Kadının biri bir petshopa gider ve Bir papağan almak istiyorum
der.Ahmet ismindeki petshop sahibi Hanımefendi elimde bir tane papağan
kaldı fakat bu papağan cok kufurbaz almak istemezsiniz sanırım. Fakat bir papağan sahibi
olmak isteyen kadın Hayır almak istiyorum der ve papağını alır.Fakat evine
geldiğinde bir bakar ki gercekten papağan kadını her eve geldiğinde
'Hoşgeldin ******' diyerek karşılar.Buna dayanamayan kadın papağanı alır ve petshopa geri goturur. Ahmet
bey bu papağan gercekten cok terbiyesiz.Her eve geldiğimde beni hoşgeldin
****** diyerek selamlıyor ve ben buna dayanamıyorum.Papağını geri getirdim
ve paramı geri istiyorum. Fakat o anda paraya ihtiyacı olan Ahmet bey
Hanımefendi merak etmeyin.Siz bunu bana bırakın ben terbiye edeyim siz
yarın gelin alın.Kadın inanmayarak da olsa tamam der ve gider.Ahmet papağanı alır ve bir caydanlık su kaynatır.Ne diyeceksin lan
kadın eve geldiğinde diye sorar papağana Hoşgeldin ****** diycem. der
papağan.Bunun ustune papağanın kafasını kaynar suyun icine sokar ve
tekrar sorar.Papağan yine aynı yanıtı verir.Bir olur iki olur ve papağan
dayanamaz Hoşgeldiniz hanımefendi diycem der.Ertesi gun kadın gelir ve Ahmet bey kadına papağanı terbiye ettiğini
soyler.Kadın bunu kontrol etmek istediğini soyler ve papağana sorular
sormaya başlar.Ben eve geldiğimde bana ne diyeceksin? Hoşgeldiniz hanımefendi diycem
der papağan.Kadın cok şaşırır ama emin olmak icin devam eder.
Peki yanımda bir kız arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin? Hoşgeldiniz
hanımefendiler diycem Peki yanımda bir erkek arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin?
Hoşgeldiniz beyfendi diycem. Peki yanımda 2 tane erkek arkadaşımı getirirsem ne
diyeceksin?Papağan cevap verir: Oğlum Ahmet suyu kaynat bu karı harbi ******!!!
-----------------------------------------------------
Joe, yatak kariyeri basarilarla dolu bir insandir. Ancak yaslandikca bu
>meziyeti inanilmaz bir bas agrisi yuzunden durmustur. Sagligi ve ask
>hayati, cekilmez bir hal aldiginda tibbi bir yardima ihtiyaci oldugunu
>fark
>eder.
> Kapi kapi, doktor doktor gezdikten sonra problemini cozebilecek bir
>uzman hekim bulur kendine;
> "- Size bir iyi, bir de kotu bir haberim var." der doktor.
> " - Doktor, once iyi haberi duymak istiyorum."
> " - Sizi bas agrinizdan kurtarabilirim."
> " - Peki kotu haber nedir doktor bey?"
> " - Cok nadir gorulen bir durum. Soylemesi zor ama hadim edilmeniz
> gerekiyor. Cinsel organiniz, omurganizin alt kismina baski yapiyor ve
bu
> baski sizde dayanilmaz bir bas agrisi yaratiyor. Bu baskidan
kurtulmanin
>tek yolu erkeklik organinizi almak."
> Joe bu haber karsisinda sok olur ve morali cok bozulur. Kendi kendine
>sorar;
> " - Ne yapsam acaba. Erkeklik organim alinirsa ben nasil yasarim.
Kimin
>icin yasarim. El icine nasil cikarim!"
> Cevap vermek icin fazla dusunmez ve baska bir sansi olmadigi icin
bicak
> altina yatmaya karar verir.
> Hastaneden taburcu oldugunda;
> " - Oh be! Dunya varmis. Kurtuldum su lanet agridan" diye derin bir
>nefes alir, ancak ustunde onemli bir parcasinin eksik oldugunu
hisseder.
>Caddede yururken farkli bir kisi oldugunu sezinler. Yeni bir baslangic
>yapmaya
>ve yeni bir hayata baslamaya karar verir. Bir erkek giyim magazasinin
>onunden gecerken vitrinde duran bir takim elbiseye takilir gozleri.
> " - Iste tam aradigim takim elbise!" der ve dukkana girer.
