Aileler cocuklarını ust solunum yolu enfeksiyonlarından korumak icin neler yapmalı, cocuklar nasıl beslenmeli? Prof. Dr. İpek Akman anlattı.
Solunum yolları enfeksiyonları enfeksiyonun yerleştiği bolgeye gore ust ve alt solunum yolları enfeksiyonları olarak ikiye ayrılır. Ust solunum yolu enfeksiyonu dediğimizde, kulak, burun, boğaz bolgesi enfeksiyonlarını, alt solunum yolu enfeksiyonları dediğimizde ise bronşitler ve zaturre dediğimiz enfeksiyonlar kastedilir. Ust solunum yolları enfeksiyonlarının nezle, boğaz ağrısı, kulak ağrısı ve ateş gibi bulguları olabilir. Coğunlukla viral hastalıklardır ve antibiyotik tedavisine gerek duyulmaz. Bu gibi durumlarda hasta dinlenmeli ve beslenmesine dikkat etmelidir.
Vucut direnci yuksek tutulmalı
Tum solunum yolu enfeksiyonları icin onemli olan başlangıcta kişinin vucut direncini yuksek tutmasıdır. Vucut direnci duştuğu zaman enfeksiyon ilerleyebilir, olaya eklenen bakteriler enfeksiyonu ağırlaştırabilir. Alt solunum yolları enfeksiyonlarında oksuruk ve goğuste yanma hissi, balgam cıkarma, nefes darlığı gibi şikayetler gorulebilir. Genel durum bozukluğu, aşırı halsizlik ve ateş onemli bulgulardır. Orneğin zaturrede genellikle uşume ve titreme ile birlikte yukselen ateş olabilir. Enfeksiyonu olan cocuğun uzman bir doktor tarafından değerlendirilmesi ve tedavisinin planlanması gereklidir.

Sık enfeksiyon geciren bir cocuğun bağışıklık sistemi zayıf mıdır?
Vucudumuzun hastalıklara karşı bir savunma mekanizması vardır. Beş yaşından kucuk cocukların bağışıklık sistemi henuz gelişimini tamamlamamıştır. Enfeksiyonlar erişkine gore daha sık ve daha ağırdır. Bazı cocuklarda genetik bir sorun sonucu cocuğun bağışıklık sisteminde kalıcı bir eksiklik bulunabilir. Bu cocuklar cok sık hastalanırlar, hastaneye yatmaları gerekebilir. Bu durumun bir uzman tarafından değerlendirilmesi gerekir.
Enfeksiyonlardan korunmak icin beslenme nasıl olmalıdır?
Beslenme bozuklukları bağışıklık sistemi zayıflatarak sık enfeksiyonlara yol acabilir. Ozellikle 1 yaşına kadar anne sutu ile beslenmiş bebekler sutteki koruyucu hucreler ve antikorlar sayesinde daha az enfeksiyon gecirirler. Daha ileriki yaşlarda tum besin gruplarını dengeli oranlarda iceren, yaşa uygun beslenme programı bunyeyi guclu tutar. Sağlıklı beslenen kişinin surekli vitamin alması gerekli değildir. Bilimsel acıdan vitaminlerin solunum yolları enfeksiyonlarına karşı koruyucu bir ozelliği olduğu gosterilmemiştir ancak vucutta bir takım vitaminlerin eksik olduğu saptanırsa vitamin kullanılabilir. Vitaminleri doğal gıdalardan almak daha yararlıdır. Orneğin turuncgillerin bol tuketimi onerilir. Zayıflık gibi aşırı kilo da pek cok soruna yol acar. Obez cocuklarda da enfeksiyonlara yatkınlık artmıştır. Bu cocuklarda ust solunum yollarında yağ birikimi sonucu daralma olabilir, sık enfeksiyon gorulebilir.

Enfeksiyon riskini arttıran nedenler
• Cocuğun bulunduğu ortamın kalabalık olması cocukların birbirlerine enfeksiyon bulaştırma ihtimalini arttırır.
