AY TUTULMASI

Albay, binbaşıya :
-Yarın guneş tutulacak. Bu her zaman gorulen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı gorsunler. Bende orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi verecegim. Şayet yağmur yağarsa, tabii bir şey goremeyiz .O zaman erleri, ustu kapalı talimgaha goturursun.
Binbaşı, yuzbaşıya :
-Albayın emri ile yarın sabah saat dokuzzda guneş tutulacak. Bu her zaman gorulen bir olay değildir. Şayet hava kapalı olursa bir şey gorulemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır.
Yuzbaşı, teğmene :
-Albayın emri ile yarın sabah dokuzda taalim elbisesi ile guneş tutulmasının acılış merasimi yapılacaktır. Şayet yağmur yağarsa ki bu durum pek gorulen bir olay değildir, Albay kapalı talimgahta gerekli bilgiyi verecektir.
Teğmen, başcavuşa :
-Yarın sabah dokuzda hava guzel olursa, talim kiyafeti ile albay tutulacak. Kapalı talimgahta yağmur yağarsa, alayın meydanında manevra yapılacak. Cunku bu her zaman gorulen bir olay değildir.
Bascavuş, askere :
-Yarın sabah saat dokuzda kapalı talimgaahta Albayı tutacağız. Sabah hepiniz talim techizat ile hazır olun.
Askerler kendi aralarında :
-Yarın sabah bizim bascavus Albayı tutukklayacakmış.


BAYRAK

Acemi erlerin dağıtım zamanı gelmişti.Herkes kurra torbasında sırasını bekliyordu.
Derken sıra bizim Temele geldi.
Komutan;
---Soyle bakalım Temel kurrada nerenin cıkmasını istersin??,
Temel;
----Hic farketmez Komutanım Vatan bir bayrak altında bolunmezlik aşkıyla yatan..
Komutan;
----Hadi kurranı cek bakalım.
Temel kurrayı ceker birde bakarki Hakkari yuksekova sınır Jandarma komutanlığı,
Temel;
---- Tuh beee,, Kim dikti lan bu bayrağı buralara............


SALAK ERLER

İki cavuş iddaya girer hangimizin eri daha salak diye. İlk cavuş erini cağırır ve der ki;
-Oğlum al şu 10 milyonu git bana bir araaba al. Er:
-Baaaşustune cavuşum der gider.
ikinci cavuş cağırır erini:
-olum git bak bakayım ben evdemiyim der..
er:
-baaşustune cavuşum der cıkar.
bu iki salak er carşıda karşılaşırlar erlerden biri:
-yahu bende bir cavuş var o kadar salak ki bana para verdi git bana araba al diye lan keriz bugun pazar arabayı nerden bulayım..
diğer er:
-yahu benim ki daha salak yok gidip kenddisi evdemiyiş değilmiymiş diye bakacakmışım be ey lavuk yanında koskaca askeriyenin telefonu var evi arada sorsana...




ASKER TEMEL

Asker Temel icki icmeyi cok severmiş.Bir gun komutan duvara bir yazı yazmış:"İCKİ OLDURUR" Asker Temel sabah bu yazıyı gorunce yanına ekler:"ASKER OLUMDEN KORKMAZ"


LAZER

Komutan boluğe bir bilgisayar aldırır ancak yazıcı almayı unutur. Postasını cağırır ve ona 'git bana bir lazer yazıcı getir' der. postası gider boluğun icindeki butun erlere laz olup olmadığını sorar, bir laz bulur ve komutanın yanına getirir. komutan postasına 'bu kim ' diye sorar ve posta komutana 'bir tane laz er getirdim' der.Komutan ise 'iyi ki scan-er istemedik'der ve asker de 'onu da bulabilirim komutanım ' der.


TEK ASKER

Manevra varmış. Temel elde tufek yerde yatıyormuş. Komutan gelip sormuş :
-Duşman onden gelirse ne yaparsın Temel??
Temel cevaplamış.
Şu yandan, bu yandan,
Arkadan gelirse, diye tekrar sormuş komutan.
Temel bunları da cevaplamış. Komutan en sonunda :
-Ya duşman tepeden gelirse? deyince.
Temel dayanamamış ve :
-Habu memleketin tek askeru ben miyum koomitanum daa!


TOS-BA-ĞA

Komutan bir gun askerleri sıraya diziyor ve okuma bilenler ve bilmiyenleri ayırıyor.Bilenlerin bilmeyenlere oğretmesini istiyor ve 1 hafta zaman verıyor.Okumayı oğrenenlerede benden 1 hafta izin diyor ve 1 hafta sonra komutan askerleri bir kara tahta onune topluyor ve tahtaya kaplumbağa yazıyor ve hadi okuya bilen varmı diyor ama kimseden ses soluk yok.Komutan hadi size bir şans daha diyor ve size yazdığım kelimenin resmini cizecem diyor ve kafasını,ayaklarını,kabuğunu falan ciziyor ve hemen askerlerden biri atlıyor. Komutanım ben buldum okuya bilirmiyim diyor ve komutan tabiki diyerek hadi oku bakim diyor ve (asker heceleyerek)tos-ba-ğa diyor.