> Tezgahtara;
> " - Yeni bir takim elbise istiyorum" der.
> Tezgahtar Joe'yu soyle tepeden tirnaga bir suzer ve;
> " - Bir bakalim. 44 beden!" der.
> Joe gulerek;
> " - Kesinlikle dogru, nerden anladiniz?"
> " - Bu benim isim."
> Joe takim elbiseyi dener. Ustune cuk diye oturur. Joe aynada kendisine
hayran hayran bakarken, tezgahtar sorar;
> " - Yeni bir gomlek de ister misiniz?"
> Joe bir kac saniye dusundukten sonra;
> " - Elbette" der.
> Tezgahtar Joe'ya soyle bir bakar;
> " - Kol numarasi 34 ve 16 numara yarim yaka."
> Joe sasirir;
> " - Kesinlikle dogru nerden anladiniz?"
> " - Bu benim isim!"
> Joe gomlegi giydi. Evet gomlek super olmustur. Yakasini aynada
>duzeltirken
> tezgahtar sorar;
> " - Yeni ayakkabiya ne dersiniz?"
> " - Evet lutfen. Bir de ayakkabilariniza bakayim"
> Tezgahtar Joe'nun ayaklarina bakarak;
> " - Evet...9-1/2... E." Joe iyiden iyiye afallar;
> " - Inanamiyorum bir bakista kac numara ayakkabi giydigimi nasil
>anladiniz?
> Vallahi bravo!"
> Tezgahtar;
> " - Efendim. Bu benim isim."
> Joe ayakkabilari da giyer. Gercekten de ayakkabilar cillop gibi oturur
ayaklarina. Soyle dukkan icerisinde bir tur atarken tezgahtar sorar;
> " - Beyefendi vallahi jilet gibi oldunuz! Size bir tane de sapka
veriyim
> ben!"
> Joe aynaya bakarak;
> " - Heyt ulan be facayi o bicim duzdum." diye icinden gecirir ve " -
>Evet
> bir de sapka bakayim kendime!" der tezgahtara.
> Tezgahtar Joe'nun kafasina bakarak;
> " - Eveeeeet...7-5/8."
> Joe dumur ustune dumur yasamis bir sekilde tezgahtara;
> " - Evet..dogru..nerden bildiniz?" diye sorar.
> Tezgahtar iyiden iyiye havaya girmis bir sekilde;
> " - Bu benim isim efendim" der.
> Sapka da super oturmustur kafasina.
> " - Vayyy beee, ulan ben neymisim beee. Ulan ben var ya ben..." diye
> dusunurken tezgahtar yine sorar;
> " - Size bir tane de don verelim efendim."
> Joe bir kac saniye dusunur ve;
> " - Tamam! Hemen bana en fiyakali donlarinizdan getirin!" der.
> Tezgahtar geri adim atarak "Eveeeeet..36 beden!" der.
> Joe gulerek;
> " - Ilk defa yanildiniz. Ben 18 yasimdan beri 34 beden giyiyorum!"
der.
> Tezgahtar kafasini sallayarak;
> " - Hayir..size 34 olmaz. Erkeklik organinizi sikistirir ve omurganiza
basinc yapar, bu da dayanilmasi guc bir bas agrisi cekmenize sebep
olur!...
----------------------------------------------------------
Vatikan'da yeni calismaya baslayan birrahibe bir
gun Papa'nin huzuruna cikip "Aziz Peder " demis "Benim
vazifem sizin odanizi temizlemek.Bu sabah baktim halilariniz
cok eskimis.Onlari degistirmeklazim efendim." Papa "Sen isini
seven bir rahibesin. cok tesekkur ederim.Halilarin degistirilmesi icin
hemen talimat verecegim.Yalniz sana bir sey hatirlatmak
istiyorum.Vatikan hepimizindir. Buradaki her sey herkesindir.Onun
icin bir daha sizin odaniz, sizin halilariniz deme, 'Bizim
odamizdaki halilarimiz eskimis' de"diye tembih etmis. Bir kac gun sonra
rahibe Papa'ya gelmisve " Aziz Peder odanizin isitma tertibati bozulmus.."
derken Papa " Kardes , bensana ne tembih ettim? O oda
hepimizin" demis. Rahibe de ozur dileyerek " AzizPeder odamizin isitma
tertibati bozulmus lutfen yapilmasi icin talimat veriniz " demis.
