Harajuku modası bir reform mu, isyan mı?

Japonya'nın başkenti Tokyo'nun Harajuku bolgesinden tum dunyaya yayılan alternatif moda akımı, gercek bir isyankarlık orneği! Bize tuhaf ve cılgınca gorunen bu gencler, modanın yerleşik kurallarına baş kaldırarak ne kadar cesur olduklarını sergiliyor.

Bu resimleri, 'estetiksizlikteki estetik' diye anlatmak en kısa ve doğru yol olsa gerek... Bundan birkac yıl once Japonya'nın başkenti Tokyo'nun 'Harajuku' bolgesinden yukselen bir moda akımı, dunya gencliğini bir anda etkisi altına almıştı. İşte bu 'kitsch' akım, modada suregelen şıklığa, simetriye ve hatta sınıfsal faktorlere bir başkaldırı niteliği taşıyordu. Başlarda moda otoriteleri tarafından 'iyi olanın kotu ve zevksiz taklidi, ucuz, değersiz ve geleneksellikten uzak bir isyankarlık orneği' şeklinde eleştiriliyordu. Oysa bu ilginc akım, zaman icinde bir reform olarak kabul edildi. Harajuku bolgesindeki Shibuya semtinden yayılan bu tarz, zaman icinde alternatif moda akımlarına yon vermekle kalmayıp unlu yıldızlar tarafından da itibar gordu. Onlara destek olan unlu isimlerden biri de Gwen Stefani... Unlu şarkıcının solo albumu 'Love Angel Music Baby'nin ilham kaynağı da bu bolgedeki genc kızlar...

TARZINIZ AŞAĞILIK!
Stefani, albumdeki 'Harajuku Girls' şarkısında, 'Harajuku Girls, you've got some wicked style-Harajukulu kızlar, emin olun aşağılık bir tarzınız var' derken, aslında ne kadar muzip ve usta bir zekaları olduğunun altını cizmiş; hatta TV programlarında bu kızlarla boy gostermişti. Shibuya Caddesi, birbiri ardına Japon tasarımcıların mağazalarıyla dolu. Ama Harajukulu gencler, haute couture'den cok street couture'a yakınlar ve bunu da en ucuz, en kitch, en dikkat ceken materyalleri kullanarak oluşturuyorlar. Kısaca, alternatiflerini yine kendileri yaratıyorlar. Tuhaf, gulunc, insanı rahatsız edecek kadar sakil kombinasyonlardan faydalanıyorlar. Birbiriyle alakasız gorunumleri, absurd aksesuvarları ve kaba figurleri buyuk bir ustalıkla bir araya getiriyorlar. Ve gorenlere 'gercek dışı' ve 'imkansız' dedirtecek kadar uclarda olmayı seviyorlar. Oyle ki, 'millete maskara olmaya bayılıyorum' diyenleri de bir hayli fazla... Bu modada herhangi bir anlam aramaya calışanlar işin icinden bir turlu cıkamıyor. Ancak bu estetiksizliğin kendi icinde bir butunluğu olduğunu da icten ice kabul ediyorlar. Onların bu kulturde Batılılar'ın 'decora' yani 'aşırı dekore edilmiş şey' dedikleri, uclarda seyreden bir hazcılığı benimsedikleri de cok acık. Yarı fahişe, yarı rahibe olarak giyinenlerden tutun da, civciv gibi bir plastik oyuncağı canta olarak kullananlara, yazın jimnastik mayosunun altına tuylu dağ cizmeleri giyerek sokağa cıkanlara kadar decora her yerde ve her şeyde...

PORSELEN BEBEK GİBİ!
Peki Harajuku modası ortaya cıktığı gunden bu yana ne gibi değişimlere neden oldu? Gundemi yeniden ve boylesine derinden etkileyişinin nedeni nedir? Bu sorulara en onemli cevap, akımın ceşitli alt kategoriler yaratmış olması... Gosu rori, kodona, gothic lolita, siber cingene, yamanba, kogal, senta, neutrals ve rockabilly/punk gibi... Gosu rori, Viktorya donemindeki porselen bebeklere gondermeler yapıyor. Harajuku kızları, yuzlerini bembeyaz fondotenlerle boyayarak, beyaz, siyah ya da dantelli romantik giysilerle boy gosteriyor. İclerinde Harry Potter'ı referans alarak bebek yuzlu birer cadı gibi giyinenler de var. Yamanba biraz daha urkutucu bir gorunumde: Beyaz far, beyaz ruj, beyaz lensler ve beyaz peruklar... Gothic lolita'lar, solukları kesen bir seksapel ile masum kucuk bir kız halini bir araya getiriyor. Kogallar, ozellikle suni bir bronzluk, barbie sarısı saclar ve kusursuz bir makyajı vurguluyor. Rockabilly/Punk'lar ise 50'li yılların rock muzik tarzını baz alıp gunumuzun punk oğeleriyle harmanlıyor. Saclar rengarenk ve akıl almaz modellerde kesiliyor. Erkekler 50'lerdeki gibi ince kravat, dar pacalı takım elbiseler giyiyor, kızlar ise kloş eteklerin altına jartiyer kullanıyor!
Bu Gorsel Silinmiş veya Bulunamadı! Bu Gorsel Silinmiş veya Bulunamadı!