Bir donem kadınların fazlalıklarını saklayan korseler, bu sezon vazgecilmez stil parcalarından. Korseler sadece guzel gorunmenizi sağlamıyor, aynı zamanda sizi kum saati formuna sokarak, cok da seksi gorunmenizi sağlıyor.
1900'lu yıllarda celik korseler vardı. 16. yuzyılda korseler silindir biciminde tasarlanmıştı, Viktoryen doneminde de korselerin tek amacı, kadınların belini daha ince gostermekti. 20. yuzyılla beraber bu korselerin kadınların sağlığına zararlı olduğu ortaya cıktı ve bunların yerine elastik kumaşlardan yeni korseler tasarlanmaya başladı.

Daha sonra korselerin yerini, fazlalıkları saklayan kalın kemerler aldı. 1939 yılının unutulmaz filmi "Ruzgar gibi gecti"de baş kadın kahraman Scarlett O'Hara'nın korse giymesi, korse furyasını yeniden alevlendirdi.

En seksi kıyafet korse!

50'lerde şov dunyasında
1950'li yıllara gelindiğinde ise, korseler danscıların favori kostumlerindendi. Şov dunyasında yer alan kadınlar lame rengi korselerle, gorunumlerine ve danslarına seksilik katıyorlardı. Savaş doneminden sonra ince bel yeniden moda olunca, 50'li yılların tasarımcıları korseleri elbiselerin icine dikerek, sadece danscıların değil, fazla kilolarını saklamak isteyen herkesin korse giymesini sağladılar.

70'li yıllarda unlu tasarımcı Vivienne Westwood bir korse tasarlayarak, korseleri ilk defa dış giyimde kullandı.

90'lı yıllara gelindiğinde ise Thiery Mugler ve Maison Martim Margiela gibi tasarımcıların da etkisiyle korseler yeni bir futuristik akımın oncusu oldular. Madonna'nın 'Blonde Ambition' filminde giydiği Jean-Paul Gaultier imzalı korse, korselerin iyice populer olmasına neden oldu.

Şimdi korseler hem seksi hem de gercek bir fetiş!

Bu sezonda da Miccua Prada'dan Mark Fast'a kadar hemen hemen tum tasarımcılar, şovlarında korselere yer verdiler. Ozellikle Louis Vuitton'un 'Mad Man'den esinlenerek hazırladığı koleksiyon, gorulmeye değer...
Kaynak:ekolay.net