Kotu başlayan ama cok guzel sonlanan bir masal bizimkisi..
Eşimle 4 senelik bir birliktelikten sonra 31 temmuz 2005te evlendik biz.. Birbirimizi cok seviyorduk.. 1 sene cocuk olmasın dedik ve korunduk.. İkimizde cok seviyorduk halbuki cocukları.. Ben evin en kucuğu olduğumdan bir suru yeğenim elime doğmuştu.. ablamlar “ Allah sana cifter cifter versin” diyordu.. 1. senenin sonunda korunmayı bıraktık.. her reglimde cok uzuluyor ve surekli ağlıyordum.. eşim gorevdeyken doktoruma gidip muayene oldum.. her şeyin yolunda olduğunu, olmaması icin bir sebep gorunmediğini soyledi… ama sureci hızlandırmak icin klomen tedavisi yapalım istiyorsanız dedi.Ama eşinde bir muayene olsun dedi.. Eşime soyledim.. gelince hemen doktora gitti.. sperm testi yapıldı.. 13 şubat 2007 de raporları da alıp doktora gittik.. inceledi.. “sizi kandırmak istemem, normal şartlarda sizin cocuğunuz olmaz” dedi.. nasıl yani falan olduk biz tabi.. sperm sayımız cok duşuk ve hareketli sperm hic yokmuş.. cok ama cok uzulerek cıktık odadan.. birbirimizin yuzune bile bakamıyorduk.. hic konuşmadan eve gittik.. ve oylece uyuduk.. sabah eşim bana sevgililer gunu hediyesini vererek uyandırdı..ama her şey cok tatsızdı.. 15 şubat doğum gunuydu.. bi pasta alıp eve geldim.. en yakın arkadaşını eşiyle beraber davet ettim.. o akşam bir uzuntu daha oldu bizim icin.. o hamileydi.. sevinc nidaları atarak soylediler bize.. biz ise icten ice yıkılmıştık.. bu kadar guzel bi habere bile sevinemiyorduk.. 1 sene boylece gecti.. bir suru hamile, doğum haberini buruk buruk sevinerek aldık durduk.. sonra tekrar atağa gectik.. bir aşılama maceramız husranla sonuclandı.. ben artık kaldıramayacağım bunları diyerek vazgecme kararı aldım.. ama hep bi umut vardı..
9 aralık 2010 da istanbulda bir prof.a gitmeye karar verdik.. tahlillerimizi de alıp gittik.. cok tatlı konuştu bizimle.. yılbaşına bebeğinizle gireceksiniz dedi.. umutlandık…. Gataya gelin dedi.. gittik.. tekrar tahliller yapıldı.. sonuclar cok kotuydu.. tup bebek bile tutmaz dediler.. sperm sayısı ve kalitesi iyice duşmuş.. yerinde hareketli bile yokmuş.. ameliyatla sperm alabiliriz dediler.. tamam dedik.. tahlillerim yapıldı.. troidit hastası olduğum belirlendi.. 1 ay ilac tedavisinden sonra normale dondu hormonlarım... sonra tup bebek icin calışmalar başladı.. iğneler, ilaclar, sperm sayısını arttırmak icin cevizler fındıklar falan.. 5 tane yumurtam oluştu.. azdı aslında.. ama bir tane bile yeterliydi.. catlatma iğnesini vurma vakti geldiğinde ben kızımın odasında ki kanepeye oturup iğneyi elime aldım.. eşimde icerden 10dan geriye sayıyordu.. 3-2-1-0 vurdum iğneyi dualar eşliğinde.. 13 nisanda yumurtalarım toplandı..15 nisanda 2 tane embriyom vardı.. dollemeyi gercekleştiren doktor gidip seciyim birini dedi.. geldi.. ve kızımla buluşturdu beni.. cok stresli bi 8 gun gecirdim..24 nisan 2010 cumartesi yani 9.gunun sabahı, eşim uyurken sessizce kalkıp giyindim.. oğrenmeliydim artık gerceği.. minibuse binip hastaneye gittim… sabahın 8 inde.. 1 gibi sonuclar cıkar dediler.. beklemek olum gibiydi.. bu arada yeğenimin dukkanına gittim.. ve idrar testi yaptık.. golge gibi bir cizgi vardı.. ama ilaclardan olabilirdi.. sonucları almaya gittik.. zarfı verdiler elime.. acamıyordum bi turlu.. sonuc 39 du.. neydi bu şimdi.. hemşire "hamilesiniz" dedi.. o an notrdum.. korku, panik, mutluluk ne bileyim.. her şey garipti.. cıktık hastaneden.. eşimi aradım.. “sonuc pozitif, hamile olabilirim” dedim.. sevinmedik pek sevinemedik daha doğrusu.. o hep temkinliydi..ilacların hormon seviyesini yuksettiğini ve testte yanıltıcı olduğunu biliyorduk.. .. pazartesiyi zor ettim.. tekrar yaptırdım.. katlamıştı rakam.. Salı tekrar.. artık umudum gittikce artıyordu.. gatada ki hemşiremi aradım.. bi gelin bakalım dedi.. gittik.. evet ordaydı minik bi nokta.. sonra gecmek bilmeyen zamanlar.. ayda 3 kez gidilen 3 ayrı doktor.. acaba nasıl, yaşıyor mu diye.. hicbir problem yaşamadığım icin bile korkar olmuştum artık.. 6.aydan sonra tekmeler başladı.. ve bu tekmeler niye hareket etmedi tedirginliklerini de beraberinde getirdi… gobeğimi sallayıp uyandırıyordum kuzumu her seferinde 7.ayın sonunda ayrıntılı ultrasonda minik bir delik tespit edildi kalbinde.. 1 ay sonra bi daha bakalım dedi doktor.. hala oradaydı.. işte kotu bişiy olacaktı.. doktorum doğumla gecebileceğini soyledi.. oyle de oldu cok şukur..o aya kadar 2 pijama dışında hicbirşey almamıştım meleğime.. korkudan.. ya bişiy olursa.. ya ben tum o eşyalarla yalnız kalırsam diye.. yavaş yavaş almaya başladık.. son ayıma girdiğimde haftada bi muayeneye gidiyordum.. hic sancım yoktu.. acılma da.. ama doktorum ısrarla normal doğum istiyordu.. ama ben korkuyordum.. o son anda olucak bir aksilik herşeyi sonlandırabilirdi..
