Turkiye Devrimci İşci Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitusu (DİSK-AR), 1 Mayıs’a giderken kapsamlı bir rapor hazırladı. Raporda işcilerin 1 Mayıs’ta Taksim meydanında olması icin 15 Neden sıralandı. Raporda iş kazalarından, calışma surelerine, asgari ucretten, sendikalaşmaya, işsizlikten, kadın istihdamına ve taşeronlaşmaya kadar pek cok sorun alanı ortaya konuluyor.

1.HER DAKİKA BİR İŞ KAZASI, HER SAAT BİR OLUM

Rapora gore Turkiye’de her saat 80 iş kazası oluyor. Yılda 706 bin işci ise iş kazası gerceği ile yuzleşiyor. Her on iş kazasından yalnızca bir tanesi SGK kayıtlarına yansıyor. Son yayınlanan SGK istatistiklerinde 2012 yılı icin iş kazası sayısı sadece 74 bin 871 iken TUİK 2013 verilerine gore bu rakam 706 bin olarak goruluyor. İki veri arasında zamansal uyumsuzluk bulunsa da aradaki devasa fark kayıt dışı iş kazalarının ne kadar yuksek olduğunu ortaya koyuyor.

2.HER UC İŞ CİNAYETİNE BİR YENİSİ EKLENDİ

Raporda TUİK verilerine gore iş kazalarının sayısı SGK verilerinin yaklaşık 9,5 katı. Aynı veriye gore her 100 kayıtlı iş kazasının yaklaşık 1’i olumlu olarak gercekleşiyor. Soz konusu oran TUİK verilerine yansıtıldığında 2002 yılı icin iş cinayetinde kaybettiklerimizin sayısı 7 bine ulaşıyor. Buna gore her gun 20, yaklaşık her saat bir işci hayatını kaybediyor. 2002-2005 yıllarında ortalama kayıtlı iş cinayeti sayısı 898 bin iken 2006-2012 yıllarında bu sayı 3’te 1 oranında artarak bin 223’e ulaşmıştır. Rapora gore her uc kayıtlı iş cinayetine bir yenisi eklenmiş durumda.

Raporda AKP hukumetleri doneminde resmi rakamlarla 11 bin 282 kişi iş cinayetlerine kurban gittiği belirtiliyor ancak kayıtdışı iş kazalarının oranları dikkate alındığında olenlerin sayısının on binlerle anılacağından şuphe olmadığına dikkat cekiliyor.

3.FİZİKSEL VE RUHSAL SAĞLIĞIMIZ RİSK ALTINDA

Rapora gore işe bağlı sağlık problemi yaşayanların sayısı 895 bin kişi. Calışanların yuzde 80’i fiziksel sağlığını, yuzde 9’u ruhsal sağlığını olumsuz etkileyecek etmenlerle birlikte calışıyor. Yuzde 19 kaza riski ile calışırken, yuzde 14 kimyasal madde, toz duman veya zararlı gazlara muhatap kalıyor. Yuze 15 ise zor duruş şekline veya harekete maruz kalıyoruz. Her yuz calışandan 7’si zaman baskısı ve aşırı calışma yukunun basıncı altında ruhsal sorunlar yaşıyor.

Madenciler en cok iş kazası yaşayan ve en cok sağlık sorunu yaşayanlar. Her 10 işciden biri yıl icinde iş kazasına muhatap kalırken, her 20 işciden biri işe bağlı sağlık sorunu ile karşılaştı.

4.OLUMLU İŞ KAZALARININ % 94’U TAŞERONDA

Rapora gore Turkiye’de resmi rakamlara gore kayıtlı taşeron işci sayısı 2002-2011 yılları arasında 387 binden 1 milyon 687 bine yukseldi. Taşeron işci sayısı 2002-2007 yılları arasında yaklaşık 3 kat, 2007-2011 doneminde ise yuzde 50 oranında artış gosterdi. Sağlık sektorunde 2002 yılında 11 bin 685 olan taşeron işci sayısı AKP hukumetleri doneminde 10 kattan fazla artış gostererek 2013 yılında 131 bin 201’e yukseldi.

Rapora gore madenler icin 2008 yılı verisi alındığında Turkiye’de milyon ton taş komuru uretimi başına duşen olum sayısı Cin’den 6 kat, ABD’den ise 361 kat daha fazla. Sektorde Calışma ve Sosyal Guvenlik Bakanlığı İş Kazası İnceleme Raporlarına gore incelenen olumlu iş kazalarında asıl işveren işcilerinin sayısı 2, alt işveren işcilerinin sayısı 30′dur. Bu verilere gore alt işveren işcilerinin toplam iş cinayetlerindeki olum oranı %94′e ulaşıyor.

