Uyku eğitiminin zararları uzerine bir yazı yazma zamanı geldi sanırım. Cunku medyada, tıp ve psikoloji dunyasında “uyku eğitimi” konulu yazıları
okumanın artık beni ne kadar uzduğunu fark ediyorum son gunlerde.
Ebeveynler tek bir doğru olduğunu ve bu mutlak doğrunun dışında hareket ederlerse cocuklarına zarar verecekleri korkusuyla secim şanslarının olmadığını duşunuyorlar. Oysa yeterince bilgi sahibi olsak o zaman secim konusunda ozgur olabiliriz.
Artık ebeveynlerin, ozellikle annelerin kendi guclerini ellerine almalarının zamanı geldi. Doktor boyle soyledi, psikolog şoyle dedi, kitap boyle yazıyor soylemlerinin dışına cıkıp, kendi ailem, kendi yaşantım ve kendi ic dinamiğimle doğruya kendimin karar vermesinden bahsediyorum.
İşte bu yuzden bu yazıyı yazarken ozellikle psikolog şapkamın arkasına sığınıp “gercek bu” ya da “ben soyledim oldu” demek istemiyorum. Araştırmalar, bilimsel farkındalıklarla desteklenmiş bir yazı yazmak istiyorum. Tabii ki kendi duşuncelerimle de harmanlayacağım bu yazıyı. O yuzden okuduktan sonra bu konuyu kendiniz icin araştırın ve sonra aile duzeninize en uygun şekle siz karar verin. Her farkındalığın sonunda olduğu gibi bu yazı size gecmiş uygulamalarınızdan kaynaklanan sucluluk duygusu, kandırılmışlık hissi getirirse o zaman da şunu hatırlayın: Her an her şeye yeniden başlama şansınız var. Nasıl mı? O da başka bir yazının konusu.
Beraber uyumak
Once ebeveyn ile bebeğin beraber uyuma kavramına biraz acıklık getirelim. Beraber uyumak nedir ve neden onemlidir? Beraber uyumak yetişkin ebeveynin (genellikle anne), bebeğiyle beraber ve yeterli yakınlıkta yatmasıdır (aynı yatak, ya da aynı oda) ki birbirlerinin duyusal sinyalleri ve işaretlerine cevap verebilsinler.
Anne sutundeki az kalori gece sık sık emzirmeyi gerektirir. Bu sık emme sonucu annenin artan antikorları bebeği hastalıklara karşı koruduğu gibi, uzun donem emzirme annede meme kanserini engelliyor (Dr. Helen Ball tarafından yurutulen araştırmanın detaylarını oğrenmek isteyen olursa ceşitli linkler verebilirim). Emme dışında bebeğin anne kokusu, annenin hareketleri ve dokunmasına olan yakınlığı hem bebeğin ağlamasını azaltıyor, hem de vucut ısısını, kalori emilimini, stres hormon seviyesini ve bağışıklık sistemi hallerini dengeliyor.
Batı ’daki tum teknolojik gelişmelere karşın insan yavrusu norolojik olarak tam olgunlaşmamış şekilde doğuyor. Annenin vucudunun yerine gecen teknolojik bir alet henuz bulamadık. Bebek, beyinin ulaşacağı gercek hacmin sadece yuzde yirmi beşi ile dunyaya geliyor. Bebek beyninin olgunlaşması sadece ve sadece biyolojik temas ve yakınlıkla mumkun; annenin devamlılık gosteren temasıyla. Eline verdiğiniz battaniye beyin gelişimi icin hicbir şey yapmıyor. Beyin gelişim icin başka bir beyinle ilişkiye girmek zorunda. Bu yuzden bebeğin ilk doğduğu zamandan itibaren başlayan bir bağımlılık var.Ve bu bağımlılık ilerdeki bağımsızlık icin gerekli.
Bebeğin kendi kendine uykuya dalma halini bir bağımsızlık hareketi olarak goremeyiz. Hayat boyu kendine yetme ve ozguven onu seven annesinin kolları olmadan uykuya dalmak değil. Her cocuk bir surecte kendi kendine uykuya girmeyi oğrenecek. Uzucu olan ebeveynlerin bunu bebeğin erken yapmayı oğrenmesinin bir bağımsızlık, bir kendine yetme gostergesi olarak gormesi. Bunların hicbirinin bilimsel bir temeli yok. Biberonla (yuksek kalori) beslenen cocuklarla yapılan araştırmalar temel alınarak sonuca varıldığı icin butun gece uyuyan bebeklerin normal sayıldığı bir kulturde yaşadığımızı unutmayalım.