• Kreşe yeni başlayan cocuk o sene farklı mikroplarla tanışarak sık enfeksiyon gecirebilir.
• Solunum yolu enfeksiyonuna neden olan mikroplar hasta kişilerin bulunduğu ortamda solunan havadan nefes yoluyla veya opuşurken, el sıkışırken ortaya cıkan damlacık enfeksiyonu yoluyla alınır. Bu nedenle el yıkamasına dikkat etmenin solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada birincil koruma yontemi olarak da kabul edilir.
• Kış ayarında kapalı mekanlarda bulunulması enfeksiyonu olan bir kişinin diğerlerine de enfeksiyonu bulaştırmasına neden olabilir.
• Havalandırmasız veya sigara icilmiş kapalı ortamlarda bulunma, toplu taşıma araclarının daha sık kullanılması enfeksiyonların yayılmasını kolaylaştırır.
• Alerjisi olan cocuklarda burun tıkanıklığı sıktır, sinuzite yatkınlık vardır.
• Sigara dumanına maruz kalan cocuklarda hem alt hem ust solunum yolu enfeksiyonları daha sıktır.
Hangi aşıları yaptırarak enfeksiyonlardan korunabiliriz?
Cocuğun tum aşıları duzenli olarak yapılmalı ve kayıt tutulmalıdır. Zaturre (pnomokok) aşısı da son 2 yıldır artık aşı şemamızda yer almakta ve tum bebeklere uygulanmaktadır. Cocuğunuz 2 yaşından buyukse doktorunuza sorarak aşılanma durumunu oğrenmeniz yararlı olur. Risk gruplarının her yıl sonbahar aylarında influenza (grip) aşısını yaptırması gerekir. Bu yıl salgın yapan pandemik influenza (H1N1) virusune karşı uretilen aşının kullanılması risk grubundaki kişiler (5 yaşından kucukler, hamileler, kronik hastalığı olan erişkinler) icin hayati oneme sahiptir. 6 aydan kucuk premature bebekler (doğum ağırlığı < 1500 gram ve solunum desteği almışlarsa) doktorları kontrolunde kış ayları boyunca RSV enfeksiyonundan koruyucu antikor iceren bir ilac kullanılmalıdır.
Gribin soğuk algınlığından farkı nedir?
Grip virusunun A, B, C tipleri vardır. A tipi hem hayvanlarda hem de insanlarda enfeksiyona yola acabilir. Bu virus her yıl antijenleri yeniler. Orneğin kuş gribi (H5N1) enfekte kumes hayvanlarını tuketen insanlara bulaşan ve ağır hastalığa ve olume yol acabilen bir A tipi virusudur. H5N1 insandan insana temas ile bulaşmaz. Domuz gribi (H1N1) ise insandan insana bulaşıcılığı yuksek bir grip virusudur. Hastalığın seyri sağlıklı erişkinler icin hafiftir. Ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrıları, boğaz ağrısı, oksuruk ve ishale yol acabilir. Ateş genellikle 3 gunden kısa surer. Olguların bir kısmında orta kulak iltihabı ve zaturre gelişebilir. Vucut direnci duştuğunden olaya bakteriler eklenip enfeksiyon ağırlaşabilir. Soğuk algınlığı ise genellikle rinoviruslara bağlı gelişir. Nezle, boğaz ağrısı, ses kısıklığına yol acabilir. Ateş yoktur veya hafiftir. Bulgular ortalama 1 haftada duzelir, ancak 1 yaşından kucuk cocuklar bronşiyolit acısından riskli oldukları icin bir doktor tarafından değerlendirilmelidir. Genel hijyen kurallarına uyma (el temizliği, aşırı kalabalıktan kacınma, yeterli havalandırması olan ortamlarda bulunma), sigara dumanına maruz kalmama, iyi beslenme ve en onemlisi aşılama enfeksiyonlardan korunmada etkin yontemlerdir.
Kaynak:Kadınca sağlık