Başbakan Tayyip Erdoğan’ın polisin attığı biber gazı kapsulu ile başından yaralanıp hayatını kaybeden Berkin Elvan icin “teror orgutlerinin icine aldığı, teror orgutlerinin icinde yuzu poşulu bir cocuk” demesi uzerine Berkin’in babası Sami Elvan, “İnsanları birbirine kırdırmak icin elinden gelen her turlu fedakÂrlığı yapıyor. Halil abi geldiğinde, gerekirse ben yarın sabah Giresun’a gideceğim, elini opeceğim. Ne istiyor bu insanlardan, 8 tane can aldı hala doymadı mı” dedi.Burak Can Karamanoğlu’nun babası da “Bu cocuklar kolay yetişmiyor. 22 yaşında delikanlıyı hic yoktan toprağa verdik. Turkiye’de barışa ihtiyacı var. İnsanların kaynaşmaya birbirini sevmeye ihtiyacı var” dedi.

Paylaş

Berkin'in ailesinden Erdoğan'a yanıt geldi
GAZİANTEP- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep'teki Demokrasi Meydanı'nda duzenlenen AKP mitinginde konuştu.

“BİBER GAZINA MUHATAP OLMUŞ”
Berkin Elvan'ın cenaze torenini hatırlatan Erdoğan şoyle devam etti: "CHP sokak karışıklıklarından rant devşirmeye calışıyor. Holding patronları marjinal lojistik sağlıyor bunlara. İşte gecenlerde bir tane holding kapılarını acmış, diyor ki 'kacanlar bizim mağazalara gelsin'. Gecenlerde İstanbul'da cenaze yaşandı. Maalesef teror orgutlerinin icine aldığı, teror orgutlerinin icinde ne yazık ki yuzu poşulu, eline sapan verilmiş, cebinde demir bilyelerle olan bir cocuk, maalesef biber gazına muhatap oluyor. Polis, orada yuzu poşulu, elinde sapanla demir bilyeleri savuran o kişinin kac yaşında olduğunu nereden ayıracak? Ama bu Kılıcdaroğlu her zamanki gibi yalanını soyluyor. 'Ekmek almaya giden cocuk' diyor. Durust ol durust. Ne ekmek alması? Ne alakası var? Annesi, 'evladımın katili Başbakan' diyor. Ben, evlada sevgiyi, muhabbeti bilirim ama sizin evladınızın mezarına karanfil ve demir bilye atışınızı pek anlamadım. O demir bilyeyi nicin atıyorsun evladının mezarına? Neyin mesajını veriyorsun?



“KILICDAROĞLU'NUN GAYRI RESMİ İLLEGAL CELLATLARI”
Burak Can'ın elinde sapan yoktu. Burak Can'ın elinde silah yoktu. Sadece evinin onunde olan bu yavruyu orada şehit ediyorlar ve sokaktan toplanan kovan sayısı 42. Bunlar bu teroristlerle el ele iş tutuyorlar ve o yavrumuzu oldurenler işte Kılıcdaroğlu'nun gayrı resmi illegal cellatlarıdır. Bunu boyle biliniz. Burak Can'ın babası ortam iyice gerilmesin diye ne yapıyor? İstanbul Kasımpaşa'daki o cenaze namazından sonra alıyor yavrusunu Giresun Alucra'ya goturuyor, memleketlerine. Orada defnediyor. Bu da baba. Ama bu kalkıp da oyle bir beyanda bulunmuyor. 'Ulkem gerilmesin' diyor, 'vatan sağolsun' diyor, 'ben bu acıya katlanacağım' diyor. Buyur, kim gerilimden yana, kim barıştan yana? CHP zaten rant devşirmeye calışıyor. Holding patronları da oyle hepsi el ele. Malum medya manşetlerinden adeta kan dokuyor, kan. Kin fışkırtıyor. Sanmayın ki bunlar bir cocuğun cenazesi icin bir araya geldiler. Hayır. Bunlar maşa. Turkiye'yi, ekonomiyi, huzuru, cozum surecini yıpratmak isteyenlerin maşası bunlar.”

