Acıklık ve Durustluk « El, Kol ve Avuclar
Tarih boyunca acık avuc gercek, durustluk, sadakat ve teslimiyetle bağdaştırılmıştır. Pek cok yemin el kalbin uzerindeyken edilirken mahkemelerde tanıklık ederken avuc havada tutulur. İncil sol elde tutulurken sağ avuc da mahkeme uyelerinin gorebileceği şekilde yukarıda tutulur.

Gundelik karşılaşmalarda insanlar iki temel avuc konumunu kullanırlar. Birincisinde avuc yukarı donuktur ve yiyecek veya para dilenen dilencinin tipik hareketidir. İkinci harekette ise avuc sanki bir şeyi tutuyor veya kısıtlıyormuşcasına aşağıya donuktur.

Birinin acık ve durust olup olmadığını anlamanın en anlamlı yollarından biri avuc hareketlerine bakmaktır. Nasıl bir kopek teslimiyet veya yenilgiyi belirtmek icin boynunu gosterirse insan denen hayvan da aynı tavır veya duyguyu belirtmek icin avuclarını kullanır. Orneğin, insanlar tamamen acık veya durust olmak istediklerinde her iki avuclarını da karşılarındaki insana acık tutarak "Sana karşı tamamen durust olacağım" gibi bir şeyler soylerler (Şekil 16).

Birisi acılmaya veya gerceği soylemeye başladığında avuclarının tamamını veya bir kısmını karşısındakine acmaya başlar. Vucut dilinin coğu oğeleri gibi bu da tamamen bilincsiz olarak yapılan ve sizde karşıdakinin doğruyu soylediği hissini uyandıran bir harekettir.

Bir cocuk yalan soylediğinde veya bir şeyi gizlediğinde avuclarını arkasına saklar. Benzer şekilde arkadaşlarıyla dışarıda bir gece gecirdikten sonra nerede olduğunu soylemek istemeyen bir erkek de nerede olduğunu acıklamaya calışırken avuclarını ya ceplerine saklayacak ya da kollarını kavuşturacaktır. Boylece gizlediği avuclarından karısı doğruyu soylemediği hissine kapılacaktır.

Pazarlamacılara, muşteri satılan malı neden alamayacağını anlatırken onun avuclarına bakmaları oğretilir. Gercek nedenler sadece avuclar acıktayken soylenir.