Aradan birkac gun gecmis Papa butun Vatikan ahalisini toplayip
" Arkadaslar ABD Baskani Clinton'un bana hediyeettigi saati
bulamiyorum. Kendisi beni yarin ziyarete geliyor.Kolumda o
saatigormez ise cok ayip olur.Lutfen el birligi ile o saati arayip bulalim" demis.Herkes saati aramaya baslamis ama saat bir turlu
bulunamamis.Clinton Vatikan'a gelmis, Papa ile bir odaya kapanip
konusmaya baslamislar.Birden odanin kapisi acele acele
tiklanmis.
Papa " Girin" demis, iceri bizim rahibe girmis ve "Aziz
Peder kusura bakmayin sizi rahatsiz ediyorum ama sevineceginizi zannettigim bir haberim"var " demis. Papa " Soyle bakalim ne imis bu
haber?"diye sormus. Rahibe "Aziz peder saatimizi buldum "
demis."Yatagimizin altinda imis!"
------------------------------------------------------------
Yeryuzundeki herkes olur ve Tanrı'nın huzuruna cıkarlar... Tanrı der ki:
"Erkekler 2 sıra olsun, bir sırada karıları tarafından yonetilen erkekler,diğer sırada karılarını yoneten erkekler... Ayrıca butun kadınları cennete aldım, onlar meleklerle birlikte gidecekler şimdi...".
Boylece kadınlar gittikten sonra Tanrı erkeklerin karşısına gecer. Bir bakar ki karıları tarafından yonetilen erkeklerin sırası 100 km.uzun... Ama karılarını yoneten erkeklerin sırasında sadece bir adam duruyor...
tanrı diğer sıradakilere cok kızar:
- Kendinizden utanın!! Sizi bu dunyada guc ve idarenin temsilcisi olarak yarattım ve şuraya bak, hepiniz gucsuz karaktersiz 100 km.lik bir suru olmuşsunuz... bakın bir tek erkek kulum şu yan sırada tek başına gururla dikiliyor... Ondan ders alın!!! Oğlum, sen anlat bunlara, sen ne yaptın da "karılarını yoneten erkekler" sırasında bir tek sen oldun????
- Bilmem... Karım bana burada durmamı soyledi...
-------------------------------------------------------------
Dolabi kadinin evine monte edip gitmisler. Evin
yanindan tren yolu geciyormus. Mobilya sirketinin
adamlari gittikten bir sure sonra, bir tren gecmis
ve dolap en kucuk parcalarina kadar dagilmis.
Kadin cok sasirmis, mobilya sirketine telefon
etmis ve durumu anlatmis. Hemen birilerini
gondermisler ve dolabi tekrar monte etmisler.
Adamlar gittikten bir sure sonra tekrar bir tren
gecmis ve dolap yine dagilmis. Kadin bu sefer
cok kizmis mudurle konusmak istedigini soylemis telefonda.
Genel Mudur kadini dinledikten sonra,
>"Hanimefendi
> bu inanilmaz bir sey, durumu incelemek icin
>bizzat
> ben geliyorum" demis. Genel mudur kadinin
>evine
vardiginda durumu incelemis, kendi elleriyle
dolabi tekrar monte etmis ve "Bu sefer bir trenin
gecmesini bekleyecegim hanimefendi, ustelik
dolabin icine girip oyle bekleyecegim. Sorunun
ne oldugunu kendi gozlerimle gormek istiyorum"
demis ve dolabin icerisine girip beklemeye baslamis.
Genel mudur dolabin icinde beklerken kapi
acilmis ve kadinin kocasi eve gelmis. Adam zaten cok
sinirliymis, yatak odasina girip dolabi
gorunce daha da sinirlenmis. Karisina, "Bu dolap ta
nerden cikti" diye bagirarak dolabin kapisini
acmis. Genel muduru gorunce zivanadan cikmis ve o
kizginlikla: "Sen de kimsin?!?!?!?!?!" diye bagirmis.
Genel mudur, iri yari adama soyle bir bakmis
ve "Simdi, tren bekliyorum
deseeeeeeeem...inanmazsin!"
------------------------------------------------------------
Dunyanin en unlu bira sirketlerinin patronlari toplantinin yapildigi
otelin
barina ugrar...