27 aralıkta gittiğimizde 3 ocağa randevu aldık…. O akşam kızıma orduğum hırkanın patiğini bitirmeye calıştım.. ama cok belim ağrıyordu bıraktım..( hala tek patik ) saat 1 gibi uyudum.. saat 3te tuvalete kalktım.. sildiğimde kırmızı bir sıvı geldiğini gordum.. elim ayağım titremeye başladı.. eşimi uyandırmadan doktoru arayım dedim.. ama eşim hemen noldu diye uyandı.. doktor doğum başlamış olabilir dedi. Sabah gelin.. sabahı zor ettim tabi ben.. saat yedi de duşumu almış ve cantamı hazırlamış olarak bekliyordum arabanın gelmesini.. gittik.. hemen nst ye soktular.. cok az sancı cıkıyordu.. acılmam hic yoktu.. doktorum daha var bekleyelim dedi.. ama ben artık beklemek istemiyordum.. anladı zaten yuzumden.. tahlillerim daha onceden yapılmıştı.. iyi bugun alalım dedi.. hemen gerekli evrakları doldurduk.. odamıza gectik.. sondamı taktılar.. beklemeye başladık.. saat 11 de sedyeyle hasta bakıcılar geldi.. nasıl yani, bu kadar erken mi? Dedim.. gulduler.. eşim ve ablamla vedalaştık.. ameliyathaneye aldılar beni.. cok ama cok soğuk bi yerdi.. ellerim, ayaklarım, butun vucudum titriyordu.. doktorum geldi. Sakinleştirmeye calıştı beni.. ne mumkun.. genel mi epudural mı dedi.. tabi ki epudural dedim..once ben gorucem kızımı.. anestezi uzmanı geldi.. iğnemi yaptı.. sağolsun hic bırakmadı elimi.. cok rahattım.. dualar okuyordum.. aslında epeyde şaşkındım.. sonra bi ağlama duydum.. minik, kara bi bocuk koydular yanıma.. simsiyah saclı, tuylu, kapkara bi bocuk.. allahım dedim.. sen ne buyuksun.. uzun parmaklarıyla parmağımı tutuyordu.. ağzım kulaklarımdaydı.. alıp temizlediler.. giydirip getirdiler.. bilmiş bilmiş etrafına bakıyordu.. dikişlerim yapılırken ben onu buyuk bir hayranlıkla izliyordum.. hasta bakıcı size hic benzemiyor dedi.. evet dedim aynı babası.. cirkin.. 28 aralık 2010.. yılbaşını beklemeden gelmişti minişim..o kadar şaşkındım ki surekli guluyordum...cenem ağrıdı gulumsemekten.. ama imkanı yok kapatamıyorum ağzımı.. ameliyathane kapısında eşim ve ablam bekliyordu beni.. ben yine deli gibi gulumsuyordum..
2 gun sonra evimize geldik.. o anı hicbirşeye değişmem.. hala gozlerim doluyor, hatırladıkca.. evimizin kapısından kızımla girdim.. ona once odasını gosterdim gozyaşlarımla.. ablamda ağlıyordu, eşimde.. evet olmuştu.. komur prensesim hic olmadığı bir masala başrol olarak renk katmıştı artık.. ZEYNEP DİLAM şimdi 6 aylık.. benim icin dunyanın en guzel bebeği.. allahıma ne kadar şukretsem az.. Allah butun bebek isteyen arkadaşlarıma nasip etsin bu duyguyu.. onun bir kahkahası bir omre bedelmiş.. ve insan kendi cocuğunu gercekten cok ama cok farklı severmiş…..
Size tek bir şey soylucem.. hamileliğinizin tadını cıkarın.. her anının.. ben cok pişmanım.. cunku hep korkuyla gecirdim 9 ayı.. ilk hamilelik resmimi 7 aylıkken cektirdim.. o kadar yani.. oysa ki normal hamilelikten hicbir farkı yoktu benimkinin.. ustelik ne bulantı ne kusma ne de kanama problemiyle karşılaştım.. şimdi neşeli hamileleri gorunce icim gidiyor..keşke bende cılgınca alışveriş yapsaydım diyorum.. neyse bakalım, belki allahım bir daha nasip eder….