5.CALIŞMAKTAN YAŞAMAYA FIRSAT KALMIYOR

Raporda resmi calışma surelerinin AB ulkeleri ortalamasında 38,6 saat olduğuna dikkat cekilirken. Turkiye’de bu rakam 45 saat olarak belirlendiği hatırlatılıyor. Buna gore Turkiye’de işciler Avrupa Birliği uyesi ulkelerle karşılaştırıldığında ortalama 6,4 saat daha fazla resmi haftalık calışma suresine sahip. Fiili calışma surelerine baktığımızda ise Turkiye’de tam zamanlı bir işte calışan bir işcinin fazla mesailer dahil ortalama haftalık calışma suresi, Norvecli bir işcinin 14,5 saat Avusturyalı bir işcinin 9,7 saat uzerinde.

6.İKİ MİLYONA YAKIN KİŞİ KOLE GİBİ CALIŞIYOR

Raporda 50 saat ve uzerinde haftalık calışma suresine sahip olanların sayısının 9 milyon 622 bin olduğu ifade ediliyor. Bu kişiler toplam iş başındaki calışanların yuzde 40’ını oluşturuyor. Her dort kişiden biri ise haftalık 60 saatin uzerinde calışıyor. Calışmak haricinde bir şey yapma imkanı olmayan ve 72 saatin uzerinde calışma suresine sahip olanların sayısı 1 milyon 611 bini, oranı ise yuzde 7’yi buluyor. Bu kişiler haftada 7 gun calıştığı takdirde gunluk en az 10 saat calışmak durumunda.

7.TURKİYE YILLIK UCRETLİ İZİNDE 3. LİGTE

Raporda 99 Dunya ulkesi uzerinden yapılan hesaplamaya gore Turkiye 14 gunluk asgari yıllık ucretli izin hakkı ile en duşuk ucretli izin hakkının bulunduğu 35 ulke arasında. Buna gore Turkiyeli işciler, Angola, Fas, Guney Afrika, Kambocya, Cezayir başta olmak uzere soz konusu Dunya ulkelerinin 4’te 3’unden daha az ucretli izin hakkına sahiptir. ,

8. HASTA DA OLSA CALIŞIYORUZ

Rapora gore Turkiye 4,6 gun ile, Avrupa ulkeleri dikkate alındığında en az hastalık izni alan işcilerin ulkesi. Bulgaristan’da hastalık izni 22 gunle başı cekerken, Turkiye’de işciler hastalansa da calışmak durumunda. Hastalık izni kullanılan gun sayısı Portekiz’de 12, Norvec’te 10, Romanya ve Fransa’da 8, Almanya ve İtalya’da 7 gun.

9. TATİL HAYAL, EVİ ISITMAK ZOR, YOKSULLUK BİZİ BOĞUYOR

Rapora gore evden uzakta bir haftalık tatil masrafının karşılayabilecek olanların oranı sadece yuzde 14. Buna gore 63 milyon 223 bin kişi evden uzakta bir haftalık tatil yapamıyor. 41 milyon kişi iki gunde bir et, tavuk ya da balık iceren yemek yiyemiyor. 27 milyon insan kışın ısınamıyor.

Rapora gore 12 milyonu aşkın kişi gunluk 12 TL gelir ile karnını doyurmaya, barınmaya ve ısınmaya calışıyor.

10. İŞSİZLİK KRONİK SORUN

Rapora gore AKP oncesi 11 yıllık donemde ortalama geniş tanımlı issizlik oranı % 10,1, AKP’li donemde geniş tanımlı işsizlik oranı ortalama % 16,7’dir. Bu ciddi bir artışa denk gelmektedir. AKP oncesi 11 yıllık donemde resmi issizlik oranı ise % 7,9’dur. AKP’li yıllarda ortalama resmi işsizlik oranı ise % 10,1’dir. AKP oncesi 11 yıllık donemde işsiz sayılmayanların sayısı ortalama 509 bin iken AKP’li donemde işsiz sayılmayanların sayısı ortalama 1 milyon 760 bine ulaşmıştır.

