Son zamanlarda Zoom, Teams ve Slack gibi calışma platformlarında sessiz istifa hakkında cok fazla konuşuluyor. Ozellikle Avrupa ulkesindeki calışanların, işten daha fazla doyum almak istedikleri ve daha iyi işleri hak ettiklerini duşundukleri icin gelecek sene işten cıkacaklarını soyledikleri goruluyor.
Aslında bu kavram, işinden memnun olmayan insanların, daha iyi bir iş bulana kadar calışma tempolarını sessizce değiştirmeleri durumuna karşılık geliyor. O zaman gelin, calışanların bu ilginc girişimlerinin sebeplerine bir bakalım.
Mevzu sadece iş bırakmak mı? Gorsel: Mashable Hayır, aslında bu yaklaşımın temel olayı, adından anlaşıldığı şekilde sadece sessizce işi bırakmak değil. Burada kastedilenlerden biri; kişilerin, iş yerinde kendilerinden beklenen işin daha azını yapmaya başlamalarıdır. Cunku hak ettikleri kadar karşılığını aldıklarını duşunmuyorlar. Yani ''nasıl olsa bana ek bir odeme yapılmayacak'' diye duşundukleri icin kendilerinden istenen ek işleri yapmayı reddedebiliyorlar. Hatta bu durum TikTok'ta Z kuşağı arasında cok konuşulduğu gibi gencler birbirlerine bu konuda tavsiye de verebiliyorlar.
Bu durum Y kuşağında da deneyimlenebiliyor. Ancak Z kuşağı arasında daha yaygın olduğu icin bu kuşak odağında ele alınabilecek bir kavram olduğunu soyleyebiliriz. Gencler, boyle davrandıklarında işverenlerinin onları 'tembel' diye yaftaladıklarından soz ediyor. Ancak bu kavram; kişilerin tum hayatlarına hukmedecek şekilde yaptıkları işi odak noktası haline getirmek istememeleri duşuncesi uzerine kurulu diyebiliriz. Cunku ozellikle pandemide evden calışma surecine gecilmesi, coğu kişinin iş ve ozel yaşamı arasındaki dengeyi kaybetmesine yol acmıştı. Bu nedenle calışanlar, bu dengesizliğe karşı sessizce işi bırakma planları yaparak isyan etmeye başladı diyebiliriz.
Aslında bunu yapanların temel isteği "daha iyi ve anlamlı bir hayat yaşamak". Gorsel: Business Insider Bu davranışı gosteren kişiler, son 20 yıl icerisinde kapitalizmin geldiği şu noktada, calışanlardan yapmaları gerekenden daha fazla iş talep edildiğinden şikayet ediyor. Hatta resmen bunun ucretsiz emeğe donuştuğunu de soyleyebiliriz. Cunku coğu kişinin, kaldığı ekstra mesailerden para bile almadığı durumlar soz konusu olabiliyor. Bu konunun ağırlıklı olarak Z kuşağında baş gostermesinin nedeni; bu kuşağın, ebeveynleri kadar guvenceli bir işe ve duzenli bir hayat standardına sahip olamamasıdır diyebiliriz.
Gorsel: Today Aslına baktığımızda 35 yaş altının (bu da Z ve Y kuşağı oluyor), nispeten daha kolay yukselebilme avantajı olan işleri tercih ettiği, yapılan araştırmalarca ortaya konmuş durumda. Ancak genclerin bu işlere yonelmesi, coğu zaman sozleşmelerin, işte kalıcılığın ve mal-mulk sahibi olma durumunun belirsiz olmasına yol acabiliyor. Hatta bu kişiler haddinden fazla calışıp terfi ve prim almak icin cabalasa bile yine de onlerine ustleri tarafından engeller cıkarılabiliyor.
Yapılan bir araştırmada genclerin, calıştıkları yerlerde daha fazla esneklik ve işe bağlanacak bir amac aradıkları soyleniyor. Aynı zamanda sosyal yaşamlarında da yaptıkları bu işin, kendilerine bir tatmin sağlaması gerektiğini duşundukleri ortaya cıkıyor. İşte bu nedenle coğu kişi, daha iyi yaşamak icin calışmayı reddedip sessiz istifayı tercih edebiliyor.
