YAŞINA GORE

ERKEK
*20 yaşında erkek FİAT gibidir. Kucuk ama hızlı.
*20-30 yaş arasında PORSHE gibidir. Hızlı ve konforlu.
*30-40 arası erkek VOLVO gibidir. Biraz sıkıcı ama teknik olarak mukemmel.
*40-50 arası erkek OPEL gibidir. Yapabileceğinden fazlasını vaat eder.
*50-60 arasında ise eski bir FORD gibidir. Harekete gecirmek icin karburatore biraz alkol koymak gerekir.




YAŞINA GORE KADIN



*15-25 arasında kadın AFRİKA gibidir. Yarı keşfedilmiş, yarı bakir.

*25-35 arasında AMERİKA gibidir. Tamamı keşfedilmiş ve bilimsel olarak mukemmel.
*35-45 yaşları arasında HİNDİSTAN ve JAPONYA gibidir. Cok ateşli, bilge ve guzel.
*45-55 arasında FRANSA gibidir. Savaştan hasarlı cıkmış ama hala cekici.
*55-60 arasında kadın ALMANYA gibidir. Savaşı kaybetmiştir ama umutları vardır.
*60-70 arasında kadın RUSYA gibidir. Geniş, sakin ama kimsenin gitmediği.
*70’inden sonra kadın TURKİYE gibidir. Şanlı bir gecmiş ama gelecek


Bonuslar,

Ucağın havalanmasını beklerken adamın yanında oturan diğer yolcu, adama donmuş ve

- Biliyor musunuz, bir yerde okumuştum eğer yolculuk esnasında yanınızdaki ile sohbet ederseniz, seyahat suresi daha kısa geliyormuş insana.

Kucağındaki kitabı okumak uzere yeni acmış adam,kitabı yavaşca kapatmış ve adama;

- Hangi konuda sohbet etmek istersiniz?

- Bilmem ki, nukleer enerji konusunda konuşmak istermisiniz?

- Olabilir, bu ilginc bir konu olabilir ancak nukleer enerji konusuna girmeden once size başka bir soru sorayım. Bir at, bir inek ve bir keci, ucu de ot yiyerek beslenmelerine rağmen, keci misket şeklinde,inek sıvı şeklinde, at ise kurutulmuş ot şeklinde dışkılar. Sizce neden?

Sohbet etmek isteyen adam, hayretle bakmış;

- Hicbir şey aklıma gelmiyor, bilmiyorum.

Kitabını okumak isteyen adam;

- Hic bir bok hakkında bilgin yoksa ne demeye nukleer enerji konusunda sohbet etmek istedin?

Bonus 2

Carlo İtalya'da

Fiat fabrikasında calışan bir işci... O zamanki Sovyet lideri Kruscev resmi bir ziyaret icin İtalya'ya gelmiş. Programda Fiat tesisleri de var. Fabrikanın tezgahları arasında dolaşırken Carlo'ya rastlamış. Herkesin gozu onunde ''Vay Carlo...'' diye sarılıp kucaklaşmış. Orada ayak ustu sohbet etmişler. Tum protokol bu dostluktan şaşkın... Konuk gittikten sonra patron Carlo'yu cağırıp, Kruscev'i nereden tanıdığını sormuş.. Carlo "Hiic" demiş. ''Ben eskiden komunisttim... 1 Mayıs kutlamaları icin parti beni Moskova'ya gondermişti. Orada tanışmıştım..'' Olay unutulmuş. Uc beş ay sonra bu kez Amerika başkanı Nixon gelmiş İtalya'ya. Yine aynı program ve fabrika ziyareti. Tezgahların arasında ''Vay Carlo..Vay Nixon..'' muhabbeti... İyice meraklanan patron ziyaretten sonra Carlo'yu yine cağırtmış. Soru da cevap da aynı; ''Bir ara Amerika'ya goc etmeye kalkıştım. New York'ta başım polisle belaya girdi.. Bu Nixon o zaman ciceği burnunda bir avukattı. Beni o savunmuştu..'' Olay bu kadarla kalsa iyi.. İki ay sonra Fransa başkanı De Gaulle ziyaretinde de aynı manzara yaşanınca Patron Agnelli derin bunalımlara girmiş. Kendisini tanıyan yok. Yanında calışan Carlo'nun uluslararası cevresi var.

- De Gaulle'u nereden tanıyorsun?

- Nazilere karşı Paris'te yeraltı savaşı yapıyorduk... Ozel kuryesiydim..

- Sen herkesi tanır mısın?

- Evet, hemen hemen... Patron iyice hırslanmış..

- Neredeyse Papa da arkadaşım diyeceksin..

Carlo gulmuş.. ''Tabii. Yakın arkadaşımdır..'' Cıldırma noktasına gelen Agnelli haykırmış :

- İspatla... İspatlayamazsan kovarım...

Carlo :

- Tamam, bu pazar ayininde Vatikan

meydanında olun. Papa balkondan halkı takdis ederken ben yanında olacağım.. Patron pazarı iple cekmiş. Vatikan'da Papayı bekleyen kalabalığın arasına karışıp beklemeye başlamış. Bir sure sonra Papa balkona cıkmış. Yanında Carlo... Kalabalığa bakıp, patronunu bulmaya calışıyor. O sırada bir kargaşa olmuş. Biri bayılmış. Carlo bayılanın kendi patronu olduğunu gorunce Papaya ''Bana musaade" deyip meydana koşmuş. Agnelli yerde yatıyor. Bir iki kişi de ayıltmaya calışıyor. Carlo cevresindekilere, ''Bu benim patronumdur; ne oldu?'' diye sorunca biri cevap vermiş :

- Siz Papa ile balkona cıktığınızda bunun onunde iki Japon turist vardı. Japonlardan biri senin patronuna dondu.

"Şu sağdaki bizim Carlo, ama yanındaki kim?" diye sorunca seninki duşup bayıldı


__________________