bulamazsa insani değerleri kaybolmaya başlar, cemiyet icin zararlı bir hale gelir. Boylesine bir cocuk yetiştiren toplum da geleceğini tehlikeye duşurmuş demektir.




Cocuk, gorduğunu yapar, duyduğunu anlar. Hicbir cocuk sadece kulağından terbiye edilemez. Muzisyen bir ailenin cocuğu keman vs. calar, hafız bir baba, cocuğuna Kur'an ezberletmeye uğraşır. Dikkat edilirse, cocuk anne-babası hangi lisanı konuşuyorsa o da onu oğrenir. Cunku cocuk, ana-babasından gorduğunu yapar. Yani cocuk, anne-babasının kopyasıdır.




Demek ki cocuğun kotusu olmaz. hayırlı ana-baba versin. Cocuğun kaderiyle, ana-babanın kaderi bir butundur. Ağac neyse, meyvesi de odur. Hangi ağacı diktiysek onun meyvesini toplarız. Soğudun meyvesi olmaz... Limon ağacından hurma alınmaz. Cocuğun ailesi kadar, okulu ve cevresi de onemlidir. O kadar yanlış sozler, o kadar yanlış yayınlar var ki, cocuk hemen onlara kapılır...




Cocuğa en başta İslam'ın ruhunu vermek lazım. Ben cocuklarıma namaz kılın demedim. Amma ben de namazlarıma dikkat ettim. Oruc tutun demedim, ama hastalansam da orucumu bozmadım. Boylece cocuklarıma İslam'ın ruhunu oğretmeye calıştım.




Anne-babaların dikkat etmesi gereken konulardan biri de, cocuklarıyla ipleri koparmama konusudur. Cocukla irtibatı devam ettirme... Cunku gonul sarayını yıktı mı, o viraneden bir şey olmaz artık... İpleri koparmamak gerekir.




Cocuğumuzdan ne istediğimize dikkat edelim. Uslu ol, terbiyeli ol, saygılı ol, her şeye karışma, kırıp dokme... Bu vasıflar cok olgun insanda vardır, cocukta nasıl olsun?.. Bunu isteyen ebeveynin kendisi acaba o seviyede mi?




Cocuğu terbiye eden ana-baba, sabırsızlığından dolayı bir suru hadiselere sebebiyet veriyor. Cocuk, dilediği gibi konuşacak, aklına gelen sozu soyleyecek... Bunları biz hoş goreceğiz. Zaten bunları yapmazsa cocuk olmaz, olgun bir insan olur.




Her yaşın, bir yaşam tarzı vardır. Ergenlik, karşı cinse alaka gosterme donemidir. Bir delikanlı, kız arkadaş; kız cocuğu da erkek arkadaş ister. Kendini onlara beğendirmeye uğraşır. Sacına elbisesine cok dikkat eder. Kendini şekilden şekile sokar ki dikkat ceksin. Kızlarda acılma, makyaj yapma gibi haller başlar. Sacından ayakkabısına kadar her şeyiyle uğraşır. Neden; erkeğin dikkatini ceksin diye... Aynı şey erkek icin de gecerlidir.




Bu iş dindar aile olup olmamaya da bakmaz. Bu haller, nefsin şiddetli istekleridir. Peki aileler ne yapacak? "Bu da gecer" diyecek. Cocukların ruhi durumları birbirinden farklılık gosterir. Kimisi anlayışlı, kimisi heyecanlı, kimisi mahcup, kimisi korkak, kimisi sinirli olabilir.




Tuz ruhu ile insan ruhu arasında fark gormeyen bazı ebeveynler de cocukların bu hallerini anlamayarak, kotu durumlara duşuyorlar...






HEKİMOĞLU İSMAİL