Sessiz istifa yapan kişiler, patronlarının kendilerine karışmasına artık izin vermiyor. Gorsel: Fortune Başta da belirttiğimiz gibi bu kişiler, sadece işten cıkmıyor işe devam etseler bile taktik değiştiriyorlar. Boyle yapanların coğu, ''madem hakkımı alamıyorum, o zaman en minimum duzeydeki performansı gosteririm'' mantığına girebiliyor. Yani calışanlar, eskiden gosterdikleri performansı duşuruyor. Bu da işverenlerin gozunde, işten kaytarmak gibi anlaşılabiliyor. Bir de şu var: Bu insanların gosterdikleri yuksek caba, karşılarındaki kişi tarafından anlaşılıp o caba daha iyi bir konumla, yuksek maaşla veya primle odullendirilmediğinde, kişilerin benlik saygılarında duşuş gercekleşiyor.
Aslında bu insanlar, boyle davranarak iş yaşamı nedeniyle ozel hayatlarında kaybettikleri mutluluğu, umudu ve oz saygıyı geri kazanmak istiyor. Gorsel: Harvard Business Review Birleşik Krallık'ta yapılan 2017-2021 yıllarını kapsayan bir araştırmada, kişilerin yarısından fazlasının iş ve ozel yaşamındaki dengeyi kaybettiği, ozel hayatına işini taşıdığı ortaya cıkıyor. 2022 yılında yine aynı ulkede yapılan başka bir araştırmada, calışanların yalnızca %9'unun işine bağlı olduğu goruluyor. Yani bu araştırmalara bakıldığında; calışanların, emeklerini korumak icin gosterdikleri bu tepkinin pek de haksız olmadığını soyleyebiliriz.
Ki 2019 yılında Dunya Sağlık Orgutu (WHO); yorgunluğu, iş hayatıyla ozdeşleştirdiği bir acıklama yaptı. DSO'ye gore, yorgunluk; tukenme, iş esnasında zihinsel olarak odaklanamama ve performansın duşmesi ile karakterize bir duygu, yani iş hayatıyla ilgili bir deformasyon olarak kabul edilir. Yorgunluk, aşırı calışmanın bir sonucu olduğu icin kişilerin psikolojik ve fiziksel sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Gorsel: Harvard Business Review Yapılan araştırmalar, iş yerlerinde mutlu olan insanların daha uretken ve işine daha bağlı olduğunu gosteriyor. Boyle calışan kişiler, sakince işlerini yapmaya odaklandıkları icin iş arkadaşlarıyla da daha az rekabet edebiliyor. Aslında şirketler bu yaklaşımı benimsediklerinde, calışanların kendilerine daha sadık olmasını sağlayabilir. Sadık bir calışan demek, yine şirket icin yuksek kar demektir.
Gorsel: Inc. Magazine Sessiz istifaya mahal vermek ise coğu firma icin olumsuz sonuclar doğurabiliyor. Cunku bu durum, o firmanın calışanı artık motivasyonunu kaybetmiş, coktan salıvermiş demektir. Bu da ne yazık ki şirketin kendi icerisindeki disiplinsizliğin ve motivasyonsuzluğun, calışanın uzerindeki etkisi oluyor. Cunku işverenler, her bireye 'yeri doldurulabilir' konumlar olarak baktıkları icin kısa vadede kar etseler bile uzun vadede yerini doldurdukları konumların da sessizce boşalmasıyla kayıp yaşayabiliyor.
Bu nedenle uzun vadede kaybetmek istemeyen iş verenlerin, calışan refahını gozetmek, onların kişiliklerine ve ozel hayatlarına saygı duymak, insani mesailer ayarlamak gibi birtakım iyileştirmeler yapmaları gerekiyor. Peki siz hic daha once sessiz istifayı denediniz mi? Deneyimlerinizi ve duşuncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşabilirsiniz.
Kaynaklar: Nation World News, Istanbul Gelisim University