Merhaba, buraya evlenememekten dert yanmaktan ziyade, yaşadığım kotu tecrubeden soz etmek istiyorum.
Şimdiye kadar evlenememeyi cok sorun etmedim hatta hayatım yalnızken daha guzel. Hayatımda kimse yokken kendimi daha cok seviyorum, etrafa ve kendime daha faydalı oluyorum, mutluyum, huzurluyum, etrafa daha cok pozitif enerji yayıyorum.. Yani kimseye karışmadan etmeden, kendimi mutlu edecek, geliştirecek yollar arıyorum ve uyguluyorum. Surekli farklı şeyler denemeye calışıyorum. İyi bir mesleğim var. İşimde de mutluyum. Paramı kazanıyorum, istediğimi alıyorum, geziyorum vs cok şukur. Buraya kadar sorun yok.
Fakat gel gor ki, insan ister istemez hayatında birini istiyor, sevmek sevilmek isteği bazen ağır basabiliyor. O an yaşadığı sorunu sevdiğiyle paylaşmak ve destek gormek istiyor. genel olarak hayatınızda sevilen biri olsanız da işte tek bir kişinin sevgisini hissetmeyince eksiklik hissediyorsunuz.
Boyle olunca da ister istemez karşınıza cıkan fırsatları değerlendirmek istiyorsunuz. Daha once internetten kotu tecrubelerim olduğu icin, artık tanıdığım kişilerin aracı olması ile biriyle tanışmak istedim. Boyle bir fırsat cıkınca da kacırmak istemedim. Neyse, arada birileri var ne de olsa daha onceki kotu tecrubeleri yaşamam diye duşunurken (ki beklentim olursa olur olmazsa olmaz modundaydı) karşımdaki kişinin farklı beklentileri ortaya cıktı. Aslında bu tur şeyleri konuşmayı ilk goruşmede sevmesem de konu acıldığı icin dile getirmek zorunda kaldım. Daha once kimseyle yakınlaşma anlamında bir şey yaşamadığımı, sınırlarım olduğunu kesin bir dille ifada ettim. Adamdan aşırı hoşlanmasam da, kestirip atmak istemedim. Adam benden hoşlanmış ama aması var.. Sevgililikten beklentisi bu değilmiş vs.. ben biraz keskin konuştum ama adamın niyetini anlamak da istedim. Adam bana evlilik niyetinde gibi gelmedi. Farklı bir niyeti var gibi. Konuşmalarından, bana dış gorunuş olarak iltifatlarından bile adamın niyeti apacık belli. (gozlerim de guzeldir mesela benim, dudaklarımı beğendiğini dile getirdi ilk goruşmede:

Yani aslında adam baştan niyetini belli etti ama benim tuhafıma gidiyor. Bu kişiyi aslında ornek vermek ve yakn zamanda başıma geldiği icina nlatmak istedim fakat buna benzer hatta daha kotusu denilebilecek tecrubeler yaşadım. Hep benim mi başıma geliyor. Gercekten duzgun insan kalmadı mı? Aracı olursa daha guvenli olur dedim gayet pozitif gittim goruşmeye buyuk husrana uğradım. Adamdan pek hoşlanmadım bu konuşma oncesinde de ama kendi kendime "aman Nora armudun sapı uzumun copu deyip duruyorsun, bi tanı belki zamanla bir şeyler hissedersin" dedim ama niyetini belli edince zaten istemedim.
Aslında yukarıda anlattığım gibi genel anlamda mutlu, huzurlu biriim ama bu tur şeyleri oluruna bırakamıyorum, Oluruna nasıl bırakılıyor, boyle şeyleri kafaya takmamayı, tecrubedir diyip yoluma bakmamayı nasıl oğreneceğim?