Şiiri okumanızı oneririm.
Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız omrun.
Delikanlı cağımızdaki cevher
Yalvarmak, yakarmak nafile bugun,
Gozunun yaşına bakmadan gider.
Şakaklarıma kar mı yağdı ne?
Benim mi Allahım bu cizgili yuz?
Ya gozler altındaki mor halkalar?
Neden boyle duşman gorunursunuz;
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim:
Nerde o gunler, o şevk, o heyecan?
Bu guler yuzlu adam ben değilim
Yalandır kaygısız olduğum yalan.
Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız
Hatırası bile yabancı gelir.
Hayata beraber başladığımız
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
Gittikce artıyor yalnızlığımız
Gokyuzunun başka rengi de varmış!
Gec fark ettim taşın sert olduğunu.
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan gunun bir dert olduğunu,
İnsan bu yasa gelince anlarmış.
Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
Her yıl biraz daha benimsediğim.
Ne donup duruyor havada kuşlar?
Nerden cıktı bu cenaze? Olen kim?
Bu kacıncı bahce gordum tarumar.
N'eylesin olum herkesin başında.
Uyudun uyanamadın olacak
Kim bilir nerde, nasıl, kac yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak.
Taht misali o musalla taşında.
Cahit Sıtkı Tarancı
Yaş otuz beş...[Cahit Sıtkı Tarancı]
Sohbet Muhabbet0 Mesaj
●2 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sohbet Muhabbet
- Yaş otuz beş...[Cahit Sıtkı Tarancı]