KAPTAN BRAVO

Gunun birinde acik denizlerde yol alirken, gozcu seslenmis diregin tepesinden, "heyyoooo, uzakta bir korsan gemisi gorunduuuuu...
" Bunun uzerine tum murettebat dehset icinde saga sola kosusturmaya baslamis. Kaptan Bravo sakin bir sesle yardimcisina seslenmis,
"bana kirmizi gomlegimi getirin."
Yardimci derhal kaptanin kirmizi gomlegini getirmis... Bravo gomlegi giyerken adamlarini savas duzenine sokmus ve korsanlari yenmis...
Daha sonra, gozcu bu kez bir degil, iki korsan gemisini tespit etmis uzaklarda...
Kaptan Bravo bu kez de kirmizi gomlegini istemis ve yine korsanlari duman etmis. O aksam, butun murettebat guvertede oturmus, o gunku zaferi konusurken, adamlardan biri kaptana sormus:
"Kaptanim, niye savastan once kirmizi gomleginizi istiyorsunuz, cok merak ettik de, bagislayin sormakla bir kusur ediyorsam..."
Bravo soruyu cevaplamis:
"Sundan istiyorum evladim... Eger saldiri sirasinda yaralanirsam kirmizi gomlek akan kanimi belli etmez, boylelikle siz de korkusuzca dusmanlarimiza direnmeyi surdurursunuz.
"Ortaligi bir sessizlik kaplamis, sadece denizin sipirtisi ve ruzgarin yelkenlere dokunusu duyuluyormus... Adamlarin yurekleri kaptanlarinin cesaretine duyduklari hayranlikla gum be de gum atiyormus...
Safak sokerken gozcu bu kez bir degil, iki degil, ama tam ON korsan gemisinin yaklasmakta oldugunu tespit etmis. Murettebat kutsayici bir sessizlikle kaptanlarina bakarak, onun o artik alisilagelen kirmizi gomlek talebinde bulunmasini beklemeye baslamislar.
Kaptan Bravo celik gibi gozleriyle gemisine yaklasan korsan filosuna bakmis, sonra korkusuzca adamlarina donmus ve sakin bir sesle bagirmis:
"Kahverengi pantolonumu getirin bana!"


KAMUFLAJ

Askerde kamuflaj yarışması var... Herkes cuvallara giriyor, komutan gelip tekme atıyor onlarda hayvan sesleri cıkarıyorlar komutan onaylıyor...
Birinci cuvala vuruyor.. Hav hav hav.
Komutan aferin diyor kopek cuvalı....
İkinci cuvala vuruyor, miyav miyav..
Komutan gene beğeniyor.. Boyle on onbeş cuval geziyor. Hepsi cok iyi taklit yapıyorlar...
Enson cuvala vuruyor ses yok...
Daha sert vuruyor gene ses yok, tekme, tokat, tahta, tufek, ses yok...
Askerlere emir veriyor iyicene tekmeleyin...
Cuvaldan kan sızmaya başlıyor..
Beş dakika sonra da ince, bitkin bir ses:
'Patateeeeeees'


GERİ ZEKALI KAMYON ŞOFORU

Mehmet er olarak askerliğini yapmaktadır. Ve komutan her gun Mehmet'i 10 km. uzaktaki şehir merkezine yuruyerek gonderir ve kendisine gunluk bir Hurriyet gazetesi aldırır.
Mehmet her ince şehir merkezine yuruyerek gider ve ogleden sonra saat 15,00e doğru da kışlaya geri gelerek komutanına aldığı gazeteyi verir.
Aradan 10-15 gun gecer ve Mehmet hergun ayni işlemi yapmaktadır.
Bir gun Mehmet bu adar uzun yolu hergun gitmeye dayanamaz ve şehre gazete almaya gittiğinde aynı Hurriyet gazetesinden 4 adet alır ve karargaha geri doner ve komutana gazetelerden bir tanesini verir. Diğer 3 gazeteyi de kendisinde saklar.
2. gun Mehmet sanki şehre gitmis gibi yapar ve garnizonda sota yerlerde oyalanır ve oğleden sonra saat 15,00 e dogru dun aldığı Hurriyet gazetelerinden birisini daha komutana verir.
3. gun Mehmet şehre gitmez ve ogleden sonra saat 15,00 e dogru komutanın yanına giderek aldığı gazetlerden bir tanesini daha verir.
4. gun de ayni şeyi yapar ki; komutan Mehmete hışımla seslenir ve derki:
'Sen bu gazetelere gelirken goz gezdiriyor musun, bakıyor musun?
' Mehmet endişe ile ve korkarak 'hayır komutanım hic bakmıyorum' der.
Komutan tebessum ederek Mehmet'i yanına cağırır ve der ki
'Gel o zaman sana komik bir şey gostereyim, geri zekalı bir şofor, 3 gundur ayni araba ile ayni ağaca carpıyor...
Bak 3 gundur gazetede adamın da, carptığı arabanın da agacın da resimlerini koyuyorlar' der.