> Corona'nin patronu barmene seslenir : " Cek bir Corona"
> Bir sure sonra Budweiser'in patronu gelir : " Ver bir Bud "
> Miller'in patronu: "Miller" diye yumrugunu hafifce bara vurur. Ardindan
> Efes Pilsen'in patronu bara gelir : "Bir Coca-Colalutfen"
> Diger patronlar hayret dolu gozlerle baktiginda su cevap gelmis:
> " Madem hicbiriniz bira icmiyorsunuz , ben de katilayim dedim...
---------------------------------------------------------------
Bir timarhanede deliler ayaklanir ve binanin orta bahcesini isgal
ederler. Hicbiride dagilmaz. Bunun uzerine doktorlar toplanarak
yonetmeligi acarlar ve aynisini uygulamaya karar verirler. Yonetmeliye
gore bir doktoru cirilciplak soyar delilerin icine atarlar. Doktor
iceri girince BOMBAAA diye bagirir. Bunu goren deliler doktoru
tuttuklari gibi camdan disari atarlar. Bunun uzerine doktorlar tekrar
toplanir ve konusurlar. Bu iste bir yanlislik vardir. Delilerin hepsinin
dagilmasi gerekmektedir. Yeniden denerler. Bir doktoru daha soyup iceri
atarlar ve oda BOMBAAA diye bagirir. Deliler onu da tuttuklari gibi
camdan disari atarlar. Bashekim sonunda bir de ben deniyeyim der ve
soyunup delilerin arasina girer ve BOMBAAA diye bagirir. Bunun uzerine
butun deliler kacisir ve binayi ve orta bahceyi terk ederler. Doktorlar
merak eder ve biraz akilli olanlarindan toplayarak bu durumu sorarlar.
Nicin siz ilk iki doktor girdiginde binayi bosaltmadiniz da son bashekim
girdiginde bosaltiniz? derler. Delilerde "Ilk giren iki bombanin fitili
uzundu ama son giren bombanin fitili kisaydi zamanimiz yoktu icerde
patlamasin diye boyle yaptik" derler.
----------------------------------------------------------------
Barda icen kovboyun yanýna gelen kadın 'siz gercek kovboy musunuz' der.
- Evet, gercek kovboyum. Hayatım ciftlikte atlarla, silahlarla gecer.
Yaaa.. Ben hic ciftlğe gitmedim, atlara binmedim, silah da kullanmadım. Ben bir lezbiyenim. Her gun kadınları duşunurum. Kalktığımda, duşta, TV seyrederken, yemek yerken hep aklım kadınlardadır. Kadın ickisini ictikten sonra bardan ayrılır, yerine yaşlı bir adam oturur ve kovboya sorar:
- Siz gercek bir kovboy musunuz?
- Oyle zannediyordum ama yeni keşfettim, ben bir lezbiyenim!..
------------------------------------------------------------------------
MODERN ZAMANLAR
> > >
> > > * Mikrodalga fırını calıştırmak icin şifre arıyorsan,
> > > * Solitaire oyununu gectiğimiz on yıl icinde hic gercek kartlarla
> oynamamışsan,
> > > * Yan masada oturan calışma arkadaşına akşam iş cıkışında cay icme
> teklifini
> > > mail ile yapıyor ve cevap olarak yine mail olarak sadece 'ok'
> lıyorsan,
> > > * Uc kişilik ailen icin 5 farklı cep telefonu numarasını ezbere bilmen
> gerekiyorsa,
> > > * Guney Amerika'daki tanımadığın biri ile gunde 10 kere
> chat'leşiyorsan ama
> > > buna karşılık apartmandaki komşularından hicbirini tanımıyorsan,
> > > * Arkadaşların ile bağlarının kopmasına sebep onların mail
> adreslerinin olmaması ise,
> > > * En iyi bildiğin tum şaka ve esprileri internet uzerinden bulduysan,
> > > * Evdeki telefonundan "0" ile cıkış yapıyor ya da telefon calınca
> firmanın adı ile acıyorsan,
> > > * Cocuklarını ve eşini sadece calışma masandaki fotoğrafları sayesinde
> gorebiliyorsan,
> > > * Bu maddeleri okurken kendine uyduğunu gorup de gulumsuyorsan ve ....>
> > > * Bunu kimlere forward yapabilirim diye duşunuyorsan...
> > > *"Modern Zamanlar" dan sen de nasibini almışsın demektir.!!!!
---------------------------------------------------------------------
cem yılmaz dan ...
Bizim meslek 'parası haric' cok boktan. Aynı işi yapanlar beni kuliste ziyaret edip "On sırada oturuyorum. Aman bana sataşma" derler. Biri moral vermek icin "Sırf senin icin geldim" dedi. Hadi lan tek kişilik gosteriye sırf benim icin mi geldin?!
