Yuksek yargı uyeliği secimleri, HÂkimler ve Savcılar Yuksek Kurulu (HSYK) ile Kurul'un "siyasi" ayağını oluşturan Adalet Bakanı arasında krize neden oldu. Kurul'un "secilmiş uyeleri" basın acıklaması yaparak, Adalet Bakanı Cemil Cicek'in yargı bağımsızlığına karşı bir duruş gosterdiğini, Kurul'un faaliyetlerini engellediğini ve yargıya mudahale ettiğini ileri surdu.
HSYK uyeleri Adalet Bakanı'nın yargıya mudahale ettiğini ileri surdu.
Yuksek yargı uyeliği secimleri, HÂkimler ve Savcılar Yuksek Kurulu (HSYK) ile Kurul'un "siyasi" ayağını oluşturan Adalet Bakanı arasında krize neden oldu. Kurul'un "secilmiş uyeleri" basın acıklaması yaparak, Adalet Bakanı Cemil Cicek'in yargı bağımsızlığına karşı bir duruş gosterdiğini, Kurul'un faaliyetlerini engellediğini ve yargıya mudahale ettiğini ileri surdu. Yargıtay'daki 23 ve Danıştay'daki 6 boş uyelik icin yasaya gore yapılması gereken secimlerin gercekleşmemesi, Adalet Bakanlığı ile HSYK arasında uzun suredir gerilime neden olmuştu. Kurul, 13 Mart'ta, secimlerin dunku toplantıda yapılmasını kararlaştırmıştı. Adalet Bakanı Cicek bu toplantıya katılmamıştı. Kurul, 13 Mart'taki kararı doğrultusunda dun, secim gundemiyle toplandı. Kurul Başkanvekili Mahmut Acar, uyelere, toplantıya katılması zorunlu olan Musteşar Kasırga mazeret gostermeden katılmadı. Bunun uzerine basın acıklaması yapıldı. Acar tarafından okunan acıklamada, "Adalet Bakanı'nın kendi imzası ile Yuksek Kurul'a gonderdiği yazı, yasal dayanağı olmayan sadece kendi kişisel duşuncesini ve tercihini yansıtan bir değerlendirmeden ibarettir. Yuksek Kurul'un kararı karşısında herhangi bir hukuki bağlayıcılığının bulunmadığı duraksamaya yer vermeyecek derecede acıktır. Bu durum, sadece yargı bağımsızlığına karşı bir duruş, Yuksek Kurul'un faaliyetlerini engelleme, yargıya mudahale niteliği arz etmektedir."