DİKTATOR

Diktator general askerleri ile yolda giderken askerlerden biri hapşırmış.
Diktator arkasını donup:
'Kim hapşırdı demiş:
' Askerler korkudan bir şey soyleyememiş.
Diktator bunun uzerine birinci sırayı kurşuna dizmiş.
Sonra yola devam etmişler biraz sonra yine bir hapşırık sesi gelmiş.
Diktator kim hapşırdı deyince yine korkudan kimse kimin hapşırdıgını soyleyememiş.
Bunun uzerine diktator ikinci sırayı kursuna dizmiş.
Biraz sonra yine birisi hapşırmış.
Diktator arkasını donup sormus kim hapşırdı diye.
Bi asker ben hapşırdım demiş .
Diktator general askere donup:
Cok yaşa demiş.



CABUK CAĞIR

Yuzbasinin cok sevdigi ve guvendigi Onbasi Mehmet'in cezalandirdigi er, yuzbasinin karsisinda :
-Komutanim benim bir sikayetim var.
-Soyle.
-Mehmet onbasi beni dogdi.
-Git, ben onun cezasini veririm.
-Ama yuzbasim; hem dogdi , hem sogdi. -Anladim, git cezasini veririm.
-Anama babama laf etti.
-Git cezasini veririz dedik ya.
-Benim anam da yohtur, babam da yohtur.<
-Allah rahmet eylesin.Benim de oyle.Sen git anladim.
-Ama yuzbasim, Mehmet onbasi benim anamaa da laf etti , babama da laf etti.Anam da yohtur, babam da yohtur.Anam da sensin, babam da sensin.
Yuzbasi :
-Derhal kos; cagir Mehmet Onbasi'yi buraaya! dedi.


BİSKUVİ

Acemi er, levazim bascavusuna yakinir :
-Bascavusum, bize yemekte ordek boregi vverdiler.Yemin ederim ki, icinde bir gram bile ordek eti yoktu.
-O halde? diye yanitlar bascavus.
Seen hic asker biskuvisi yedin mi?
-Sey...yani evet, bascavusum.
-Icinden hic asker cikti mi, ulan!


YAHUDİ ASKER

2'ci Dunya Savasi sirasinda Rus ordulari geri celiyorlar. Ve rus generali durumu kurtarmak icin askerleri tesvik etmeye karar vermis. Her getirilen olu nazi icin 10 ruble vaad etmis. Askerler saldirdilar. Catismadan sonra kimi 1 kimi 3 cesed getiriyorlar ve paralarini cash aliyorlar. Bu ara bir yahudi asker bir vagon surukleyerek getirdi Vagonun kapisini acti - icerisi ceset doluydu General bunu gorunce sasirdi ve askeri kenara cekerek soyle dedi. ' Asker ,anlarsin ya butcemiz zaif ,haydi ben sana 7.50 ruble cesetbasi verim' Asker 'olmaz' dedi' zaaten bana gelis fiyati 8.30 ruble '


30 DERECE DOĞUYA

Bir savas gemisi karanlik ve sisli bir gecede yol aliyormus. Derken kaptan koskundeki komutan tam karsida ve uzakta uzerlerine dogru gelen bir isik farketmis. Hemen karsi tarafa sinyal gondererek su mesaji gecmis:
-'Derhal rotanizi 30 derece doguya cevirriniz'
Karsindan aninda cevap gelmis:
-'Sen rotani 30 derece batiya cevir!' Komutan sasirmis, biraz da sinirlenmis, mesaji tekrarlamis:
-'Rotani derhal 30 derece doguya cevir, emrediyorum!'
Karsidan cevap:
-'Asil sen rotani 30 derece batiya cevirreceksin!'
Komutan ofkeden kuplere binmis, bir mesaj daha yollamis-'Ben 30 yillik kaptanim, sana son kez emrediyorum, rotani 30 derece batiya cevir!'
Cevap:
-'Sen 30 senelik kaptansan ben de 20 senelik denizciyim, sen rotani 30 derece doguya cevir'
Komutan, o kadar sinirlenmis ki, hemen murettebata butun toplari atese hazir hale getirmelerini emretmis ve son kez bir mesaj gondermis:
-'Burasi bir savas gemisi, derhal rotanii 30 derece batiya cevirmezsen atese baslayacagiz'
Karsidan cevap gelmis:
-'Burasi da bir deniz feneri.. Sen rotani bir an once 30 derece doguya cevirmezsen birazdan kayalara carpacaksin'


AMİRAL KAPICI

Adam zilzurna sarhos halde otelin kapisina gelir, kapida gordugu apoletli, sirmali uniformali adama seslenir:
... Heeey!, bana bir taxi cagir!
adam hiddetle: -!-
ben kapici degil, amiralim!
... oyleyse bana bir gemi cagir! )

iyi eğlenceler...
__________________