Irvine ’daki Kaliforniya universitesinde Meret Keller ve Wendy Goldberg ’un yaptığı araştırma ebeveyn ile bebeğin doğumdan itibaren rutin beraber uyuma alışkanlıklarının cocukların problem cozme becerileri ve başkaları ile ilişkiye girme kapasitelerine olumlu etki yaptığını gosteriyor (Keller ve Goldberg 2004). Sanılanın aksine, yalnız uyuyan cocuk ebeveyniyle beraber uyuyan cocuğa nazaran daha az kendi başına kalabilme kapasitesine sahip. Ancak cocuğumu yalnız uyutuyorum şimdi kendine guvensiz mi olacak demeyin. İnsan gelişimi tek bir uygulama ile sonuca ulaşacak kadar basit değil. Psikolojik ve sosyal beceriler tek bir tecrubenin sonucu oluşmuyor. Her gun ebeveynle olan 24 saatlik iletişimin sonucu oluşan bağlanmanın sadece belli ancak onemli bir bolumune bakıyoruz. Eğer sağlıklı bağlanma devamlılık arz eden ilginin sonucu ise bunu gece tamamen kesmek tabii ki ilişkiyi sekteye vuruyor.
Benim bebeğim sabaha kadar deliksiz uyudu cumlesini kurmak neden bu kadar onemli. Hatta bu Batılı ulkelerde bir takıntıya donuştu. Sabaha kadar uyuyan bebek inek sutu, biberon, mama ile beslenerek yalnız uyumaya bırakılan bebeğin ulaştığı bir yer. Hicbir cocuğun cozulecek bir uyku sorunu yok. Bizlerin “uyku eğitimi” odaklı duşuncelerimizden gelen bir sorunumuz var. Bebeğin bağışıklık sistemi, beynin gelişimi, stres regulasyonu vs sık emzirme ile ve anneye yakınlıkla gelişiyor.
Bir sorun kendinize, doğa hata mı yaptı? Neden benim sutumu inek ya da aslanınki gibi yuksek kalorili yapmadı ki bebeğim daha uzun uyusun? Bir cevap bulabildiniz mi?
Psikiyatrist Isabel Paret gibi bircok kişi bunu araştırıyor. Bebek gunduz ne kadar cok kucağa alınır ve dokunulursa o kadar daha az derin uykuya dalıyor. Cunku ilk yıl derin uyku bebek icin tehlikeli. Ani bebek olumlerinden koruyor bebeği. Ancak beraber uyumanın tehlikeli olduğu durumlar da var. İcki icen, sigara icen ebeveyn kesinlikle cocuğuyla beraber uyumamalı. Emziren anne aynı yatakta yatabilir ancak biberonla emziren anne cocuğunu yanında ama ayrı bir yatakta yatırsa daha guvenli olur. Dikkat edilmesi gereken bu konuları da bir sonraki yazımda derinlemesine işleyeceğim.
Bebeğin anne karnındaki gelişimine hÂl dışarıda devam ettiği sure aşağı yukarı konuşmanın başladığı on beş aylık surec. Bu zaman diliminde beraber uyumak onemli diyor araştırmalar. Ancak sonrasında ayrı odaya gecirme tamamen ailenin kendi dinamikleri icinde kendi secimi. Eğer aile beraber uyumaktan memnun ise devam edebilir bu uygulamaya. Kimse başka bir ailenin detayını bilemez. Karar tıbbi bir karar değil, her zaman kişisel bir karar. “Cocuğum beş yaşında hÂl beraber uyuyoruz, bu zararlı mı?” sorusuna her ne kadar “Değil, bu bir secim” diye cevap vermiş olsam da…
İşte size birkac araştırma sonucu: Lewis ve Janda (1988); 1-5 yaş aralığında ebeveynleri ile uyuyan oğlan cocuklarda yuksek kendine guven, daha az sucluluk duygusu ve daha az anksiyete goruluyor. Kız cocukları ise fiziksel temas ve dokunma ile daha rahat olmalarının yanı sıra daha yuksek ozsaygıya sahipler. Bunun gibi bircok araştırmaya sizler de bakın diye burada sıralıyorum: İngiltere ’de 1994 Heron ’un cocukların beraber uyumayla stresle daha rahat baş ettikleri konulu araştırma ve 2000 ’de Mosenkis ’in “İlerdeki gelişime cocukluktaki beraber uyumanın etkileri” başlıklı araştırması (Effects of Childhood Co_Sleeping on later development).
Beyin başka bir beyin ile olan iletişimi ile gelişiyor, bağımlılık ilerde bağımsızlığı getiriyor. Cocuklarımıza yurume, konuşma eğitimi vermiyoruz. Sadece bunları en iyi destekleyecek ortamı yaratıyoruz. Bağımlılık ilerde bağımlılığa eğer biz onlar hazır olduklarında kendi yataklarına, kendi odalarına, kendi yaşamlarına gitmelerine izin vermezsek neden oluyor. Bu da başka bir yazının konusu.
Nilufer Devecigil
Uyku eğitiminin zararları!
Çocuk Büyütme0 Mesaj
●1 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Hayatın İçinden
- Çocuk Büyütme
- Uyku eğitiminin zararları!