Bugun 23 Nisan... Ataturk Turkiyesi’nden uzaklaşıldıkca anlamını da giderek yitiren bir cocuk bayramını kutluyoruz.
12’sinde gelin olan, 13’unde bebesini kucağına alan Ayşe’nin, Sevda’nın, Hacer’in bayramı değil 23 Nisan.
14’unde babası tarafından 4 koyun karşılığında kendinden 20 yaş buyuk biri ile evlendirilen Diyarbakırlı Meryem’in de...
Babası hapse duştuğu icin evi gecindirmek uğruna okulu bırakıp ağabeyinin peşine takılarak buyuk kente inşaatlarda calışmaya gelen 14 yaşındaki Salih’in de...
Mevsimlik tarım işcisi olan aileleri ile birlikte her yaz kamyonların icine istiflenerek canları pahasına oradan oraya savrulan Ali’nin, Rahime’nin, Hasan’ın da bayramı değil.
3 yaşındaki Gul’un, 5 yaşındaki Vedat’ın, 7 yaşındaki Halime’nin, 9 yaşındaki Hilal’in de bayramları değil. Onlar oyle kutlamaya, şenliğe falan katılamıyorlar. İşsiz babalarının her gun ofkesini doverek cıkardığı annelerinin cığlıkları dininceye kadar bir koşede birbirlerine sokulup beklemekten başka yapabilecekleri bir şey yok.
4.5 yaşındaki Efe’nin de bayramı olamadı 23 Nisan; cunku anaokulunda lavabonun uzerine devrilmesiyle yaşamını yitirdi. Ailenin ihmaller zincirine karşı verdiği hukuk mucadelesi 4 yıldır suruyor.
Kars’ta kacırıldıktan sonra tecavuz edilen ve başı taşla ezilerek oldurulen ilkokul 3. sınıf oğrencisi Mert’in de kutladığı bayramların sayısı fazla olamadı.
Keza 15’inde ekmek almaya giderken polis mermisi sonucu başından yaralanan ve 269 gun komada yaşam savaşı verdikten sonra yenik duşen Berkin Elvan’ın da...
Albert Camus
“Bir ulkeyi tanımak istiyorsanız, o ulkede insanların nasıl olduğune bakın” demişti. Bir ulkeyi cocuklarının durumuna bakarak da tanıyabiliriz...
Cocuk gelinlerin ulkesi bu ulke. Her 3 kadından birinin cocuk evliliği yaptığı... Turkiye’de 18 yaş altı evlilik yapan erkeklerin oranı yuzde 6.9 iken, bu rakam kadınlarda yuzde 31.7’ye cıkıyor. Bu evliliklerin yuzde 16.9’u kentte, yuzde 24.6’sı da kırda gercekleşiyor...
Cocuk işcilerin ulkesi Turkiye. Siz kac cocuk işci calıştığını biliyor musunuz? Turkiye İstatistik Kurumu’nun (TUİK) 2012 Cocuk İşgucu Anketi’ne gore, nufusun yuzde 20.6’sını oluşturan 6-17 yaş grubundaki 15 milyon 247 bin cocuktan 893 bini calışıyor. Calışan cocukların yarısı okula gitmiyor. Tabii bunlar resmi rakamlar. Turkiye’nin kayıt dışı gerceğinde bu rakamların en az birkac misli olduğunu varsaymalıyız. DİSK-AR’ın araştırması da istihdam icinde değerlendirilmeyen ve ev işlerinde calıştırılan cocuk emeğinin ciddi bicimde arttığını gosteriyor. 1999 yılında 4.4 milyon iken, 2006’da 6.5 milyona ulaşmış. 2012’de ise bu rakam yaklaşık 1 milyon kişi artarak 7.5 milyona yukselmiş. Boylelikle 5-17 yaş arası toplam calışan cocukların (istihdama katılan ve ev icinde calışan) sayısı 8.4 milyona ulaşmış durumda.

Hem oku hem calış: 4+4+4
Yine DİSK-AR raporuna gore okula devam ederken calışan cocukların sayısı 2006-2012 yılları arasında yuzde 64 oranında artarak 272 binden 445 bine yukselmiş. Bu cocuklar arasında ev işlerinde calışanların oranı da yuzde 43’ten yuzde 50 seviyesine yukseldi. 4+4+4 yasası ile zorunlu ilkoğretim yaşının 6-13 yaş aralığına cekilmiş olması cocuk işciliğinin yaygınlaşma yaşını da fiilen 13’e duşurdu.
İş cinayetlerinde cocuk kurbanların da sayısı az değil. 2013 yılında olen işcilerin yuzde 5.4’u cocuk işcilerden oluşuyor. Yani can veren her 20 işciden birisi yoksulluktan dolayı calışan cocuk işciler.
Betam da, Turkiye’deki cocukların yoksulluk durumunu mercek altına aldı. TUİK’in Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi (GYKA) 2011 yılı verileri kullanılarak hesaplanan oranlara gore 2011 yılında Turkiye’de yaklaşık her uc cocuktan ikisi Avrupa standartlarına gore şiddetli maddi yoksunluk icerisinde yaşıyor.
GYKA verilerine gore 2011 yılında Turkiye’deki cocukların yuzde 67.7’si iki gunde bir protein tuketemiyor, yuzde 39.9’u yeterince ısınmayan evlerde yaşıyor ve yuzde 40’ı eskiyen kıyafetlerinin yerine yenilerini alamıyor. Bu uc temel ihtiyacının hicbirini gideremeyen cocukların oranının ise yuzde 24.8 olduğu gozleniyor. Bir başka deyişle, Turkiye’de her dort cocuktan biri uc temel ihtiyacının hicbirini gideremiyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan her 23 Nisan’da olduğu gibi bugun de bir cocuğu makam koltuğuna oturtacak. FATİH projesinden, bilgisayarlı nesillerden bahsedecek. Madalyonun oteki yuzu yine cevrilmeyecek. Yalanın peşinde koşanların iktidarı bu insanlık ayıbının uzerini bir kez daha ortecek...

Ozlem Yuzak

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/63737/Ah_Be_Cocuk..._Sen_Neyi_Kutluyorsun_.html