AİLELERDEN YANIT GELDİ
Sami Elvan ve Halil Karamanoğlu’nun Artı bir televizyonundaki konuşmaları şoyle:

Halil Karamanoğlu:
Cocuğumuzu toprağa verdik genc yaşta. Başkalarının başına gelmesin. Diyeceğim başka bir şey yok. Ne dememi istiyorsunuz. Ne diyeyim. İcim yanıyor. Bu cocuklar kolay yetişmiyor. 22 yaşında delikanlıyı hic yoktan toprağa verdik. Turkiye’de barışa ihtiyacı var. İnsanların kaynaşmaya birbirini sevmeye ihtiyacı var.

Sami Elvan:
Cok acı bir gerceği Başbakan ortaya koyuyor. Boyle bir şey olabilir mi? Kendi cıkarları icin, kandan beslenen bir insan, boyle bir şey yok. Biz evladımızı hayatımızı kaybetmişiz. Karşımızda da acılı bir baba. Bugun onla goruştum. Bu evlatları biz kolay yetiştirmedik. Ne şartlarda, nasıl yetiştirdiğimizi gordu mu kendisi. Biz onun gibi, onun bunu parasını calıp da, devletin arsalarını parselleyip de evladımıza yedirmiyoruz. Nasıl bir şey ben anlamadım. Bir insan, anne evladını kaybetmiş. Konuştuğu kelimelere bak. Cocuk ekmek almaya gitmiş, hedef aldırarak vurduruyorsun. Senin emir verdiğin polisler vuruyor. Halil ağabeyle goruştuk, İstanbul’a geldiğinde biz el ele kol kola girip o insanı utandıracağız.

Misket oynayacak yaşta cocuk, onun icin annesi misket oynasın diye koydu. Oyle bir şey varsa ben bilmiyorum ama… Biz cocuğumuzu dunya bir şekilde uğurladık. Benim oğlumun ismi yaşayacak. Ama o insanın benim oğlum gibi olacağını sanmıyorum. Bu ulkeyi ne hale getirdiği belli zaten. Ben siyasetten cok da anlamam ama dilim tutuldu şu anda konuşamıyorum.

İnsanları birbirine kırdırmak icin elinden gelen her turlu fedakarlığı yapıyor. Halil abi geldiğinde, gerekirse ben yarın sabah Giresun’a gideceğim, elini opeceğim. Boyle bir şey yok ya. Bu ulkeyi ne yapmaya calışıyor, anlayamıyorum. Acımızı yaşayamıyoruz. Ne istiyor bu insanlardan, 8 tane can aldı hala doymadı mı?

Oğlumun arkasında hicbir siyasi guc yoktur. O okuması gereken bir cocuk, karşımızda hala bunlardan nemalanan da bir insan var. Ne Halil Ağabey ne ben ne de bir başkası başkalarının oyununa gelmeyeceğiz.

Bugune kadar biz hep sağduyulu, hep insancıl, hep barışcıl mesajlar vermeye calıştık. Nasıl bir Başbakanımız var? Ulkeyi ne hale getirmeye calışıyor. Sen kimsin? Nasıl bir insansın? Yarın belki ben de sokağa cıkacağım, benim de kafama sıktıracak.

9 ay boyunca hastanede, katil benmişim gibi takip edildim. Orada burada cocuklarımın polisin taciz etmesi, biz bunları dile getirmedik. Ulkede barış olsun, sevgi olsun, kardeşlik olsun diye soylemedik. Ama şu insanın yaptıkları eylere bak.

Eşim doğru soyluyor, benim cocuğumu Allah almadı, başbakan aldı. Onun katilleri aldı. Onun icin, cocuğum en azından halk gozunde bir şehit. Acaba o mezarında yatabilecek mi?
yurtgazetesi http://www.yurtgazetesi.com.tr/gundem/erdogan-berkinin-ailesini-yuhalatti-h49974.html