11. İŞSİZİN PARASINI HUKUMET VE SERMAYE YİYOR

Rapora gore 5 milyon geniş tanımlı, 3 milyona yakın resmi işsizin varlığına rağmen, işsizlik fonundan sadece 255 bin kişiye odeme yapılıyor. Mart 2014 tarihinde yapılan bu odemelerin toplamı 129 bin TL. Buna karşın fonun toplam varlığı 73 milyar TL’ye ulaştı. Fondan aktif işgucu programları icin odenen para işsizlere odenen paranın ustunde. Orneğin 2010 yılında hukumetin yapması gereken yatırımların onemli bir kısmı fondan karşılandı, soz konusu rakam işsizlere odenen paranın 4 katını aştı. Fona hak kazandığını duşunen her dort kişiden biri hayal kırıklığına uğradı ve odenekten faydalanamadı. Rapora gore Fonda biriken parayla, fona yeni ilave olmaksızın, 2,5 milyon işsize beş yıl işsizlik bedeli odenebilir. Buna karşın fonda biriken paranın yağmalanması, sermaye kesimleri ve hukumet icin kaynak haline gelmesi temel hedef haline getiriliyor.

12. AKP DONEMİNDE KREDİ BORCLARIMIZ SABİT FİYATLARLA 19 KART ARTTI

Rapora gore Şubat 2014 tarihinde Tuketici kredileri toplam 332 milyar TL seviyesine yukseldi. Bu rakam devletin 2014 yılında yapmayı hedeflediği “askeri ve faiz dışı” harcamalara denk. AKP doneminde halkın kredi borcları sabit fiyatlarla 19 kat artış gosterdi Borc batağından cıkamayanların toplam borcu 10 milyar TL’yi gecti. Bu tutar 5 milyon asgari ucretlinin 2 aylık maaşından fazla.

13. ASGARİ SEFALET DEVAM EDİYOR

Raporda AKP doneminde Asgari ucret yaklaşık 3 kat artarken, asgari ucretlinin kira ve konut harcamaları 3,4 kat, ulaştırma harcamaları 6,5 kat artış gosterdi. Bu nedenle gıdaya daha az pay ayırmak zorunda kaldı. Rapora gore Eşi calışmayan ve iki cocuklu bir asgari ucretli 2014 yılının ilk altı ayı icin elde ettiği geliri ile gıdaya gunluk ancak 9 lira 96 kuruş ayırabiliyor. Buna gore asgari ucretlinin uc oğun icin kişi başına ayırabildiği tutar 2,5 TL olurken, oğun başına bu tutar sadece 83 kuruş duzeyinde kalmakta. Asgari ucret kişi başına milli gelir oranında bir artış kaydetseydi bugun net 1634 TL olacaktı.

14. KADIN İŞCİNİN ONUNDE DUVARLAR VAR!

Rapora gore kendisine gelir sağladığı bir faaliyette calışan kadınların oranı ise toplam calışabilir cağdaki kadınların sadece yuzde 18,6′sı. Ekonomik bir faaliyette calışan kadınları yuzde 30′u ucretsiz aile işcisi ve yaptıkları calışmanın karşılığında bir ucret almıyorlar. Yuksekokul mezunu kadınlarda işsizlik yuzde 15,2 ile yuksekokul mezunu erkeklerin yuzde 6,5’lik oranının iki katıdan Başta umudu kesik olanlar olmak uzere son 3 aydır iş arama kanallarını kullanmayan ancak işe başlamaya hazır olduğu halde işsiz sayılmayanların % 58’i kadın. Geniş tanımlı işsizlik kadınlar icin yuzde 23 oranında.

15.SENDİKAL HAKLAR GASP EDİLİYOR…

Rapora gore tum bu olumsuz koşullar altında sendikal haklar gasp edilmeye, dunyada emsali olmayan işyeri ve işkolu barajları ile işcilerin iradesi baskı altına alınmaya devam ediliyor. İşverenlerin işci uzerindeki keyfiyetine son veren toplusozleşme duzeni tahrip ediliyor. Toplusozleşmeden faydalanan işcilerin oranı 1988 yılında % 22,9 iken 2011 yılında % 5,4 seviyesinde geriledi. Yeni cıkartılan sendikalar yasası grev hakkını kısıtlayan ve işci işveren arasında devlet mudahalesini kalıcı kılan anlayışı ile 12 Eylul hukukunu devam ettiriyor. Yasanın koyduğu yetki barajları ile 5 milyon 870 bin işci icin fiili toplu sozleşme yasağı gundemde.
http://www.disk.org.tr/2014/04/disk-ar-1-mayista-katilmak-icin-15-neden/