- Ben 18 ay askerlik yaptım. Bedelli yapan popcu arkadaşlar Tarkan, Mustafa Sandal, tabii Celik de değişti. Celik onemli bir sanatcıdır. İTU'den mezundur ve ses doktorudur. "Sesler mi ağrıyor" hemen "Ah Cici Kız"ı soyler. Ama hÂl sesi notalara dokulemiyor. Bir tek Milka'yla reklam anlaşması yapabilir.
- Katrilyoner işadamıyla taksi şoforu gosteriyi yan yana izliyor. Muslumanı, Hıristiyanı, zencisi beyazı bir arada. Bunu bir de Mevlana yapardı. O da bilet satmıyor.
- Sanatcının askerden kacanı makbuldur. Benim de Azerbaycan'da okuyor olmam gerekiyordu. Bazı sanatcılarımız 10 yılda Amerika'da ne oğreniyorlarsa. Demek ki bir zenci hoca var. Taktı cocuğa gidemiyor. "En verimli cağımda askere aldılar" derler. Ulan ne yapıyordun? Evde oturuyordum abi. Ulan ben para basıyordum askere aldılar.
- Gorkemli bir gosteri izlemek istiyorsanız Sultans Of The Dance'ı izleyin.Anadolu'yu anlatan yabancı isimli gosteri.
Malatya'nın anadili İngilizce bilmiyor musunuz?
- Papa Jan Paul Vatikan'da oturuyor, KÂhtalı da kapıda nobet tutuyormuş. İsa gelmiş KÂhtalıyı gecememiş. "Yahu ben İsa'yım niye iceri almıyorsun?" demiş.KÂhtalı "Kardinalimin emri var.. Allah'ın oğlu olsa iceri almayacaksın dedi" demiş. Bu, yarın fıkra diye cep telefonuma mesaj gonderilir.
- 'Her Şey Cok Guzel Olacak'ta da, 'Vizontele'de de oynadığım karakterler hep kufur ediyor. Benim hoşuma gidiyor. Ama AKM'nin onunde, bir kadın "Cok başarılısınız ama cok kufur ediyorsunuz" dedi. Abla kufur ederken isim vermedik ki uzerine niye alınıyorsun!..
- Askerde 6 bin kişiye cay ısmarladım, 1.5 milyon lira tuttu. Swiss Otel'deki cay fiyatına!
- En komik, en yetenekli benim. Kendimi eski VCD'lerden izledim. Korsandan izlediyseniz ayıp edersiniz. Korsan komik değil. Ben Titanik'i korsan izledim gemi batmıyor.
- Biri para bulunca "**** kalktı" denir. Parayı ilk Lidyalılar buldu. E o zaman Lidyalılar'ın da **** kalktı!!
- Teşvikiye Camii'ndeki sanatcı cenazelerinde hep "Bize son şakasını yaptı" derler.Ulan oldum ayı, işim bitmiş! Biri bana boyle derse tabuttan fırlayıp anası avradını...
- Erdoğan Sevgin bana "Cem'ciğim ne zaman motor diyeceksiniz?" diye sordu. Ben de "Valla abi biz aile filmi cekeceğiz. Onu Sinan Cetin'e soracaksın" diye cevap verdim.
- Reenkarnasyona inanmayın. Cıkar, ben eski hayatımda "Cardım" derler."Pezevenktim" ya da "Durumcuydum" diyen biriyle karşılaştınız mı?
- Bu işi keşfeden benim.İki saat konuşup bir şey anlatmayacaksın.Denesene hadi. Bir tek Demirel yapar.!!!!
---------------------------------------------------------------------
Uyanik Karadenizli, GSM sirketi Aria'nin '55 dakika aran, 50 kontor kazan'
kampanyasi sayesinde aylardir telefon parasi vermedigini one surdu.
Adinin aciklanmasini istemeyen kullanici, kampanya baslar baslamaz kentteki
islek caddelere '10 milyara luks daire', '5 milyara luks otomobil', '1
milyar maasla is' gibi hayali ilanlar astigini ve arayanlarla 'gec
kaldiniz,
orasi satildi' ya da 'Adam alindi' diyene dek sohbet ettigini anlatti.
Uyanik kullanici, "Boylece 55 dakikalik aranma suresini defalarca doldurup
kontorleri topluyorum" dedi.
----------------------------------------------------------------
Iki genc rahip gecenin bir yarisi dusa girmek uzere
soyunmuslar,
tam dusa girerken yanlarina sabun almadiklarini fark
etmisler.
Rahiplerden biri giyinmeye gerek gormeden ciplak bir
vaziyette
sabun almak uzere ust kattaki odasina gitmis.
Iki kalip sabunu alarak duslarin oldugu alt kata kosmaya
baslamis.
Yari yolda bir bakmis ki karsidan uc rahibe geliyor.
Koridorda saklanacak
yer yok, ne yapsin zavalli, hemen bir heykel ayagina
yatarak, oldugu yerde hareketsiz dikilmis.
Rahibeler ciplak rahibin onunde durmuslar ve heykelin ne
kadar
gercege
benzedigini konusmaya baslamislar. Rahibelerden biri
aniden uzanip
rahibin
aletini cekistirmis. Bos bulunan rahibin elindeki
sabunlardan biri yere dusmus.
"Ah bakin" diye bagirmis cekistiren rahibe, "bu heykel
degil sabun
otomatiymis..."
Ikincisi bu tezin dogrulugunu test etmek uzere uzanip
ayni sekilde rahibin
aletini cekistirmis, dogaldir ki zavalli rahibin
elindeki ikinci sabun da
yeri boylamis.
Ucuncu rahibe durur mu, o da asilmis. Tabii sabun yok.
Bir daha
cekistirmis.
Iiiih. Bir daha, bir daha, bir daha derken
sevincle haykirmis "yasasin bana sivi sabun geldi..."
-----------------------------------------------------------
Bir gun Temel ve Dursun bakmislar Turkiye'de is yok Almanya'ya gitmeye karar
vermisler ama ceplerinde para yok... O zamanlarda Almanya'ya hayvanlar
bedava gidiyolarmis, bunlarda neleri varsa satiyolar ve bir inek kostumu
aliyolar.
Temel one Dursun'da arkaya geciyor ve gumruge gidiyolar. Gumrukteki memur
bunlari bir test edeyim diyor ve inegin onune bi tomar saman getiriyor
- Sen gercek ineksen bu samanlari yersin diyor. Temel mecburen yiyor ondan
sonra memur bir kova su getiriyor
- Eger sen gercek ineksen bunu icersin diyor ve Temel iciyor.. Memur bu
sefer bi tomar taze ot getiriyo ve inegin onune koyuyor Temel mecburen
yiyor... Artik Temel sisiyor ve bir lokma bir sey yiyemez hale geliyor.
Dursun'un keyfi yerinde... Tam bu sirada Temel basliyor gulmeye. Dursun
merak ediyor. Soruyor
- Ula Temel neden gulirsen.
Temel de cevap verir
- Memur bizim gercek inek olup olmadigimizi anlamak icin bir tane okuz
getiriyor...
-------------------------------------------------------------------------
Temel askerligini yunan sınırında yapıyormuş.
Temel'in canı cok sıkılıyormuş.
Yunan'a bir ıslık calmış elleriyle "Havacı mısın?" işareti yapmış,Yunan aldırmamış.
Bir ıslık calmış elleriyle "Karacı mısın?" işareti yapmış, Yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha calmış "Denizci misin?" anlamında yuzme işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha calmış. El haraketi yaparak "Topcu musun?" demiş, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha calmış "Gozcu musun?" anlamında durbun işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Nobetler degişmiş sıra yine Temel'le Yunan'a gelmiş.
Yunan'a hadi sınıra git demişler yunan da:
- "Ben oraya gitmem. Orada bir deli turk askeri var, bana hava kararınca yuzerek gelip sana bir koyacam gozlerin fırlayacak diyor.."
------------------------------------------------------------------
Temel in annesi olmus. Cenaze namazinda bir kenarda duruyormus. Soranlara;
- Pen cenaze namazi kilmasini pilmeyrum, diyormus. Bir muddet sonra
kayinvalidesi olmus. Namazda Temel'i en on sirada gorenler;
- Hani sen cenaze namazi bilmezdin?
- Pu cenaze namazu tegil ci, payram namazu...
Saygılar ...
__________________
Gelll Fıkralara Gelll :)) 16+
Geyik0 Mesaj
●24 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sohbet Muhabbet
- Geyik
- Gelll Fıkralara Gelll :)) 16+